28 Eylül’den bu yana tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitiren Türk sporunun önemli ismi Naim Süleymanoğlu (50), Edirnekapı Mezarlığı’nda son yolculuğuna uğurlandı.
Hatasız insan yoktur. Hastalık Mümin için tövbe vesilesidir. Bağışlanma sebebidir. Mânen derece artışıdır. Allah rahmet eylesin. Neticede dünya çapınca erdemleri değil ağırlıkları kaldırdı. Bir sporcunun olabileceği kadar ünlendi. Hastalığı ile Cumhurbaşkanımız ilgilendi. Cenazesine başbakanımız katıldı. İstanbul müftüsü cenaze namazını kıldırdı. Daha açık bir ifadeyle insanlar katında büyüdü. Ama yaşantısı sebebiyle Allah katında küçüldüyse bunların hiçbir faydası yok.
Hürriyet’in attığı başlık dikkatimi çekti: Efsanenin Ölümü. Her efsane yıkılmaya mahkum. Zirveden düşme kaçınılamaz bir kader. Hangi ihtişam varlığını koruyabildi. Her şey ölüm komasına girinceye kadar. İnsanoğlu bunu bir bilebilse. Dünyada da rahat edilecek.
Her Yükselttiğini Alçaltmak Allah’ın Yasasıdır
Peygamberimiz at ve deve yarışları düzenler, birincileri ödüllendirirdi. Allah şanını artırsın, Onun Gadba adlı devesi de yarışlara katılırdı. Gün geldi, Medine dışından gelen bir çöl adamının devesi Gadba’yı geçiverdi. Sahabilerinin çok üzüldüğünü görünce Peygamberimiz şöyle buyurdu:
Her yükselttiğini alçaltmak Allah’ın yasasıdır.
Kendisi de ölümü tadacak olacak olan Dünya da zevale mahkum. Onda kalıcı olan ne var ki yüceliğini koruyabilsin.
Ama İslâmi çizgide inanan ve yaşayan için düşüşler geçicidir. Ebedi hayat daha bir ihtişamlı ve de ebedî olacaktır. Cennetler bizi bekliyor:
“İslâmî ölçülere göre inanan ve yaşayanlar için nimetlerle dolu Cennetler vardır. Orada ebedî olarak kalacaklardır. Bu Allah’ın mutlaka gerçekleşecek vadidir. O karşı konulamaz güç sahibi ve her şeyi yerli yerinde yapandır.” (Lukman 31/ 8,9)
Ali Rıza DEMİRCAN
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi