Mısırın başkenti Kahire’de, Ezbet Al Nakhl semtindeki metro istasyonunun karşısında yer alır. Bu istasyon aynı zamanda tuktuk ve minibüslerin de durağıdır. Ulu Cami olarak anılır. 2004 yılından itibaren mahalle ve mahalleli hayırseverlerin bağış toplamaya başladıkları bir hayır işi olan caminin finansmanı için çalışmalar devam etmektedir.
İlçe adını 1960 yılına kadar şehri kaplayan hurma palmiyesi ağaçlarından almıştır. İlçe aynı zamanda en kalabalık gecekondu mahallelerinden biridir. Kentleşme ile birlikte artan nüfus, trafik sıkışıklığı, devasa yapılaşma gibi sorunlar yaygındır.
Ulu Camiinin toplam alanı 1500 m2’yi bulmuştur. Zaman içinde yan arsalarla birleştirilerek büyütülebilir bir camii tasarımı istenir ve yaklaşık 5000 kişilik bir boyutta olması beklenir. Bu doğrultuda, büyük bir salon haline getirilebilen iki adet etkinlik salonu tasarlanmıştır. Camiinin içinde aynı zamanda bir tıp merkezi bulunur.
Yapının arsası Kahire’nin en kalabalık ve gürültü kirliliği en yüksek olan noktadadır. Camii işlevinde ise sükûnet, huzur aranır. Bu kadar kalabalık ve gürültülü bir noktada sükunetin sağlanması tasarımdaki zorluklardan biri halini almıştır.
Sessizliğin ve huzurun sağlanabilmesi amacıyla ibadethane alanı birinci katta tasarlanmıştır. Bu sayede mahremiyet ve izolasyon sağlanmıştır. Komşulara bakan yan duvarları kapatılan bina gökyüzüne yönelir.
Yeni yapılan ulu camiinin yerinde bulunan ve yıkılan eski heybetli ve önemli camiiye atıfta bulunmak istenir. Bu nedenle camii, yerine yapıldığı camiinin cazibesini hatırlatmaya yönelik mimari ve kentsel ögeler barındırır.
Proje 26 m yüksekliğindedir. 4.6 m yüksekliğinde 5 kattan oluşur. Avlusunda 36 m yüksekliğindeki tıp merkezinin barındırır. İbadethanenin tavanı büyük bir kubbeden oluşur. Kubbe yarı saydam şekilde tasarlanmıştır. Kubbeler palmiyeden ilham alınarak tasarlanmıştır ve 8 adet sütun üzerinde dururlar.
Cami içten dışa tüm bileşenleri ile eski döneme atıfta bulunur. Ancak eskinin bir klonu değildir. İşlevsel, fiziksel ve sosyal amaçları vurgular.