islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,4768
EURO
36,3253
ALTIN
2.957,23
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C

Eğitimin Getirdiği Kölelik

Eğitimin Getirdiği Kölelik

Marin,  Sosyal Demokrat Parti kongresinde ‘’ Sekiz saat gerçekten nihai doğru mudur? İnsanların ailelerine, sevdiklerine, hobilerine ve hayatın diğer yanlarına vakit ayırmalarının hakları olduğunu düşünüyorum. Bu bizim içini iş hayatından sonraki adım olacaktır.’’ Sann Marin, daha önce insanların haftada dört gün çalışması gerektiğini de dile getirmişti.

Bugün ki Finlandiya Başbakanı olan Sanna Marin, geçtiğimiz yıl dünyanın en genç başbakanı unvanını alarak 35 yaşında başbakan seçilmişti. Sann Marin’in seçim öncesi bir taahhüdü vardı. Mesai saatlerini 8 saatten 6 saate indirmek.

Sann Marin’in iki saatlik bir mesai indiriminin verimliliği arttıracağı düşüncesi var. Bunun için koalisyonda olan diğer dört parti ile konu ile ilgili görüşmelerine başladı.

Şimdi Finlandiya ülkesi ile ilgili birkaç bilgi vererek devam edelim.

Finlandiya bir cumhuriyettir ve Avrupa Birliği (AB) üyesidir. Finlandiya’nın başkenti Helsinki’dir. Finlandiya, özerk belediyelere bölünmüş olup nüfusu 5,5 milyondur. Finlandiya’nın ulusal dilleri Fince ve İsveççedir. (Finlandiyalıların yaklaşık % 5’inin ana dili İsveççedir). Finlandiyalıların büyük çoğunluğu iyi İngilizce konuşur. Finlandiya, Kuzey Avrupa’da ve Baltık Denizi bölgesinde yer almaktadır. Finlandiya’nın komşuları Rusya (doğuda), Norveç (kuzeyde), İsveç (batıda) ve Estonya’dır (güneyde).Finlandiya’nın yüzölçümü toprakları ve iç gölleri ile beraber 338.432 km²’dir.

1970 den sonra Finlandiya yeni bir devlet politikası geliştiriyor. Devletin küçültülerek kaynak tasarrufu ile teknolojik ARG ve eğitime ağırlık veriyor. Uzun vadeli bir devlet planlaması ile Avrupa’da teknoloji üretiminde merkezlerden biri haline geliyor. Finlandiya’nın eğitimde uyguladığı politika başarısının sırrı, anaokulundan en üst düzey eğitime kadar ücretsiz hale getiriyor.

Konya Ticaret odasının Finlandiya ile ilgili pandemi öncesinde hazırladığı bir raporda; çalışan nüfusun %25 ziraat ve ormancılık. GSYİH 289,2 milyar $. Kişi Başına düşen gelir 52,008 $. Büyüme %1,7. Enflasyon %1,51. İş gücü 2 milyon 600 bin. Cari işlemler dengesi 1,21. Toplam yatırımlar GSYİH oranı %23,1.

İki milyon altı yüz bin insanın oluşturduğu GSYIH 289,2 milyar dolar. Bugün Tredıng economıcs’in verdiği ekonomik göstergelere de baktığımızda faiz oranının’0’’ olduğunu görüyoruz.

 Finlandiya eğitimin ücretsiz olması, eğitim politikası ile toplumun her kesimindeki insan kaynağını aktif hale getiriyor. Eğitimi ezberden çıkartıp, sorun çözme kabiliyetini geliştirici analiz ve yorumlama ve sonuca gitme üzerine kurguluyorlar. Ders saatlerini ve ödevleri azaltarak başarıyor ulaşıyorlar. Tabi Bütçeye %3,5 oranında AR-G payı ayırınca toplum doğal olarak büyük bir üretkenlik ortaya çıkartıyor. Finlandiya’nın bugün kişi başı milli geliri 52,008$   Türkiye’nin neredeyse tam 7 katı.

Şimdi bu ülkenin başbakanı Sanna Marin, çalışma saatlerinin iki saat daha azaltılmasını teklif ediyor. Finlandiya’da % 7 oranında işsizlik olduğunu da düşündüğümüzde çalışma saatlerinin azaltılmasının işsizliğe nasıl bir katkısı olacağı ayrı bir tartışma konusu. Ancak bizim burada vurgulamak istediğimiz şey şudur; Türkiye’nin eğitim politikası hala milli olamamıştır. Eğitim kalitesinden neredeyse şikâyet etmeyen eğitimci yok. Üniversite düzeyine gelmiş öğrencilerin okuduğu metni anlama yorumlama kabiliyeti, kendini ifade etme yeterliliği ortada.

Bunun için Türk Milli eğitim sistemi için Finlandiya bir örnek olabilir. Tabi eğitimin tam olarak ücretsiz hale getirilmesi konusu, bu konuda liberal politikalara adam yetiştiren eğitim anlayışının çok güçlü direneceği muhakkak. Devlet isterse bu sorunu da çok rahatlıkla aşabilir.  Tabi birde devlet olarak sizin ARG ayırdığınız para çok önemli. Finlandiya’nın % 3,5 oranında bütçeye ARG ayırması ekonomik göstergelerdeki temel başarısının kaynağıdır diyebiliriz.

UNESCO İstatistik Enstitüsü tarafından yapılan bir çalışmada ARG ayrılan pay;

  1. Amerika Birleşik Devletleri: 476,5 milyar Dolar.
  2. Çin: 370,6 milyar Dolar.
  3. Japonya: 170,5 milyar Dolar.
  4. Almanya: 109,8 milyar Dolar.
  5. Güney Kore: 73,2 milyar Dolar.
  6. Fransa: 60,8 milyar Dolar.
  7. Hindistan: 48,1 milyar Dolar.
  8. Birleşik Krallık: 44,2 milyar Dolar.
  9. Brezilya: 42,1 milyar Dolar

10.Rusya: 39,8 milyar Dolar.

TÜİK verilerine göre ise 2017’de merkezi yönetim bütçesinden Ar-Ge için harcama 10 milyar 710 milyon TL. Bu sonuca göre 2017 yılı merkezi yönetim bütçesinden Ar-Ge faaliyetleri için gerçekleştirilen harcamaların gayrisafi yurtiçi hasıla içerisindeki oranı yüzde 0,34, merkezi yönetim bütçe harcamaları içerisindeki payı ise yüzde 1,4 oldu.

Türkiye bunu neden yapamıyor?

Maalesef uygulanan iktisadi politikalar bunu yapmaya imkân vermiyor. Sorun tercih edilen politikalardan kaynaklanıyor. Kimse gelip şunu uygula bize demiyor. Biz böyle tercih ediyoruz. Parasal sistem olumsuzlukların kaynağı olarak devlet ve milletin aleyhinde işliyor. Para kredi sistemini değiştirmeden bu olumsuzluklar artarak devam edecektir.

 Burada şunu da hatırlatmak isterim; Finlandiya’da uygulanan ekonomik politikalarda liberal politikalardır. Onun için bunca iyi göstergelere rağmen %7 oranında işsizlik var. % 59 GSYIH borçluluk oranı var. Borca Dayalı Para Sistemi bütün dünyada olduğu gibi Finlandiya’da da devleti sürekli borçlandırıyor.

Devletlerin borcu demek halkların borcu demektir. Diğer büyüme, sermaye hareketliliği, yatırımlar, borsa vs. Bunlar küresel şirketlerin mobil özelliğinden kaynaklanan farklı farklı devletlerdeki, devlet üzerinden güç yansımalarıdır diyebiliriz.  Çünkü ülkelerdeki işsizlik, devletlerin borçluluğu ve alacaklı olanların bu küresel borç veren elit zümrelerin olduğunu görüyoruz.

Selam ve dua ile…

Yunus EKŞİ

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.