Ön bilgilendirme: Yaptığımız bu ve benzeri çalışmalarımızı okurken en son paragraftaki ilk satırda bulunan “Hümeze Suresi okumalarım esnasında zihnime yansıdı.” cümlesini her paragrafın akabinde imiş gibi okunması tavsiye olunur.
Sohbeti Kur’an Olanın Yolu Aydınlık Olur:
Kişi ticaretini veya üretimini yaptığı ürününü pazarlarken rakipleri hakkında dedikodu yapmaması gerektiği;
Zengin olma hırsı, Kişiyi insani ve manevi değerlerinden vazgeçirmemesi gerektiği;
Yüze karşı söylenemeyen söz ve davranışın, Kişinin gıyabında söylenmesi halinde söyleyen için Ahirette karşılığı ateş olacağı;
Muhatap kişi tepkisiz kalsa da yüze karşı alaycı bir tavır takınılamayacağı;
Kişi yeryüzünün bütün iktisadi zenginliğine sahip olsa ve bu gücünün tamamını harcasa da arzu ettiği ölümsüzlüğe bu dünyada kavuşamayacağı;
İşverenin mahiyetinde çalıştırdığı insanları kesinlikle alaya almaması gerektiği;
Ahirette cezayı hak eden hümeze ve lümeze tiplerinin ayrı bir mekana gerek kalmaksızın kendi iç bünyelerinin yangın yerine döneceği;
Üretimden ziyade ticaret ağırlıklı ekonomiye sahip bir topluluğun öncelikle sosyal hayatı sonrasında da iktisadi hayatının çökeceği;
Üretim ayağı olmayan ticaretin hakim olduğu topluluklar dedikoducu ve birbirini çekiştirme hastalığına yakalanacağı;
Bir toplumda üreticiden çok tüccar ve tüketici varsa o toplumun nihayetinde batacağı;
İnsanoğlunun fiziksel ve biyolojik noksanlıklarını veya farklılıklarını taklit ederek alaya almanın ahirette ki karşılığının ateş olacağı;
Muhatap insanın bizatihi kendisi ses çıkarmayıp kabul etsede, insan onur ve haysiyetini aşağılayıcı lakap takmanın doğru olmadığı;
Dünyevi zenginlik elde eden kişilere bu vasıfları, fakir insanlar üzerinde aşağılayıcı söz ve davranış hakkı vermeyeceği;
İnsanoğlunun onuru, şerefi ve haysiyetinin korunması sadece ferdin kendisinin sorumluluğu değil tüm insanların sorumluluğu altında olduğu;
Yeryüzünde güç, kudret ve kuvvetin en yüksek derecesine kişi veya kurum olarak sahip olunsa da, insanın onur ve haysiyetini zedeleyici hal ve harekette bulunmaması gerektiği;
Toplumda genelde maddeten ve manen güçsüz insanların onur ve haysiyetini koruyamadığı; Bu yüzden herkesin hedefinin toplumsal zenginlik olması gerektiği;
Bir toplumda dedikodu ve birbirini çekiştirmenin yaygınlaşması halinde insanların birbirini kırıp geçireceği;
Üretime kazandırılmayan biriktirilmiş servetlerin neticede toplumu kasıp kavuracağı, toplumsal karmaşa ve kavgaları doğuracağı, dolayısıyla hapishanelerin artarak insanlarla dolacağı;
Birbirini çekiştiren, dedikoducu kişilerin çoğalmaması ve insanlık onur ve haysiyetinin korunması için gayret sarf etmeyip mal biriktirerek zenginlik peşinde koşanların bir gün kendisininde içinde bulunacağı toplumu acılar ve çilelerle dolu felaketler saracağı;
Nereden ve nasıl geldiğine bakılmaksızın elde edilen zenginliğin ve servetin mutluluk getireceği zannedilse de aksine ızdırab ve sıkıntılar getireceği;
Zenginliğin ve servetin elde edildiği süreçte kişinin çevresiyle olan irtibatında ki hal hareket ve sözlerine dikkat etmesi gerektiği aksi halde sıkıntı çekebileceği;
“Zenginlik ve servet nasıl gelirse gelsin” anlayışıyla elde edildiği takdirde kişiyi dayanılmaz ızdırabların sarmalayacağı;
Kazanılan servetin uzun süre atıl vaziyette elde tutulması hem bu dünya da hemde ahirette tüm bünyeyi sarmalayacak bir iç sızı ve ızdırabıyla karşı karşıya bırakacağı;
Bir malın (emtia) servetin zenginliğin sirkülasyonu sağlanamadığı müddetçe toplumsal refaha ulaşılamayacağı;
Kişisel tercihleri sebebiyle servetini kaybedeceğini düşünen bir kimsenin elinde atıl vaziyette duran varlıklarını Devletin kurumlarına emanet etmesi gerektiği;
Devlete emaneten verilen maddi varlıkların, sahibinin imkanlarını toplumla paylaşması anlamına geleceği;
mal ve servet biriktirerek zengin olmak için insanları bir takım cazibeli laflarla yönlendirmenin yanlış olduğu;
Bir menfaat karşılığı insanlara sunulan ürün ve eşyaların sağladığı faydadan daha fazlasıyla tanıtım ve reklam yapılmaması gerektiği;
İnsanların zaruri ihtiyaçlarını, istek ve arzularını istismar ve meşru olmayan yollarla temin ederek mal ve servet biriktirenlerin dünyasının da sıkıntılarla geçeceği, ahirette de ateşler saracağı;
Gıyabında küfredip, aleyhinde olunan tanıdık bir insanla yüz yüze gelince hiç bir şey yokmuş gibi yapılan davranışın hem bu dünya da hem de ahirette lanetli bir davranış olduğu;
Kişi, kişisel hesaplaşma veya menfaat elde etme adına tanıdığı insanın beşeri zafiyetinden kaynaklanan kusurunu doğrudan toplumun genelini ilgilendirmediği müddetçe uluorta her yerde söylemesinin Müslümanca bir tavır olmadığı;
Hümeze Suresine konu edilen insan tipleri için Allah’ın cc Hutame isimli bir cehennem hazırladığı;
Hümeze Suresi okumalarımdan zihnime yansıdı.
Estağfirullah… Estağfirullah… Estağfirullah…,
Kuran Okuyunuz. O’nu okudukça kişiye özel zihinsel yansımalarını keşfedeceksiniz. Doğrusunu Allah (cc) bilir.
Söz konusu bu ve benzeri çalışmalarım kesinlikle meal veya tefsir çalışması olmayıp, İlgili Kur’an Suresi okumalarım esnasında zihinsel olarak fehmettiğim tespitlerdir. Kişisel olarak ibadet ve zikir amaçlı yaptığımız derslerin paylaşımından kastımızın ümmeti Kur’an okumaya yönlendirmede faydası olacağı düşüncesiyle, ayetlerin ruhuna ve surenin bütünlüğüne uygun akıl ve gönül okumaları yapmak olup Kur’an’ın ibadet muamelat ve fıkhına aykırı tespitlerin varlığı halinde ehlince uyarılmaya her zaman açık ve tashihimin beyanı olduğunu belirtmek isterim.
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi