İsrail’in, Gazze’de yaptığı ve devam ettiği soykırımdan sonra, artık herkes Siyonistlerin “Vaad edilmiş topraklar” planını öğrendi… Zaten bu hülyalarını saklamıyorlardı ama beyinlerinin içini sekülarizmin pislikleriyle dolduran içimizde ki bazı insanlara bunu anlatamıyorduk. Hoş, hala anlatamadığımız insanlar da çok…
Bugünkü yazımızda, Siyonizm’in dünya insanlığı açısından ne büyük bir bela ve ahlaksızlık olduğunu anlatabilmek adına birkaç örnek daha verelim.
2016 yılında, İsrail ordusuna baş haham olarak atanan Tuğgeneral Amid Eyal Karim, 2002 yılında bir açıklamasıyla sapıklığını ortaya koymuş, insanlıktan nasibini almadığını deklare eden bir açıklamaya imza atmıştı. “Askerlerin savaş sırasında kadınlara tecavüz etmesine izin verilip verilmeyeceği” sorusuna Karim, “askerlerin moralini korumanın bir parçası olarak izin verileceğini” ifade ederek sapıklığını bütün dünyaya ilan etmişti.
Siyonizm’in, ne kadar acımasız ve sapık bir ideoloji olduğu gerçeğini, Kasım ayında da yaşamış ve görmüştük. Kasım ayında 43 Haham, Netanyahu denilen katile, Şifa hastanenin vurulmasında dinen sakınca olmadığını söyleyerek, insanlıktan nasibini almadıklarını ortaya koymuşlardı.
Sapık Başhaham Karim, bir açıklamasında da, güya tevazu duvarlarını “yıkmaya” ve “Musevi olmayan çekici kadınlarla göz önünde bulundurmaksızın, kendi istekleri dışında yalan söyleyerek kötü eğilimleri tatmin etmeye” izin verildiği fetvasını vererek, iğrenç eğilimlerini utanmadan ortaya koymuştu.
Bütün dünyanın gözleri önünde, tüm insanlığın başına bela olacak sapık bir Siyonizm düşüncesi var maalesef. İşin garip tarafı ise, devlet yöneticileri bu bela ile başa çıkacak planlar geliştirmek yerine, Siyonizme omuz verip onu yüceltmeyi tercih ediyorlar.
İslam inancının esirlere muamelesi ile Siyonistlerin ve haçlı zihniyetinin esirlere muamelesinin arasında, mukayese dahi edilemeyecek büyük tezatlar ve farklar olduğunu, bütün dünya, Hamas ile İsrail arasında ki esir takaslarında bir kez daha gördü.
İslam, savaş esirlerine iyi davranmayı, yediğimizden ve içtiğimizden yedirmeyi ve içirmeyi, gerektiğinde güzellikle salıvermeyi emrederken, yukarıda ki haberde anlattığımız gibi İslam dışı seküler sistemler, İnsanları katletmeyi, aç ve susuz bırakmayı, kadınlara ve çocuklara tecavüz etmeyi mubah görüyorlar.
İslam’ın esirlere nasıl muamele edilmesi gerektiğini geliniz ayeti kerimeden dinleyelim:
“Öyleyse, inkar edenlerle (savaş sırasında) karşı karşıya geldiğiniz zaman, hemen boyunlarını vurun; sonunda onları ‘iyice bozguna uğratıp zafer kazanınca da’ artık (esirler için) bağı sımsıkı tutun. Bundan sonra ya bir lütuf olarak (onları bırakın) veya bir fidye (karşılığı salıverin). Öyle ki savaş ağırlıklarını bıraksın (sona ersin). İşte böyle; eğer Allah dilemiş olsaydı, elbette onlardan intikam alırdı. Ancak (savaş,) sizleri birbirinizle denemesi içindir. Allah yolunda öldürülenlerin ise; kesin olarak (Allah,) amellerini giderip-boşa çıkarmaz.” (Muhammed suresi 4)
ŞABAN DOĞAN
Lanetli millet israil yahudiler,in zayıf noktasını ALLAH bize Kuran,da bildirmekte ayet aynen şöyle ( onlar aslaaa ölmek istemezler ) yani çok korkaktırlar savaşamazlar !!! israil sadece güçten anlar !! Hamas, kassam tugayları en doğrusunu yapmakta !!!