Her zaman dile getirmeye çalıştığımız gibi, Hz. Adem’den (as) bu yana, hak ile batıl arasındaki savaş devam ediyor, kıyamete kadar da devam edecek.
Ama İslam inancına mensup olan bizler için sevindirici olan, Hak’ın batıla galip geleceği gerçeği… Zira yüce rabbimiz İsra suresinin 81. Ayeti Kerimesinde;
“De ki: Hak geldi batıl yıkılıp gitti. Zaten Batıl yıkılmaya mahkûmdur” buyurmaktadır.
Yukarıda da belirtmeye çalıştığımız gibi, Batılın Hakka açmış olduğu savaş günümüzde her cepheden devam etmektedir. İslam’ın ilk yıllarına Mekke dönemine baktığımızda günümüzü, günümüze baktığımız da ise Mekke cahiliye dönemini aynen görmek mümkün…
Mekke döneminde Peygamberimiz (sav) Kur’an ayetlerini okumaya başladığında insanların ekserisi etkileniyor ve Müslüman oluyordu. Bu durum ise Ebu Cehil, Velid b. Muğire, As b. Vail gibi İslam düşmanlarını ve bunlara bağlı adamlarını tedirgin ve rahatsız ediyordu.
İslam’ın taraftar bulmasından rahatsız olan cahiller topluluğu, ne yapacaklarını ve nasıl önlem alacaklarını sormak için Velid b. Muğire’ye başvurdular. “Lat ve Uzza aşkına ne yapacağız bu Muhammedi? Atalarımızın dinini yok sayıyor ve insanları bir tarağın dişleri gibi eşit olduğunu söylüyor. Köleler ile biz asiller nasıl eşit olabiliriz ki? Buna bir çare bul ya Velid b. Muğire” dediler.
Bu sorular karşısında İslam ve Hz. Muhammed düşmanı bu kâfirin takındığı tutum ve davranışı, akabinde de bulduğu çareyi gelin ayeti kerimelerden dinleyelim:
“O, düşündü, taşındı. Kahrolası, ne biçim ölçtü biçti! Sonra ne biçim ölçtü biçti! Sonra baktı. Sonra kaşlarını çattı, suratını astı. En sonunda sırtını dönüp gitti ve kibrine yenildi. ‘Bu’ dedi, ‘olsa olsa eskilerden nakledilmiş bir sihirdir’. Bu, insan sözünden başka bir şey değildir. Ben onu sekara (Cehenneme) sokacağım. Sen bilir misin sekar nedir? Bitirir ama yok olmayada bırakmaz; insanı kavurur.” (Müddesir suresi 18-29)
Ayeti Celilelerde de anlatıldığı gibi bu kâfir, kibrine yenik düştü. Velid B. Muğire en sonunda Mekke halkına uygulayacakları “Algı yönetiminin stratejisini” belirledi. Strateji şuydu:
Peygamberimiz (sav) için “Sihirbaz” diyecekler, Kur’an-ı Kerim için “Öncekilerin masalı” algısını oluşturacaklar, “Bu Muhammed’in uydurduğu kitap” diyeceklerdi.
Öyle de yaptılar. Ama yaptıkları hiçbir şey, İslam’ın son hızla yayılmasına engel olamadı…
Kıymetli okuyucum! Velid b. Muğire ile Bill Gates arasında nasıl bağ kurdun diyebilirsiniz. Açıklamaya çalışalım:
Dün, Kur’an-ı kerime “İnsan uydurması” diyenler, bugün çeşitli hile ve oyunlar kurarak dünya nüfusunu azaltacaklarını söylerken, Bill Gates gibi adamlar “Ben tanrının işini yapıyorum” diyerek saçmalama konusunda sınır tanımıyorlar.
Dün As. b. Vail gibi kefereler, halkı ağır faiz ve tefecilik ile sömürüp çoluk çocuğuna bile el koyarken; bugün sermayeyi elinde bulunduran Rockefeller ve Rotshchild gibi büyük aileler, kurdukları faiz düzeni ile bütün dünyayı sömürmeye devam ediyorlar.
Dün, Medine-i Münevvere’de Müslümanların ticaret yapabilmesi ve ekonominin canlanması için Peygamberimizin (sav) kurdurduğu pazarı yakan Yahudiler, bugün Filistin’i yakıyor, ilaç sanayisi ile insanların sağlıklarını bozuyor, ebter tohumlar ve GDO’lu ürünler ile bütün insanlığın dengesini bozuyorlar.
Şimdi sorumuz şu ki;
Dün, “Kuran insan sözüdür” diyen Velid b. Muğire ile bugün “Ben dünya nüfusunu azaltma planlarımla, Tanrının işini yapıyorum” diyen Bill Gates arasında ne fark var?
Dün, Mekke halkını faiz yoluyla sömürenler ile bugün kurdukları emperyalist ve kapital sistemle insanlığı sömüren Rockefeller, Rotshchild ve diğer büyük aileler arasında ne fark var?
Dün, Peygamberimize (sav) ebter (Soyu kesik) diye alay eden As b.Vail ile bugün tohumların genleriyle oynayarak ebter tohum üreten ve GDO’lu besinler ile insanları yavaş yavaş kısırlaştıran zihniyet arasında ne fark var?
Selam, saygı ve muhabbetlerimle…
Şaban DOĞAN
Çok değerli tarihi bilgiler paylaşmışsınız, Allah razı olsun. Merak ettiğim bir konu oldu araştırdım ama tam sonuca ulaşamadım. Bill Gates röportajında ‘Paraya ihtiyacım yok’ deyip 28 milyar dolarını bağışladığını söylüyor. Dünyada uzun süredir birçok çocuğun ölümüne sebep olan Polio hastalığının aşısını ihtiyacı olanlara ücretsiz sağladığını ve bunun tabiri caizse ‘Allah rızası için’ olduğunu söylüyor.
Ben Bill Gates’in açıklamasında kendini Firavun gibi Tanrı yerine koyan bir ifade göremedim. Nasıl ki Allah muhtaçlara yardımı Zekatlarını verenlerin elinden veriyorsa, bağışını yapan da Allah’ın eli gibi görev görebilmektedir. Ya o Bill Gates konusundaki iddialar yalan ve iftira ise? Gerekli araştırmayı yapıp kul hakkında girmediğinizden emin olabildiniz mi?
Allah dinini Müslüman’ım diyen herkese dosdoğru yaşamayı nasip etsin.