Sohbeti Kur’an Olanın Yolu Aydınlık Olur:
15/
Yeryüzü zenginlerinin zenginlik kaynağının; Yaratmış olduğu ve insanlık alemine sunduğu yeryüzü ortamı ve nimetleri olması nedeniyle esas sahibinin Allah olduğu; Yaşamın doğal ve suni değişebilir şartları gereği her an bütün zenginliklerini kaybedip fakirleşebileceği;
Kainatta yaratılmış her varlığın tek bir Yaratıcısı olduğunun şahidinin bizzat o varlığın kendisi olduğu;
Zihinsel olarak Allah’ın da yaratıcısının var olup olmadığını düşünmenin akla yansıyan her ne ise onun muhtaçlık özelliği nedeniyle Yaratıcı olamayacağından bu düşüncenin yanlış olacağı;
Kişi, mevcut dünya hayatında yeryüzünün tüm servetine sahip olsa da Allah’ın mevcudat üzerinde ki sahipliği karşısında fakir olduğu;
İnsanoğlunun sahip olduklarını elde etmek için Yaratıcının yaratmış olduğu yeryüzü kaynaklarına muhtaç olduğu;
Muhteşem bir şekilde mevcudiyetini sürdüren içinde yaşadığımız yerküre ve kainatın varlığı Yaratıcının muhtaç olmadığı aksine herşeyin O’na muhtaç olduğunun delili olduğu;
16,17/
İnsanlık yeryüzünde ki görevlerinin gereği üzere yaşamaktan uzaklaştığı takdirde Yaratıcımız olan Allah’ın biz insanoğlundan vazgeçip yerimize farklı yaratıklar var edebileceği;
Yeryüzü tarihi sürecinde zaman zaman yaşanan insanlığın telefine sebep olan doğa felaketlerinin insan neslinin devamı için bu dünyada ki görevlerini hatırlatma ve uyarı amaçlı algılanması gerektiği;
İnsanoğlu yeryüzünde bihakkın gerektiği gibi görevini yapmazsa, aksine biyolojik, coğrafi ve toplumsal dengeleri bozarak yeryüzünde fesada sebep olursa kendi cinsinin yok olmasına neden olacağı;
İnsanoğlunun bir takım bilimsel keşiflerle kendi kendine yettiği iddiasında bulunmak için bu dünyada ölümsüzlüğü araması ve yeryüzünün yaratılış genleriyle oynayarak dengeleri bozması halinde yeryüzünden silinip yok olacağı;
18/
Hristiyanlıkta Hz. İsa’nın bütün insanlığın günahının kefaretini hayatıyla ödemesi anlayışının Bizdeki versiyonu Hz.Muhammed’e isnat edilen ; “Benim şefaatim ümmetimden büyük günahları olanlar içindir”le aynı olduğu;
Kişiye özel sorumluluklarla ile ilgili olarak başka kimselerin sorumlu tutulamayacağı ve bu hususla ilgili gerekçelerin geçerli olmayacağı;
Hangi dini etnik kesimin içerisinde yaşarsa yaşasın kişinin yaşam biçimiyle ilgili giyiminde-kuşamında, yemesinde-içmesinde, çevresiyle olan ilişkilerinde ve davranışlarında yaptığı tercihler kişinin dini olduğu;
Çağdaş hukuka mal edilen “suç ve cezanın şahsilik ilkesinin” kaynağının bu ayet-i kerime olabileceği;
Her kim olursa olsun günah (uhrevi) ve suç (dünyevi) işleme gerekçesine bir başka kişiyi örnek veremeyeceği;
Kişi bu dünya da karşılaştığı zorluklarla baş etmede tek başına kalacağı;
Hayatın sıkıntıları ve zorluklarıyla mücadele eden kişinin başkalarından yardım talebinin karşılık bulamayabileceği;
Kişi bu dünyanın birtakım zorlukları ve sıkıntıları karşısında çaresizliğe düştüğünde en yakınlarının bile çaresizliğini kendisiyle paylaşmayacağı;
Kişinin yaşamında karşılaştığı zorlukların sebebinin kendisi olduğu
İnsanın bilmediği şeylerden korkmasının nedeninin, fıtratında Allah’ın zatının görünmezliğinden kaynaklanıyor olduğu;
Kişinin görmediği halde korktuğu şeylerin kendisi için Tanrı olabileceği tehlikesinden dolayı Allah’tan başka hiçbir şeyden korkulmaması gerektiği;
“Allah’tan korkmanın” Peygamberimize isnat edilen Kur’an-i uyarıları dinlemek ve dikkate almak demek olduğu;
Kişi için için korktuğu şeyin sadece Rabbi olmasına dikkat etmesi gerektiği;
Hayat denilen bu zor yük, herkesin başında bulunduğundan hiç kimsenin bir başkasının yükünü çekemeyeceği;
İnsanoğlu için son derece ağır bir yük olan bu dünya hayatını yaşaması esnasında kişinin yalnız kalacağı;
Fâtır Suresi düşünsel okumalarımdan zihnime yansıdı.
Subhanallah… Estağfirullah… Elhamdüllah…
Kuran Okuyunuz. O’nu okudukça kişiye özel zihinsel yansımalarını keşfedeceksiniz.
Doğrusunu Allah (cc) bilir.
(Devam Edecek)
Not: Söz konusu bu ve benzeri çalışmalarım kesinlikle meal veya tefsir çalışması olmayıp, İlgili Kur’an Suresi okumalarım esnasında zihinsel olarak fehmettiğim tespitlerdir. Kişisel olarak ibadet ve zikir amaçlı yaptığımız derslerin paylaşımından kastımızın ümmeti Kur’an okumaya yönlendirmede faydası olacağı düşüncesiyle, ayetlerin ruhuna ve surenin bütünlüğüne uygun akıl ve gönül okumaları yapmak olup Kur’an’ın ibadet muamelat ve fıkhına aykırı tespitlerin varlığı halinde ehlince uyarılmaya her zaman açık ve tashihimin beyanı olduğunu belirtmek isterim.