Müslüman olarak bir görevimiz de Allah’ın malik/sahip olduğu mallardan ancak onun meşru/helâl kıldığı yollarla kazanmaktır.
Biz dilediğimiz gibi kazanma yoluna gidemeyiz. Bizler için kazanıp mallar edinmenin meşru/helâl yolları olduğu gibi gayrimeşru / İslam dışı yani haram kılınan yolları da vardır.
Tarımsal üretim, bilgi üretimi, teknolojik ve sanatsal üretim meşru kazanç yollarıdır. Bunun gibi ticaret, miras, hibe ve vasiyet gibi yollar da biz Müslümanlar için meşru / helal ve Allah’ın rızasına uygun kazanç yollarıdır.
Bir de kazanmanın gayrimeşru, bir diğer anlatımla haram yolları da vardır ki, biz bu yollara giremeyiz. Çünkü bu yollara girmek Yaradan’a isyan, yaratılana da zulümdür.
Gayr-ı meşru/Haram Kazanç Yolları
Kamu mallarını gasp/işgal, faiz, rüşvet, karaborsacılık, emeği sömürü, içki- kumar- fuhuş işletmeciliği, aldatma, ihale yolsuzluğu, hırsızlık haram kılınan başlıca kazanç yollarıdır.
Maddeci sistemlere, zinaya ve eşcinselliğe yönlendirici sinema ve televizyon dizileri ile pornografiyi de haram kazanç yollarına katabiliriz.
Bütün bunlar haram olan kazanç yollarıdır. Bu yollarla kazanmaya yeltenenler İslam literatüründeki adıyla zalimdirler. Çünkü yaşadıkları topluma zarar vermektedirler.
İslâm Dini’nde değinilen kazanç yolları niçin gayrimeşru yani haram kılınmıştır? Bunun sebebi Rabbimizin biz kullarına olan merhametidir. Merhameti olduğu içindir ki bu gayrimeşru/haram yolardan sakınmak kişisel ve toplumsal hayatımız için büyük bereketler oluşturmaktadır.
Haram Kılınan Yollarını Önünü Tıkamak
Özetlersek bu haram kılınan yolların önünü tıkamak servetin sömürülmesini, belirli ellere / zümrelere kanalize edilmesini önler. Siz faizi, rüşveti, içki-kumar-fuhuş işletmeciliğini meşru kazanç yolu kılarsanız servetlerin sömürülmesini, belirli zümrelerin tekeline kanalize edilmesini önleyemezsiniz. Özellikle faizin egemen olduğu bir yapıda hayatı sabit gelirliler aleyhine pahalılaştırıcı gedikleri tıkayamazsınız, sosyal hayatın sabit gelirliler aleyhine gelişmesini asla engelleyemezsiniz
Haram kılınan yolları tıkama, zararlı üretim ve tüketimi engeller. Gerçekten bu haram kılınan yolların işletilmesi halinde toplumda zararlı üretim ve tüketimi engellemek de mümkün olmaz.
Haram kılınan yolları engellemenin önemli bir faydası da doymayan ihtirasları dizginlemektir.
Sevgili okuyucu! Anlamak gerçekten güç. Bırakınız inanç ve ahlâk boyutunu… Sadece sosyal adalet açısından bakılsa bile Marksistlerin, Sosyal Demokratların ve son dönemde ortaya çıkan Antikapitalist Müslümanların davranış biçimlerini anlamak mümkün değildir.
Onlar konuya yalnızca bölüşme noktasından bakıyorlar. Oysaki asıl problem büyük ölçüde haram kılınan kazanç yollarının işletilmesinden kaynaklanmaktadır.
Siz insanlara Allah’ın haram kıldığı yolları meşrulaştıracaksınız. Serveti tekellerine akıtacaksınız. Ondan sonra mali bakımdan devleşen insanları bölüşme noktasında sosyal adalete davet edeceksiniz. Mümkün müdür?