Hürriyet yazarı Noyan Doğan’ın kaleme aldığı “Emekliliğinizi Yakmayın” yazısını siz değerli okuyucularımıza sunuyoruz..
Çalışmadığı halde sosyal güvenlik haklarından yararlanmak için bir işyerinde sigortalı gösterilmek ‘sahte sigortalılığa’ giriyor. 5 yılda 500 bine yakın sahte sigorta tespiti yapıldı. Bu durumda kişinin sigortalılığı ve prim günleri iptal ediliyor. Emekli olsa da bu hak geçeriz sayılıyor, ödenen maaşlar faiziyle geri alınıyor. Hem sigortalı kişi, hem de sahte işlem yapan işveren para ve hapis cezalarıyla karşı karşıya kalıyor.
Bir dönem çalışmış sonradan çalışmayı bırakmış ya da uzun yıllar çalışmış ama yine bir nedenden dolayı artık çalışmayan binlerce kişi var. Aynı şekilde, emekliliğine birkaç yıl kalmış ama çalışmayan da binlerce kişi bulunuyor. Veya da geçmişte sigortalı olmuş, belirli bir süre çalışmış, sonrasında evlenip, çalışma hayatından çekilen kadınlar var. Bir başka anlatımla, çalışma yılı ve prim gün sayısı emeklilik için yeterli olmayan yüzbinlerce kişi var. Haliyle bu kişiler bir şekilde emekli olmanın yolunu arıyor. Bunları niye anlattım? Okuyuculardan ara ara, ‘eşimin şu kadar prim günü eksik bir yerde çalışıyor göstersek emekli olabilir mi?’ veya ‘emekliliğime az kaldı primleri ben ödeyip, bir arkadaşın işyerinde bordrolu gözüksem sorun olur mu?’ gibi sorular alıyorum. Tabii bu kişilerin tamamı da SSK üzerinden emekli olmak istiyor. ‘Sorun olur mu?’ sorusunun cevabı çok net; büyük sorun olur. Hatta bir adım öteye gideyim, hem kendinizi hem de sizi çalışıyor gösteren arkadaşınızı yakarsınız. Neden? Çünkü bu durum sahtekarlığa giriyor ve bu şekilde sigortalı olanlara da sahte sigortalı deniyor. Bu işin iki boyutu var. Birincisi, prim gün sayısı emeklilik için yetmeyenlerin bir tanıdığının şirketinde kendini sigortalı göstermesi; ikincisi ise sırf bu iş için kurulmuş paravan şirketlere para verip de sahte sigortalı olunması. Yapılan tespitler son yıllarda sahte sigortalı sayısının arttığını gösteriyor. Öyle ki bu iş bir sektör haline gelmiş durumda. Sahte sigortalı kaydı yapan onlarca paravan şirket kuruluyor. Vatandaşlar, bu paravan şirketler üzerinden dolandırılıyor. Sanmayın ki birincisi daha masumane, her ikisi de sahte sigortalılığa ve ağır suça giriyor.
SAHTE SİGORTALILIK
Fiilen çalışmadığı halde sosyal güvenlik haklarından yararlanmak için bir işyerinde sigortalı gösterilmek sahte sigortalılığa giriyor. Kimileri, emeklilik hakkından yararlanmak için bir işyerinde çalışıyor gözüküyor, kimileri emeklilik için gerekli prim gün sayısını doldurmadıklarından eksik günler için bu yola başvuruyor. Kadınlar, hamilelik döneminde sağlık hizmetlerinden yararlanabilmek ve doğum öncesi ile sonrasında iş göremezlik ödeneğinden faydalanmak için bir yerde çalışıyor gözüküyor. Kimileri de sağlık hizmetinden yararlanmak için bu yöntemi tercih ediyor. Bazıları da Bağ-Kur’un hem emeklilik şartları ağır hem de emeklilik maaşı nispeten düşük olduğu için kendilerini bir işyerinde çalışıyor gösteriyor ki burada son 3.5 yıl hangi kurumda çalışılıyorsa o kurum üzerinden emekli olunduğu için çalışmayıp da emekliliğine 3.5 yıl kalanlar bu yola başvuruyor.
500 BİN TESPİT
Eminim birileri, ‘ne var canım on binlerce işyeri, milyonlarca çalışan var, kim nasıl tespit edecek?’ diyecektir. Öyle değil işte; Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), gerek şikayet üzerine gerekse de yapılan denetimler sonucu bu durumda olan sahte sigortalıları tespit ediyor. Nitekim sadece son iki yılda SGK müfettişleri 150 bine yakın sahte sigortalıyı tespit etti. Son beş yılda ise tespit edilen sahte sigortalı sayısı 500 bine yaklaştı. Bu tespitler de illa ki sigortalı gözükürken olmuyor, yıllarca öncesinde sigortalı gözüküp de emekli olanlar da tespit ediliyor. Kimi şirketler tespit edilmesin diye uzaktan çalışıyormuş gibi gösteriyor, bankalarda hesaplar açılıp, maaşlar bu hesaplara yatırılıyor, imzalar alınıyor falan; ama yine de bir şekilde sahte sigortalılar tespit ediliyor.
EMEKLİLİK İPTAL EDİLİYOR
Tespit ediliyor da ne oluyor? Kimileri, konuya ‘ne olacak ödediğimiz primler yanar olur biter’ şeklinde yanaşacaktır. O kadar da basit değil. Hele ki yıllarca sahte sigortalı gözüküp de emekli olanların durumu daha da vahim. Ne olduğunu ve ne olacağını madde madde anlatayım.
-Sigortalılığı ve prim günleri iptal ediliyor, ödediği primler iade edilmiyor.
-Emekli olunmuşsa, emeklilik iptal ediliyor, ödenen maaşlar faiziyle geri alınıyor.
-Sahte sigortalılık süresince hem kendi hem de yakınları adına ödenen tüm sağlık giderleri geri isteniyor.
-Sahte sigortalı için hapis cezası istemiyle suç duyurusunda bulunuluyor.
-Sigortalı kişiye ödenen iş göremezlik aylıkları faiziyle birlikte geri alınıyor.
-Kişiyi sahte sigortalı olarak gösteren işverene gelince; ciddi tutarlarda ceza ödüyor, sahte sigortalı emekli aylıklarını, sağlık giderlerini ödeyemezse işverenden talep ediliyor, sahtecilik yaptığı için hapis cezası ile yargılanıyor.
ÇÖZÜMÜ VAR
Peki, alternatifi var mı? Var; sahteciliğe gerek yok. Prim gün sayısı eksik olanlar hatta sosyal güvencesi olmayıp da çalışmadan emekli olmak isteyenler; isteğe bağlı sigortalı olabiliyor. İsteğe bağlı sigortalı olunduğunda genel sağlık sigortası sistemine girip, devletin sunduğu sağlık hizmetinden de yararlanılıyor. İsteğe bağlı sigorta yaptıranlar, Bağ-Kur kapsamında, bir başka deyişle de 4/B’li oluyorlar. Hal böyle olunca da Bağ-Kurlu’ların sahip olduğu şartlara tabi oluyorlar. Evet, emekli olma süresi biraz daha uzun ve emekli aylığı SSK’ya göre biraz daha düşük ama sahte sigortalı olup da hem kendinizi hem emekliliğinizi hem de çalışıyor göründüğünüz işyerini yakmaktan iyidir
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…