İşsizlik rakamları açıklandı ve nüfus olarak Türkiye tarihinin en büyük işsiz sayısı ile karşı karşıya kaldık: 4 milyon 202 bin kişi.
Almanya Üzerinden Türkiye’yi Okumak
1963 yılından beri kapısında beklediğimiz, 1987’de tam üyeliğe başvurduğumuz, 1999’da aday ülke statüsüne yükseldiğimiz ve nihayet 2005 yılında tam üyelik müzakerelerine başladığımız Avrupa Birliğinin kurucu iki ülkesinden biri olan Almanya aynı zamanda Birliğin nüfus ve ekonomi bakımından en güçlü ülkesi. 83 milyona yaklaşan nüfusu ile Almanya ve Türkiye benzeşiyor. Ne yazık ki benzeştiğimiz tek nokta olan nüfus konusunda da detaya inildiğinde özellikle işgücüne katılımı konusunda aramızdaki ekonomik farklılığın sebeplerini rahatlıkla görebiliyoruz.
2018 verilerine göre; 82 milyonluk Almanya’da 45 milyon insan çalışırken/üretirken 82 milyonluk Türkiye’de yaklaşık 29 milyon insan üretken konumda. Çalışan insanların tüm nüfusa oranı dikkate alındığında bulunan bağımlılık oranına göre, Almanya’da çalışan bir kişi kendisi dışında 0,82 kişiye (yaklaşık bir kişi) bakmakla yükümlüyken Türkiye’de çalışan bir insan kendisi dışında 1,82 kişiye (yaklaşık iki kişi) daha bakıyor. Hep söylediğimiz “yıllardır çalışıyorum iki yakam bir araya gelmedi” lafının sayılara dökülmüş hali bu.
Almanya’da 82 milyonluk nüfusun içinde 76,5 milyon insan çalışabilir konumda ve bunların 47 milyonu çalışıyor/çalışmak istiyor ve buna bağlı olarak da iş gücüne katılım oranı %61’in üzerinde. 45 milyonu insan istihdam edilmiş 2 milyon insan ise aktif olarak iş arıyor. Türkiye’ye bakarsak, 60 milyon insanın çalışabilir grupta olduğunu ve bunun %53’ünü oluşturan 32 milyonun çalışmak istediğini ve bunlardan yaklaşık 4 milyonu (işsiz) hariç 28 milyonluk bir grubun çalışabildiğini görüyoruz.
Almanya – Türkiye İşgücü İstatistikleri Karşılaştırması
Almanya
Türkiye
Nüfus
82.521.653
82.003.882
İş Gücü
76 Milyon 613 Bin
60 Milyon 654 Bin
İş Gücüne Katılım
47 Milyon 347 Bin
32 Milyon 274 Bin
İş Gücüne Katılım%
61,8
53,2
İstihdam Edilen
45 Milyon 131 Bin
28 Milyon 738 Bin
İşsiz
2 Milyon 216 Bin
3 Milyon 537 Bin
*Veriler 2018 Yılına Aittir.
Esas Sorun İşsizlikte Değil, İşgücüne Düşük Katılımda
Kendimi bildim bileli Türkiye’nin odaklandığı sorunlardan biri olan işsizlik, bazen küresel ekonominin bazen ülkede uygulanan politikaların ve bazen de mevsimin etkisi ile olumlu görüntüler verse de gelişmiş ülkelerin seviyelerine inemedi/indirilemedi. Odaklandığımız konu hep işsizlik oranı ve işsiz kişilerin sayısı oldu. Asıl odaklanılması gereken sorun ise işgücüne katılım oranımızın az olmasıdır.
Üretilen mal ve hizmetlerin kalitesi ve katma değer gibi konulara girmeden, Almanya ile aramızda 16 milyonluk bir üretici insan farkının ekonomilerimiz arasındaki gelişmişlik düzeyi farklılığının açıklanmasında önemli olduğunu düşünüyorum. Katma değer vb. unsurlar katıldığında ekonomik gelişmişlik farkı gittikçe açılıyor.
16 milyon insanın daha Türkiye’de üretime katıldığını hayal edin! En basit örnekle üç kişinin yaşadığı bir hanede çalışan tek kişinin kendisi dışında bakmakla yükümlü olduğu kişi sayısının ikiden bire düştüğünü düşünün. Kişisel, toplumsal gelişim için ortaya çıkacak kaynağı ve vakti tahayyül edin.
Bütün bu hayallerin gerçekleşmesi sadece 4 milyon insana iş bulmakla gerçekleşmez, bizim işgücüne katılımımızı artırabileceğimiz bir üretim planlaması yapmamız gerekiyor.
Eymen NAMAZCI
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi