Futbol Dünyasında Soygun ve Sömürü

Futbol, dünyamızda ve ülkemizde korkunç bir soygun alanı halinde getirildi. Dünya ve ülke ekonomisinin kanını emen faiz düzeni ile ilgili yazan –çizen olmadığı gibi futbolda yapılan sömürü ile ilgili kalem oynatan da yok. Çünkü bilgi ve bilincimiz olmadığı gibi baskılara direnç gösterecek yüreğimiz de yok.

İslâm’a saygılı medyada küçücük bir eleştiri bile yapılmazken sayfaların ve ekranların futbola daha çok açılması acınası bir durumdur.

Futbol dünyası çıkara dayalı entrikalarla tam bir bataklık. Ama ötesi de var. Çünkü Futbol artık bir batıl din. Yıldızlaştırılmış futbolculardan oluşturulan Uzza, Menat ve Hübel gibi tapılır putları var. Stadyumlar bu batıl dinin mabetleri gibi. Milyonlarca fanatikler ise bu beşeri dinin taparları.

Bütün bu olumsuzluklar içinde futbol bir dünya gerçeği. Yüz milyonlarca izleyicisi var. Devlet bütçeleri gibi paralar dönüyor. Şahıslar hatta ülkeler için bile müthiş bir reklam aracı.

İçki ve kumar gibi haramlarda büyük zararlar yanı sıra ufak faydalar olduğu gibi futbolda da kısmı faydalar var.

Sitemiz yazarı Prof. Dr. Faik Emre Özdemir üstadımız “İttihad-ı İslam ve spor” başlıklı yazısında bu kısmî faydalara değinerek yapılabileceklere dikkatleri çektiler.

Yaklaşık 45 yıl önce Süleymaniye Camii Minberinde İslâm ve Spor konusunu işlemiş ve futbol özelinde eleştirel televizyon programları yapmış bir ilahiyatçı olarak bir ölçüde bilgi ve bilinçli idiysem de bildiklerimin devede kulak bile olmadığını İsmail Tokalak’ın “Futbol Dünyasında Soygun ve Sömürü” kitabını okuyunca anladım.

İsmail Tokalak’ın emek ürünü diğer eserleri gibi bu eserinin de okunmasını tavsiye ederim. Bu eserden hareketle yazılar yazılıp televizyon programları yapılmasını öneririm. Şimdi bu kitabın önsözünden alacağım alıntılarla okuyucularımı baş başa bırakıyorum:

“ Futbolda esas oyunlar, sahanın dışında oynanan oyunlardır.Futbol uluslararası kurumlarına kadar rüşvet ve soyguna bulaşmış durumdadır.Futbol kulüpleri dünyada en kolay para aklama yerlerinden biridir.

Futbolun, masum bir şekilde kitleleri kendisine doğru çeken sportif ve sosyolojik boyutunun hızla büyümesi,[1] teknolojinin yaygınlaşmasıyla futbolun dünyanın her yerinden seyredilebilir hale gelmesi, futbol dünyasına büyük paraların girip futbolun hızla büyük bir endüstriye, büyük bir pazarlama aracına dönüşmesi ile futbolun bugüne kadar masum kalmış yapısı soygun, yozlaşma ve sömürünün kuşatması altına girdi. Her meyve veren oluşumu hortumlamak için sırada bekleyen fırsatçı ve rantçı gruplar, futbolun üzerine bir akbaba gibi üşüştü. Medyaya gittikçe daha fazla yansımaya başlayan futbolda şike, rüşvet gibi skandal haberler buzdağının görünen çok ufak bir kısmıdır.

Her açıdan futbol dünyasını sarmış olan sömürü ve soygun, görünenden çok daha kapsamlı bir şekilde kurumlaşmış olarak işlemektedir. Siyasetçisinden yöneticisine, oradan bahis şirketlerine, mafyaya ve büyük şirketlere kadar herkes futbolda her geçen gün büyüyen ranttan pay alma yarışına girdiler. Dünyanın en yüksek ciro yapan spor dalı futbolda soygun ve sömürü o kadar yaygınlaştı ki futbolun en tepesindeki kurum olan FIFA, bu soygunun ve yozlaşmanın en başında yer aldı. Onu diğer bölgesel futbol konfederasyonları kısmen takip etti.

Dünyanın en çok ciro yapan spor dalı olan, dünyada milyarlarca kişinin ilgilendiği, yüz milyarlarca dolar paranın döndüğü bir olgunun hızla yozlaşan perde arkası ile ekonomik ve sosyal gerçeklerini öğrenmeden, bize dışarıdan güzel görünen bu aktivitenin gerçek yüzünü anlamak mümkün değildir. Burada en çok sömürülenler, futbola gönülden bağlı olan seyircileridir. Futbolun ekonomik, idari, vs. gibi her kademede yanlış yönetilmesi de futbolun diğer sorunlarından biridir.

Futbolla ilgilenen spor yazarlarının ve araştırmacı yazarların çoğu futbol oyununa odaklanırlar. Futbolun perde arkasında dönen birçok olayı bilmelerine rağmen, pek görmek ve dokunmak istemezler. Dokunanlar karşılarında büyük güçleri bulurlar. Bu işe çomak sokanlar çoğunlukla işlerinden olurlar. Futboldan nemalanan büyük kitle bu konuda sessiz kalmayı tercih eder. Devlet güçleri bile futbolda dönen oyunların üzerine fazla gidemez. Futbolun yazılı olmayan bir dokunulmazlığı vardır. İşte bu durum futboldaki asıl yozlaşmayı arttıran etkenlerden biridir.

Araştırmacılar bu konuda kitap yazsalar bile fazla büyük ses getirme ihtimali azdır. Futbol seyircisi futbolun görsel tarafıyla ilgilenir, futbol seyrinin zevkini bozacak şeyleri pek görmek ve duymak istemez. Onu mutlu eden dışarıdan gördüğüdür. Eğer magazinsel değilse, futbolda saha dışında dönen oyunlarla futbolsever pek ilgilenmez.”

“Futbol Dünyasında Soygun ve Sömürü” Ataç Yayınları ((0212 528 47 53) sh. 15-16

Önemli Not. Aşağıda sizlere İslâm Açısından genelde Spor özelde Futbol ile alakalı bir Cuma hutbemizin ve bir televizyon programımızın linklerini sunuyorum. Okunması ve dinlenilmesini tavsiye ederim. Ali Rıza Demircan

http://www.alirizademircan.net/islam-ve-spor-3-164h.html

——————————————–

[1] Dünya üzerinde 65 milyon erkek ve kadın oyuncuya ek olarak, 5 milyon hakem ve futbol görevlisini de sayarsak, toplam 270 milyon kişi direk olarak futbolun içindedir. Bkz.: www.FIFA.com/worldfootball/bigcount/. Futbolun dışında ise futbolla ilgilenen milyarlarca kişi var. Dünya kupasının yalnız finalleri en az bir milyar kişi tarafından seyrediliyor. Dünyada büyük futbol ligleri 2014 yılı itibariyle 25 milyar dolar civarında ciro yapıyor. Futbolun cirosuna en yakın spor olan basketbol 8 milyarın biraz üzerinde ciro yapıyor. Bkz.: Dion Dassanayake, “One billion people set to tune in to watch Germany and Argentina battle for the World Cup”, Express, 13.07.2014; “What’s the world’s most valuable Sport”, Consumeronomics, 16.02.2014.

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi