Günümüzde rüşvet ve benzeri yollarla hak yeme konusu çokça konuşulmaktadır. Herhangi bir makama gelen insanın, hak etmediği şeyi yememesi ve başkasına da yedirmemesi gerekir. Maalesef günümüz Müslümanları arasında İslam’ın bu güzel ahlakı ihlal edilmektedir. Kim olursa olsun, belediyelerde ve benzeri kurumlarda halka ait mallar, haksız yere şuna buna yedirilmemelidir. Herkese, hak ettiği maddi veya manevi imkân verilmelidir. Allah’a inanan her kişinin, kendi hakkından fazlasını talep etmemesi gerekmektedir. Kur’an-ı Kerim ‘de ve çeşitli hadislerde bu konuda çeşitli açıklamalar yer almaktadır. Yüce Allah’ın bu konudaki bazı açıklamaları şöyledir:
وَأَن لَّيْسَ لِلْإِنسَانِ إِلَّا مَا سَعَى وَأَنَّ سَعْيَهُ سَوْفَ يُرَى ثُمَّ يُجْزَاهُ الْجَزَاء الْأَوْفَى
“İnsan için, ancak çalıştığı vardır. Şüphesiz ki onun çalışması, ileride görülecektir. Sonra çalışmasının karşılığı, kendisine tastamam verilecektir.”[1][1]
وَمَا جَعَلْنَاهُمْ جَسَداً لَّا يَأْكُلُونَ الطَّعَامَ
“Biz, onları yemek yemez bir beden yapısında yaratmadık”[2][2]
وَمَن يُرِدْ ثَوَابَ الدُّنْيَا نُؤْتِهِ مِنْهَا وَمَن يُرِدْ ثَوَابَ الآخِرَةِ نُؤْتِهِ مِنْهَا وَسَنَجْزِي الشَّاكِرِينَ
“Kim dünya nimetini isterse, ona ondan veririz. Kim ahiret nimetini isterse, ona da ondan veririz. Biz, şükredenleri mükâfatlandıracağız.”[3][3]
Hz. Muhammed (sav.) de çalışmayı, başkasının hakkına tecavüz etmemeyi ve bu tür yanlış hareketlerden uzak durmayı emretmiştir.
“Dünyasını ahireti için ve ahiretini dünyası için terk eden kişi, sizin hayırlınız değildir. Ancak ikisinden de nasibini alan kişi, hayırlı olan kişidir. Şunu kesin olarak bilin ki dünya, ahiret için bir vasıtadır. İnsanlara yük olmayın.”[4][4]
“Bir kimse, kendi el emeğiyle çalışıp kazandığından daha hayırlı bir şeyi yememiştir.”[5][5]
“İnsanın kazandıklarının en hayırlısı, çalışıp kazanarak elde ettikleridir.”[6][6]
“Kişi, kendi elinin emeğinden daha helal ve temiz bir kazanç elde etmemiştir.”[7][7]
“Sizden biri ipini alıp dağa gider, sırtında bir miktar odun getirip satarak onunla ihtiyaçlarını temin ederse, bu yaptığı, insanlardan dilenmesinden daha hayırlıdır”[8][8]
Hz. Muhammed (sav.), rüşvet almayı ve vermeyi[9][9] ve bu işe aracılık yapmayı da lanetlemiştir.[10][10] Konu ile ilgili daha pek çok ayet ve hadis sıralana bilir. Felsefecilere göre adalet, haksızlık etmek ve haksızlığa uğramanın ortası olan en önemli ahlaktır.[11][11] Ona göre hakkımızı yedirmemeli ve asla başkalarının hakkını da yememeliyiz.
Hangi makama gelirsen gel, hak etmediğin şeyleri yeme, başkalarına yedirme. İnsanlığın ve erdemli olmanın ölçüsü budur.
Prof. Dr. Nurettin Turgay
[12][1] en-Necm 53/39-41.
[13][2] el-Enbiyâ 21/8.
[14][3] Alu İmran 3/145.
[15][4] el-Münâvî, Feyzu’l-Kadîr Şerhu’l-Camii’s-Sağîr, V, 364, hadis no: 5794.
[16][5] Buharî, Büyû, 15; Nefekât, 1; İbn Mace, Ticârât, 1.
[17][6] İbn Hanbel, II, 354, 357.
[18][7] Ebâ Dâvud, Büyû, 79; Tirmizî, Ahkâm, 22; Nesâi, Büyû, 1; İbn Mâce, Ticârât, 1.
[19][8] İbn Allan, Delilu’l-Falihîn li Turuki Riyâzi’s-Salihîn, II, 541.
[20][9]İbn Mâce, ahkâm, 2; Ebû Dâvûd, akziıye, 4; Tirmizî, aḥkâm, 9.
[21][10] İbn Hanbel V, 297.
[22][11] Aristoteles, Nikomakhos’a Etik, trc. Saffet Babür, Ayraç Yayınevi, Ankara 1998, s. 88.