FAKİRLİK İLE İLGİLİ AYETLER NELERDİR?
Kur’an-ı Kerim’de fakirlik ve fakirler hakkında pek çok ayet bulunmaktadır. İşte bu konuyla ilgili bazı ayetler:
Bakara Suresi, 177. Ayet:
“İyilik, yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz değildir. Lakin iyilik, Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere iman eden; malını, O’na olan sevgisine rağmen, akrabalara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere veren; namazı dosdoğru kılan ve zekatı veren; ahitleştiklerinde sözlerini yerine getiren; zorda, darda ve savaş anında sabredenlerin hâlidir. İşte onlar, doğru olanlardır ve muttakiler ancak onlardır.”
Bakara Suresi, 215. Ayet:
“Sana Allah yolunda neyi infak edeceklerini soruyorlar. De ki: ‘Malınızdan vereceğiniz, ana-babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara olsun.’ Hayırdan ne yaparsanız, şüphesiz Allah onu hakkıyla bilendir.”
Bakara Suresi, 273. Ayet:
“(Sadakalar) kendilerini Allah yolunda adayan yoksullar içindir ki, (bu sebeple) yeryüzünde dolaşıp kazanamazlar. İffetlerinden dolayı, bilmeyen onları zengin zanneder. Onları simalarından tanırsın; insanlardan ısrarla bir şey istemezler. (Ey müminler!) Mallarınızdan ne harcarsanız, şüphesiz Allah onu bilir.”
Nisa Suresi, 36. Ayet:
“Allah’a ibadet edin ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın; ana babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya ve ellerinizin altında bulunanlara iyi davranın. Şüphesiz Allah, kibirlenen ve övünen kimseleri sevmez.”
Nisa Suresi, 85. Ayet:
“Kim güzel bir işe aracılık ederse, ona o işin sevabından bir pay vardır. Kim de kötü bir işe aracılık ederse, ona da o işin günahından bir pay vardır. Allah, her şeyin üzerine gözeticidir.”
Nisa Suresi, 92. Ayet:
“Yanlışlıkla bir mümini öldürenin, mümin bir köleyi azat etmesi ve öldürülenin ailesine teslim edilecek bir diyet vermesi gerekir. Meğer ki, aile onu bağışlasın. (Öldürülenin) mümin olup olmaması hususunda, müminlerin barış antlaşması bulunan bir kavimden ise, mümin bir köleyi özgürlüğe kavuşturmak gerekir. Kim bulamazsa, Allah’tan bağışlanma dilemesi için ard arda iki ay oruç tutması gerekir. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.”
Tevbe Suresi, 60. Ayet:
“Zekat, Allah’tan bir farz olarak ancak yoksullara, düşkünlere, onu toplayan memurlara, kalpleri İslam’a ısındırılacak olanlara, kölelere, borçlulara, Allah yolundakilere ve yolda kalmışlara aittir. Allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.”
Tevbe Suresi, 103. Ayet:
“Onların mallarından sadaka al, bununla onları (günahlardan) temizleyip arındırırsın. Onlara dua et; çünkü senin duan onlar için bir huzur kaynağıdır. Allah işitendir, bilendir.”
Tevbe Suresi, 79. Ayet:
“Sadaka vermede gönülden davranan müminleri ve ancak güçlerinin yettiğini bulan fakirleri (zekat ve sadaka hususunda) ayıplayanlar, Allah onları maskaraya çevirmiştir; onlar için elem verici bir azap vardır.”
İsra Suresi, 26. Ayet:
“Akrabaya hakkını ver, yoksula ve yolda kalmışa da. Malını saçıp savurma.”
İsra Suresi, 27. Ayet:
“Çünkü saçıp savuranlar, şeytanların kardeşleri olmuşlardır. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankördür.”
Hac Suresi, 28. Ayet:
“Ta ki orada (hacda) kendileri için olan menfaatlere şahit olsunlar ve Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine belirli günlerde Allah’ın adını ansınlar. Artık ondan hem kendiniz yiyin hem de ihtiyaç sahibi yoksula yedirin.”
Hac Suresi, 36. Ayet:
“Büyükbaş hayvanları da sizin için Allah’ın şiarlarından kıldık. Onlarda sizin için hayır vardır. O halde onları sıraya dizdiğinizde Allah’ın adını anın; yanları yere yaslandığı zaman da onlardan yiyin, kanaatkar olup istemeyene de, dilenene de yedirin. Allah’a şükredesiniz diye onları sizin hizmetinize verdik.”
Haşr Suresi, 8. Ayet:
“(Savaşta) elde edilen ganimetler (özellikle) yurtlarından ve mallarından çıkarılmış, Allah’tan lütuf ve rıza isteyen, Allah’a ve peygamberine yardım eden fakir muhacirler içindir. İşte bunlar doğru kimselerin ta kendileridir.”
Müzzemmil Suresi, 20. Ayet:
“Şüphesiz Rabbin senin ve seninle birlikte olanlardan bir kısmının, gecenin üçte ikisinden, yarısından ve üçte birinden biraz daha az kalktıklarını bilir. Geceyi ve gündüzü ölçen Allah’tır. O, sizin bunu asla hakkıyla yerine getiremeyeceğinizi bildiği için, tövbenizi kabul etti. Artık Kur’an’dan kolayınıza geleni okuyun. O, içinizde hastalar olacağını, diğerlerinin Allah’ın lütfundan rızık aramak için yeryüzünde dolaşacaklarını ve bir kısmının da Allah yolunda savaşacaklarını bilmektedir. O halde ondan (Kur’an’dan) kolayınıza geleni okuyun. Namazı kılın, zekatı verin ve Allah’a güzel bir borç verin. Kendiniz için yaptığınız her iyiliği, Allah katında daha hayırlı ve sevap bakımından daha büyük olarak bulursunuz. Allah’tan bağışlanma dileyin. Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”
Bu ayetler, İslam’da fakirlere ve yoksullara yardım etmenin önemini vurgulamakta ve Müslümanların mal varlıklarından fakirler için bir pay ayırmalarını emretmektedir. Fakirlere yardım etmek, sosyal adaletin sağlanması ve toplumda dayanışmanın güçlendirilmesi açısından büyük bir önem taşır.
MİRATYOUTUBE
MİRATHABER.COM