islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,4751
EURO
36,2672
ALTIN
2.955,33
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C

“Havanda su dövmek” faydasızdır?

Çok önemli bir konuyu işlerken bilinmesi gereken bir uyarıyı yerinde değerlendirmek gerekir. “Havanda su dövmek” akıllı insanın işi değildir.

“Havanda su dövmek” faydasızdır?
31 Mayıs 2021 09:13
A+
A-

İlhan ORAL 

Çok önemli bir konuyu işlerken bilinmesi gereken bir uyarıyı yerinde değerlendirmek gerekir. “Havanda su dövmek” akıllı insanın işi değildir. Hele müslümanın işi hiç değildir. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin; “Allah akıldan daha hayırlı bir şey yaratmadı,” beyanı konuyu açıklama hususunda aydınlatıcı müthiş bir kıstastır.

Kur’an, on dört asırlık bir süreçte dünyanın ilk sırasının konusu iken bugün artık en gerilere itilmiş durumdadır. Özellikle Siyonist cânileri ve haçlı kaatilleri Kur’an karşısında zafer kazandıklarına inandıkları bir dönemde, müslüman sorumlular, bu konuyu yeteri ölçüde ele almaktan çekinmektedirler. Evet, İslam’ı anlatmaya çalışan hocalarımız, din adına bir şeyler anlatıyorlar. Fakat İslam sisteminin temel ilkelerine yaklaşmakta zorlanıyorlar. Her fırsatta “İslam’ın ilk emri oku” ilkesini anlatmaktan geri kalmayan sorumlularımız, en az okuyanlarımızdır. “Diplomalı” müslümanlar genelde böyledirler. Bu bir gerçektir. İşte bu, “havanda su dövmek” demektir. Bunun da en incitici tarafı, “havanda su dövdüklerinin” farkında olmamalarıdır. Genelde klişeleşmiş ve alıştıkları konuları aşıp geçemiyorlar.

Meseleyi ciddiyetle irdelemek, gerekirse okumuş, yani diplomalı sorumlularımız henüz okuma ilkesine riayet etmediklerinin farkında bile değillerdir. Hele Kur’an gibi bir Kitabı okuma ve okutma gibi ilkelerine riayet etmediklerini müşahede etmek daha da gariptir. Bugün Diyanet İşleri Başkanlığımız, daha Kur’an’ın ne mana ifade ettiği ilkesinde sınıfta kalmış durumdadır.  Aslında Kur’an herkese lazım olan hayat, hidayet, şifa ve rahmet kaynağıdır. Eğer Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz; “Çocuklarınız konuşmaya başlayacakları zaman onları, ALLAH dedirterek konuşmaya başlatın” talimatını veriyorsa, Kur’an çocuklara lazımdır, demektir. Kur’an gençlere lazımdır, Kur’an olgun insanlara lazımdır. Kur’an yaşlı insanlara lazımdır. Kur’an ölülerimize lazımdır. Kur’an tüm insanlığa elzemdir ve gereklidir. Kur’an hayatımızın her alanında tavizsiz düsturdur.

Doğal olarak işte burada çözümü zor bir problem zihinleri işgal etmektedir. Bunca lüzumlu olan Kur’an’ın sunumunu kendilerine nasıl yapmak gerekmektedir. Bunları çeşitli vesilelerle dile getirmeye çalışıyoruz. Ancak başlangıç itibariyle çocukları Kur’an ile buluşturmanın yöntemi nasıl gerçekleştirilmelidir? Bu konuda bile dünya müslümanları “kör topal ve demode yöntemlerle” Kur’an öğretiminde zorlanıp bocalıyorlar. İnadına değil, HAK uğruna bunları tekrarlama zorundayız. Çocuklarla Kur’an’ı buluşturmanın en pedagojik yöntemi; “eğlendirerek ve oynatarak öğretme” yöntemidir. Bu da bilgi, maharet, ehliyet ve liyakat şartına bağlıdır. Bilge, mahir, ehil ve layik olmayanın böylesi bir hizmete talip olması ancak haince oyalamadan başka bir icraat değildir. Aklı eren her sorumlunun buna gerçekten yoğunlaşması ve gereken hizmet için seferber olması, çok önemlidir ve iman meselesidir.

Öncelik ve özellikle çocuk yaştaki insanlarımıza Animasyon çalışmaları ile Kur’an’ı en çekici ve eğlendirici tarzı ile sunmak daha pedagojiktir. Böylesi bir animasyon çalışması çocuğun ruh ve zevk haline uygun olarak verilmelidir. Öğreticiler ehliyet ve liyakat sahibi olmalıdırlar. Bu hizmetten çocukları mahrum etmek en azından çocuklara haksızlıktır. Bu hizmeti, geleceğimiz olan çocuklara vermeyenler de haksızdırlar. Bir kısım dostumuz bir site kurmuş ve “Kur’an Bende Ne değiştirdi?” diye isim vermişler. Eğer gerçekten dürüstçe değerlendirmek gerekirse, insan, Kur’an’ın ilkelerini inanarak uygulamadıkça kendinde hiçbir değişiklik olması söz konusu olamaz. İmanda, iddiada, ahlâkta, öğretimde ve her alanda sâdık olma ve kurallara aynen riayet etme zorundayız. Ancak başarıyı böyle sağlayabiliriz.

Rabbimiz der ki; İnsanlar, “İman ettik” demeleriyle başıboş bırakılacaklarını ve kendilerinin imtihan edilmeyeceklerini mi sandılar? Andolsun, biz onlardan evvelkileri de imtihan ettik. Allah elbette sâdık olanları da, yalancı olanları da bilir. Yoksa kötülükleri yapanlar, Bizden kaçıp kurtulacaklarını mı sandılar? Hükmettikleri şey ne de kötüdür!

İman edenlerin, imtihanı, Kur’an öğrenim ve öğretimi ile başlar. Sapmalar yararsızdır. Bu alanda ne kadar ilgi duyup hizmet vermek isteyen varsa bilin ki, işler rayına oturmuyor!

“Havanda su dövmemek” için imtihan, imtihan!

Esselamu aleykum.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.