Geçtiğimiz Haziran ayının sonunda şöyle bir haber okuduk;
“DEDAŞ teyakkuza geçti: Şanlıurfa ve Mardin’de elektrikler komple kesilecek!”
Haberde; ”Hizmet bölgemizde yer alan Şanlıurfa ve Mardin’de şirketimize borcu bulunan ve tüm uyarılara rağmen ödeme yapmayan tarımsal sulama abonelerimizin elektriği 1 Temmuz itibariyle kesilecektir. Kesinti sonrası halk arasında ‘kanca atmak’ olarak tabir edilen yöntemle kaçak kullanım görülebilmektedir. Bu tür usulsüz girişimlerin önüne geçmek için elektrik kesintisi ana hattan gerçekleştirilecektir” ifadeleri geçiyordu.
Bir ay sonra farklı günlerde Urfa ve Mardin’de “fahiş fiyatlı elektrik faturası” çıkarıldığını ve ödeyemedikleri için elektriklerinin kesildiği ve bu yüzdende üretim yapamadıkları için mağdur olduklarını söyleyen bölge çiftçilerin karayolunu trafiğe kapatarak protesto yaptıkları haberlerini geçmeye başladı ajanslar.
Bu sorunu 2021 yılının ilk aylarında meclis kürsülerinde dile getirilmeye başlayan siyasiler oldu. Bu siyasilerimizden biri bölgedeki çiftiçilerin durumunu anlatırken şunları söylüyordu;
“Çiftçi ekip biçmek için hazır bekliyor. Çiftçinin dermanı yok. Çiftçimiz astronomik elektrik faturalardan illallah etmiş. 300 bin lira, 500 bin lirayı bulan cezalar var. Sistem hem vatandaşın sırtında yük, hem de devletten vergi aşırıyor”
Kürsüye çıkan Urfa Bozova’lı bir çifti de şunları söylüyordu;
“…Tarımda teknoloji yok. Biz yurt dışından bir kilo karpuz çekirdeğini 5 bin liraya alıyoruz. Şanlıurfa’nın bütün pamuğunu satarsak bir kamyon karpuz çekirdeğinin parası karşılanıyor. Son teknoloji sulama sistemleri var Şanlıurfa’da. Bir kuyuya 70-80 bin lira fatura geliyor. Ürünün tamamını satsan DEDAŞ’ın faturasını karşılamıyor. Şu anda ilimizde ve çevre illerde Mera diye adlandırılan yerler, belli çevreler tarafından bazı şahıslara satılmaktadır. Zaten ülkede mera kalmamış bu da halkın az buz yaptığı tarımcılığın da sonunu getiriyor. Daha büyük sorunlarımız var ama zaman yok. Bu adamlar ne yapar sadece çiftçiden para mı toplar? Şanlıurfa’da, ve bölgemizde yüz binlerce genç başka illere işçi olarak gidiyor. Gençlerimizin hepsi göç etmiş…” diyerek acı gerçeği haykırıyordu.
Bildiğiniz gibi bölge tarımını desteklenmesi için çiftçilere verilen destekleme primi ve hibeler var.
Yeni uygulamaya göre bu destekler önce Ziraat Bankası’ndaki bir hesaba yatıyor. İlk kesinti özel elektrik dağıtım şirketi olan DEDAŞ’ın alacağı varsa o paradan kesiliyor. O kesintiden sonra da çiftçiye hiçbir şey kalmıyor. Tohum, gübre vb. tarımsal sarf malzemeleri alımlarına veya tarım işçiliği ödemelerine paraları kalmıyor. Büyük bir borç sarmalına giren bölge çiftçileri ise, hergeçen gün artan borçlar nedeniyle üretim yapamaz hale geliyor.
Ayrıca hem elektrik enerjisine ulaşmada yaşanılan sorunlar, hemde GAP’ın tamamlanamaması gibi sebeplerden dolayı tarımsal sulamalar tam verimli yapılamadığı için ekilen, dikilen ürünlerin çeşitliliği de değişmiş durumdadır. Bu çeşitliliğin maliyetleri karşılayıp çiftçiye para kazandırması ciddi bir problem olmaya devam ediyor.
Bir diğer sorunda bölgedeki çitçiler ile DEDAŞ görevlileri ve jandarma arasında sık sık çıkan gerginlikler. Çiftçiler arazi büyüklüğüne göre kullanmasa da kıyas yapılarak fahiş elektrik faturaları düzenlendiği iddiasındalar. BU sebepten ödeyememekten dolayı elektriklerinin kesildiğini, ürünlerinin kurumaması içinde kaçak elektrik kullanmak zorunda kalmalarından şikayetçiler. Yetkililer ise bölgede kaçak elektrik kullanımın arttığından şikayetçi.
GAP kapsamında bölgede kurulu bulunan barajlardan tarım arazilerine yeterli su getirilemiyor. Çünkü GAP projesinin %48’i tamamlanabilmiştir. Ortada %52 lik gibi tamamlanamamış büyük proje var. Bölge çiftçileri de bunun sonucu olarak altı kuyularına ve dolayısıyla enerji kullanımına mahkûm edildi. Büyük bir borç sarmalına giren halk ise bu borçlar nedeniyle üretim yapamaz hale getirildi.
Tabii ki bunlar kaçak elektrik kullanmak için geçerli bir mazeret olamaz !
Makalemizin ilk bölümüne şimdilik ara veriyoruz. İkinci bölümde buluşmak üzere… Bir sonraki bölümde BOP’cuların elektrik kesintileri üzerinden bölgedeki olası hedefleri konu edilecektir
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…
View Comments