İngiltere İşçi Partisi başkanı Jeremy Corbyn, Balfour Deklarasyonu’nun 100. Yıl kutlamalarına katılmayarak Filistinlileri sevindirdiyse de bu taktik olarak yapılmış bir hamleden başka bir şey değildir.
İngiliz ana muhalefet İşçi Partisi’nin lideri Jeremy Corbyn, Kasım ayında başlayacak ve yıl sonuna kadar devam edecek Siyonizm kutlama davetlerini reddederek Filistinlilerin ve İngiltere Müslümanlarını memnun etti.
Balfour Deklerasyonu, Osmanlı Devletini yıkmak ve yeni kurulacak Orta Doğu’da Filistin’de bir İsrail devleti oluşturmak amacıyla Dışişleri Bakanı Lord Balfour’un İngiltere’deki en üst düzey Yahudi olan bankacılık kralı Baron Rothschild’e 2 Kasım 1917’de yazmış olduğu mektuptur.
Corbyn’in 100. yıl törenlerine katılmama kararı almasına neden olarak Filistin davasının bir destekçisi olduğu iletişimi yapılması, onu Müslüman seçmenlerin bir kahramanı haline getirdi.
Corbyn’in yaptığı aldatıcı bir şovdan başka bir şey değildir.
Jeremy Corbyn, 1980’li yıllardan bu yana koyu bir PKK destekçisi ve Türkiye düşmanıdır. PKK temsilcilerinin her zaman yardımlaştıkları, İşçi Partisi mekanizmalarının çok solunda, her zaman Abdullah Öcalan’ın arkasında olduğunu belirten bir milletvekili olarak konumunu belli etmişti.
Ancak yaptıkları Londra’daki PKK’nın kültür merkezine destek vermek ve kaçanların Avrupa’daki lojistik ihtiyaçlarına yardımcı olmakla sınırlı görünüyordu. Terörist dostu, koyu bir Komünist, Moskova yanlısı gazetede köşe yazan milletvekili Corbyn’in iyice sağa kaymış İşçi Partisi başına gelebileceği, hatta başbakanlığa oynayabileceği iki yıl öncesine kadar kimsenin aklının köşesine bile gelmezdi. Herkesin şaka mı demesine, partide hiçbir gücü olmamasına karşın, görünmeyen bir el onu lider haline getirdi. Hala dehşetle inanamayanlar var.
Buna karşın Corbyn dünya para sistemini yöneten İngiliz kurulu düzenince olumsuz karşılanan birisi değildir ve esas fayda sağlaması öngörülen zamanını beklemektedir. Bunun bir göstergesi, şov amaçlı reddettiği Balfour Deklarasyonu’nun muhatabı olan Rothschild ailesine ait İngiliz en üst düşünce kuruluşu Chatham House’un yayın organı Economist dergisinin seçimlerde Corbyn’e dolaylı destek vermesidir.
80 ve 90’lı yıllarda suni olarak İngiltere’nin katkılarıyla bir noktaya getirilen ve büyümekte olacak bir Türkiye’ye karşı supap olarak düşünülen PKK, bugün çok ciddi bir işleve hazırlanmaktadır. İngiltere, İsrail ve Amerika güdümünde, Orta Doğu’daki en büyük güç pozisyonuna hazırlanan PKK, Barzani bir darbeyle kaydırılıp Kuzey Irak’ı da devir alırsa, Kuzey Suriye’yle beraber 15-20 milyonluk bir nüfus, Suriye ve Kerkük petrolleri, Rakka’da inşa edilen dev Amerikan üssü ve bütün dünyanın sağladığı silahlarla, önemli bir güç haline her an getirilebilir.
Bunu ardından 2. aşama denilebilecek, Türkiye’nin Güneydoğusu, Suriye, Lübnan ve Irak’ın tümü için yeni savaşlar başlayacaktır. Kan dökülmesi mevcut dünya düzeni için önemli bir tapınmadır. Burada PKK, Batı ateizminin, eşcinselliğinin, İslam karşıtlığının bayraktarı olarak belirecek ve desteklenecektir. Ele geçirdiği yerlerde barış ve medeniyet getirdi olarak lanse edilecek, yanan bir Müslüman Dünyasında model olarak gösterilecektir.
3. aşamadaysa Türkiye’nin tümü, Arabistan yarımadası ve İran operasyonları hedeftir. O zamana kadar bir stadyum veya bir alışveriş merkezi haline dönüştürülmesi planlanan Harem-i Şerifi belki dinamitleyerek sembolik olarak İslam’ı yeryüzünden silmek, dönüştürmek, şeytani dünya nizamlarına direnişi kesmek hedefleridir. Kuşkusuz bunu başaramayacaklar.
Fakat 40 yıldır planlanan PKK projesinin yerleştirilme planında eski müttefikleri, öz kardeşleri Jeremy Corbyn özledikleri bir lider adayıdır. İngiltere’nin ekonomisine dokunamaz, zaten bilmez de. Bir komünist olarak faizli borç alarak muazzam sosyal hizmetler sunacak, bunlarla aslında her vatandaşını banka borcuyla köle edecektir. Bankerler itaatkâr sosyalistleri sever.
Balfour’dan söz mektubu alanlar, bir Jeremy Corbyn’in törene katılmamasına bayram edecek kadar başsız ve çaresiz kalmış bu ümmetin üyelerine bakıp gülüyor, kurnaz planları engellenemez sanıyorlar ama onların ayaklarını dolandıracak başka engelleri bilmiyorlar.
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi