Tarihsel olarak Karabağ topraklarının kendisine ait olduğunu iddia eden ve bu iddiaları destekleyen Fransa’nın aksine gerçeklere bakıldığında değil Karabağ Ermenistan’ın bile tarihsel bir zemini bulunmamakta
A. Galip Gümüşdere
Azerbaycan’a saldırısının ardından çıkan çatışmalarda işgal ettiği toprakları köy köy mevzi mevzi kaybeden Ermenistan konusunda yaygı bilgiler hatalı varsayımlara dayalı. Dünya toplumunun da bölgedeki toplumların da sahip olduğu Ermenistan’ın yüzyıllardır var olan bir ülke, Karabağ’ın da çok kadim bir Ermeni toprağı olduğu düşüncesi temelsiz. Yakından baktığımızda bırakınız Karabağ, Ermenistan’ın başkenti olan Erivan ya da eski adına Topkapıda köşk inşa edilen Revan bile Müslümanların ağırlıkta olduğu camileriyle ünlü Türk-İran şehriydi. Aynı şekilde bugün Ermenilerin adına Stepanakent adını verdikleri Hankenti de bölgedeki Azerbaycan Türkü yönetiminin yönettikleri bir Müslüman şehriydi.
Bakıldığı zaman Selçuklulardan bu yana Ermeniler, dikdörtgen şeklinde İzmir’den Bakü’ye kadar uzanan şeridin her bölgesinde rahat ve emniyet içinde yaşayan, en yoğun oldukları Van dahil hiç bir il ve ilçede çoğunluğu oluşturmayan, ancak bazı kentlerde nispeten yoğun bulunan bir halktı. 19. yüzyılda Amerikan misyoner okulları, Fransız etkisi ve Rusların kışkırtmasına kadar bölge halkı tarafından sevilen, değer verilen, refah içinde yaşayan, korunan bir toplumdu.
Ruslar Kuzey Azerbaycan’ı İran’dan 19. yüzyılda ele geçirince yaptıkları, Gürcülerin, Osmanlıların, İranlıların tam ortasında Ermenilere asıl amacı Rus karakolu olacak bir ülke kurmak oldu. Tiflis’ten, Bakü’den ve diğer bölgelerden Ermenileri Revan’a doğru yönelttiler, burayı onların merkezi yaptılar. Bölgedeki Ermenileri bugün Ermenistan ve Karabağ denilen yerlere iskân ettiler. Bu Sovyetler Birliği’nden sonra daha da yoğunlaştı. 1991’de Sovyetler sona erince bölgenin bütün Ermenilerini buralara yığarak ve Rus askeri üssünü devam ettirerek, bölgede ileri karakol elde ettiler.
Bu nedenle Ermenilerin Karabağ üzerinde, Azerbaycan toprakları üzerinde, hatta Erivan üzerinde bile öyle iddia ettikleri bir tarihsel hakları bulunmamaktadır. Burada bir amaç için alet edilen Ermeni komşularımızın anlamadıkları, onlar için tek kalıcı barışın Türkler ve Azerbaycanlılarla uzlaşıp bin yıl boyunca barış ve refah için yaşadıkları gibi yine onlarla birlikte yaşamak, gereksiz savaşlara hülyalara kapılıp hep kaybeden taraf olmamaktır.
A. Galip Gümüşdere