Yardıma da Muhtacız II
Zalim Kimdir?
Aziz Peygamberimiz mazluma da zalime de yardım etmekle yükümlü olduğumuzu şöylece emir buyurmuştur:
“Müslüman kardeşine zalim de olsa, mazlum da olsa yardım et. Bir zat ayağa kalkar ve sorar: Ya Rasûlallah! Mümin kardeşim mazlum ise ona yardım ederim. Bunu anlıyorum ama mümin kardeşim zalim ise ona nasıl yardım edebilirim? Peygamberimiz şu açıklamayı yapar:
Zulmünü engellersin; mani olursun. İşte böyle… zulmünü engellemen de zalim kardeşine yardımdır.”
Bir önceki yazımızda mazlumu örneklendirmiştik Şimdi yardım edilecek zalimi de örneklendirelim.
Kanunsuz yetki kullanan yönetici zalimdir. Çünkü yapılması gerekeni yapmamaktadır.
Sarhoş ve hızlı araba kullanan, bile bile yanlış yere park eden de zalimdir.
Arabanı park etmez de terk edersen insanları engellersin. 10 dakika, 20 dakika seni beklerler, çıkamazlar. Bu zulüm değil midir? Bekletilen insanın hakkı nasıl ödenecek?
Yalan ve iftira nitelikli haberler yaparak insanların onurlarıyla oynayan medya adamı, gazeteci, televizyoncu zalimdir.
İlgi uyandırmak için onurlu insanlara leke atarlar. Temizleyebilirsen temizle, izi kalır. Bu Zalimlerin yöntemidir.
Adaletsiz kararlar alabilen hâkim, mesnetsiz dava açan savcı zalimdir.
Savcı zulmünü bizzat kendim yaşadım. Simav’da verdiğim konferansın içeriği saptırıldı, Konya Devlet Güvenlik Mahkemesine sevk edildim. Konuşmamın içeriğinde, yapılan suçlama yok fakat amaç süründürmek. Sana mı kaldı? İstanbul’dan gelip Simav’da cumhuriyet tarihinin en büyük katılımlı konferansını vermek.
Kazanç ihtirasıyla sağlığa zararlı içerikli maddeler üreten üretici de zalimdir.
.
Mallarını aldatıcı reklamlarla satarak insanları mağdur eden kişilerin haberlerini hemen hemen her gün okuyoruz. Bu nasıl toplumsal bir yapıdır. İnsanlar göz göre göre insanları aldatıyorlar. Örneğin 5 kilo bal şu kadar paraya. Şu şu vasıflı elektronik aletler bu kadar paraya. Peki bu paralara olması mümkün mü? Mümkün değil. Ama radyolar, televizyonlar, yazılı basın sürekli bu tür reklamları yapıyor. Bu reklamlara yer vermek de bir zulümdür.
İslami hakikatleri gizleyen veya saptıran ilahiyatçı da zalimdir.
Gerçekleri örten veya haksızlıkları dile getirmeyen ilim adamı da.
Bu gözler neler gördü? Adam akademik unvanlı. Karşımda bana bakarak milyonlara karşı eşcinsellik doğuştandır diyor. Bu ne demektir biliyor musunuz? Allah zalimdir demek. Haşa. Allah insanları doğuştan eşcinsel yaratacak sonra daeşcinselliği haram kılacak öyle mi? Yahu bunu toplumun ahmakları yapmaz. Allah’a nasıl isnat ediyorsun bu zulmü?
İşini doğru ve zamanında yapmayan memur, yönetici de zalimdir.
Namaz ve zekât gibi ilahi emirleri yapmayan, içki ve faiz gibi yasakları çiğneyen nefsine de zalimdir. Topluma da zalimdir.
Çünkü mesela alkol alan adam trafik kazası yaprak topluma zararı veriyor. Evine gidip şiddet uygulayarak ailesine zararı veriyor.
Alarak ve vererek faize güç katan adam bütün bir topluma karşı zalimdir. Çünkü güçlükle geçinen vatandaş faiz sebebiyle beşe alabileceğini altıya alıyor, yediye alıyor ama biz sosyal hayatımızda o kadar tabiileştirdik ki zulümleri, zulüm olduklarının dahi farkında değiliz.
İşkenceci emniyet mensubu zalimdir.
Şiddet kullanan, yakan, yıkan, yaralayan, öldüren terörist de zalimdir. Gerçekleşemeyeceklerini vaat ederek toplumu yanıltan siyasi de zalimdir. İnançlarımızı hafife alan, ahlâk değerlerimizi yozlaştıran sanatçılar, ressamlar, romancılar, senaristler, yönetmenler, oyuncular da zalimdir.
Bizler de onların sanatsal zulmünün mazlumu olmuyor muyuz?
Sevgili kardeşlerim; biz hocaların zulmüne daha bir vurgu yapmak istiyorum:
Çıkar için, makam için, şöhret için hakikatleri gizleyen veya saptıran ilahiyatçılar, ilim adamları zalimdir. Hele hele Allah’a ortak koşma zulmünü açıklamayanlar…
Allah’a ortak koşma, büyük zulümdür. Allah’a inanıp da onun emirleri ve yasaklarını dışlayan seküler/laik sistemleri bütün yönleri ile meşru görmek, Ona ortak koşmaktır. Allah yaratırken alim de yasa koyarken cahil midir?
Allah’a ortak koşmayı geçelim, Türkiye genelinde faizle alakalı, eşcinsellikle alakalı, zinayla ilgili kaç bağımsız hutbe dinledik? Örtünmenin gerekliliği konusunda bir hutbe dinleyebildik mi? Peki anlatılmayan hakikatler gizlenmiş olmuyor mu?
Bakara suresinin 159. ayetinde Rabbimiz şöyle buyurur:
“ Biz insanlara açıkladıktan sonra indirdiğimiz apaçık gerçekleri, hidayet rehberi olabilecek hakikatleri gizleyenler yok mu? Allah onlara lanet etmekte, lanet ediciler de lanetlerini yağdırmaktadır. “
Nefsimize Zalim Olmak
Ve insan nefsine zulmederek de zalim olabilir. Bu kavram çok önemlidir. Dünya literatüründe nefse zulüm şeklinde bir kavram var mıdır bilmiyorum ama İslam’da var. Allah’ın her hangi bir emrine veya yasağına aykırı gitmesi kişinin nefsine zulmüdür. Nefse zulüm kavramının geçtiği iki âyetten misal vermek istiyorum.
“Kim bir kötülük yapar ya da Yaradan’ın emirleri ve yasaklarından birini çiğneyerek nefsine zulmeder de sonra bağışlanma isterse Allah’ı affedici bulur.” (Nisa 4/111)
“
Cennetlik kişiler bir çirkinlik yaptıkları veya nefislerine zulmettikleri zaman hemen Allah’ı anarlar. Bağışlanma da isterler. Allah’tan başka kim bağışlayabilir ki? Onlar yaptıklarına da bile bile de ısrar etmezler…” (Al-i İmran 3/135)
Herkes hata eder ama gerçek müminler hatada ısrar etmezler.
Günümüzden örneklerle Zalimleri de tanımladık. Böylece hepimizin yardıma muhtaç mazlumlar ve zalimler konumunda olduğumuza değinmiş olduk.
İyi de dönemimizin mazlumları ve zalimlerine yani kendimize nasıl yardım edeceğiz?
Ali Rıza DEMİRCAN
Devam edecek
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi