Gençler arasında mutasyonlu virüsün özellikle çok hızlı yayıldığı bilgisini veren İzdeş, gençlerin “bana bir şey olmaz” diye gezdiğinifakat hastanelerinin acil koğuşunda kalp krizi geçirenler, kalbi iltihaplananlar, kalp kası iltihaplananlar arasında çok sayıda genç bulunduğunu belirtiyor. Aşılama süreci kademeli olarak sürerken, aşının tek başına yeterli olmayacağını, önlemlere uymak hala en önemli konu olduğunu da ekleyen İzdeş, konuyla ilgili “maske, mesafe, hijyen” kurallarına mutlaka uyulması gerektiği kalabalık alanlarda bulunulmaması gerektiğini vurguluyor.
Gençler arasında mutasyonlu virüsün özellikle çok hızlı yayıldığı bilgisini veren Prof. Dr. Seval İzdeş, gençlerin “bana bir şey olmaz” diye gezdiğini fakat hastanelerinin acil koğuşunda kalp krizi geçirenler, kalbi iltihaplananlar, kalp kası iltihaplananlar arasında çok sayıda genç bulunduğunu belirtiyor.
Mirat Haber Ajansı
Toplum kapanmaya girerken, pek çok kesim için tehlike henüz geçmiş değil. Hem gençler hem de gebeler risk altında. Sağlık alanında uzmanlar, bu duruma özellikle gençlerde oluşan rehavetin, “bize bir şey olmaz” düşüncesinin sebep olduğuna dikkat çekiyor. Ankara Şehir Hastanesi Yoğun Bakım’ın başındaki Prof. Dr. Seval İzdeş, hastaların eskiden 65 yaş üstünde olduğunu söyleyerek, yoğun bakımdaki yaş oranının düştüğüne ve an itibariyle 50 ile 60 yaş arasına indiğini belirtmekte. Ek olarak bu nisbeten gençleşen ortalam yaşın yanısıra daha önce hemen hiç enfesiyon vakası gelmeyen gebelerin de yoğun bakıma geldiğini belirtiyor. Halen 3 hamile genç kadının birimde tedavi gördüğünü aktaran profesör, bu kadınların 20’li yaşlarda olduğunu ve solunum cihazına bağlı entübe hastalar olduğunu paylaşmakta.
Gençler arasında mutasyonlu virüsün özellikle çok hızlı yayıldığı bilgisini veren İzdeş, gençlerin “bana bir şey olmaz” diye gezdiğinifakat hastanelerinin acil koğuşunda kalp krizi geçirenler, kalbi iltihaplananlar, kalp kası iltihaplananlar arasında çok sayıda genç bulunduğunu belirtiyor. Aşılama süreci kademeli olarak sürerken, aşının tek başına yeterli olmayacağını, önlemlere uymak hala en önemli konu olduğunu da ekleyen İzdeş, konuyla ilgili “maske, mesafe, hijyen” kurallarına mutlaka uyulması gerektiği kalabalık alanlarda bulunulmaması gerektiğini vurguluyor.