islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,5130
EURO
36,4631
ALTIN
2.955,44
BIST
9.112,69
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
9°C
Pazar Az Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C

İnsanlığın Ahlaki Kaybı ve Duyarsızlaşması

İnsanlığın Ahlaki Kaybı ve Duyarsızlaşması
12 Ağustos 2024 09:47
A+
A-

İnsanlık, yaklaşık bin yıldır duygu kaybı ve sonuçta da duyarsızlaşma ile karşı karşıya kalmaktadır. Bunun sebebi, insanın; din, ahlak ve adalet duygularının kaybedilmesinin bir sonucudur. Bu durum, insanlığın korkunç bir geleceğe doğru yönelmesine yol açmaktadır.

Duygu Kaybı, Aslında Değer Kaybıdır:

İnsanın, doğuştan getirdiği özellikler akıl ve duygu dünyasıdır. Akıl, tamamen objektif bir özellik iken; duygu dünyası, insanın sahip olduğu değerler ile hareket etmek durumundadır. Duygu, nötür bir kavram olması sebebiyle; akıl ve değer birlikte, insanın hal ve gelecek tutumlarını belirleyici bir özellik taşımaktadır. Akıl ve duygunun tek başlarına nötür bir değerlendirme sistemi olması dolayısıyla, asıl mesele; insana hangi değer sisteminin hakim olacağına karar verilmesidir.

Bu konuda, Allahın insana sunduğu hayat tarzı ile, insanların düşünce ve siyaset kaynaklarının ortaya koyduğu hayat tarzı arasındaki yarış, insanlığın ilk yıllarından beri devam etmektedir. Bu yarışta İslam dini, son ilahi din olmasından dolayı, liberal, sosyalist ve milliyetçi-ırkçı ideolojilere karşı “tek alternatif”  sistem olmaktadır.

İslam dini çerçevesinde gelişen kültür ve medeniyetler, hiçbir zaman baskı, tahrip ve sömürgeleştirme örneği göstermeyip, insanın duygu ve düşünce dünyasına hitap ederek varlığını sürdürmüştür. Buna karşılık, yukarıda ismini dile getirdiğimiz batı kaynaklı ideolojiler; hakimiyet, ırkçılık, emperyalizm ve sömürgeci  sistemlerle insanlığı güç ve kontrol altında kendi fikir ve sistemlerine bağladılar.

Aklın ve Duygunun Değer Dışı Kalmasının Sonuçları:

Batı ve bazı Doğu sistemleri, iki ayrı düşünce ve yaşama tarzını dünyaya empoze ettiler. Halbuki ne Batı’nın tek ölçü aldığı akıl, ne de bazı Doğu felsefelerinin ön plana getirdiği ruh veya duygu anlayışı, insanı tek başına doğru ve sağlıklı bir dünyaya götürebilecek imkanlara sahip değildi. Nitekim, batı’da  “akıl çağı” olarak ortaya çıkan ideolojiler ve siyasi rejimler, insanları kendilerine bağlı köleler haline getirdiler: Kapitalizm, Komünizm, Sosyalizm, Nasyonel Sosyalizm, Faşizm gibi. Doğu’da da, iktidarlara putlaştıran veya bu dünya nimetlerinden uzaklaştıran toplumsal hareketler ortaya çıktı: Budaizm, Taoizm, Şintizm, Hinduizm ve çeşitli ruhçu akımlar ile hayali bir dünyaya davet ettiler.

Batı’nın sistemleri, insanlık üzerinde ahlak, adalet ve merhamet gibi insanın en önemli özelliklerini ortadan kaldıran ve toplumları duyarsızlaştıran bir anlayışa yol açarken; Doğu’da ortaya çıkan ve hayatı tek boyutlu kabul eden veya hayatı, zoraki bir şekilde benimseyen manevi ve ruhi görüşler, insanı; maddi ve iktisadi dünyasından uzaklaştırmaya çalıştılar.

Batı’da ortaya çıkan   akılcı  materyalist ve dogmatik rejimlerinin acımasızlığı, emperyalist tutumu ve insan toplumlarını sömürgeleştirirken gerçekleştirdiği soykırım sistemi, diğer ülkelerden elde ettiği  iktisadi  güç ve iletişim imkanları ile bütün dünyayı kontrol altına aldı.  Üstelik, batının liberal ve merkeziyetçi  doktrinleri,  ruh ve mana dünyasını reddederek, arkalarındaki mali ve askeri güç ile bütün dünyayı etkileyip, doğu ve İslam toplumlarını bile materyalist ve duygusuz-ruhsuz anlayışa sürükledi. 

Akıla ve İktisadi Sömürüye Dayalı Sistemler Mücadelesi:

Yaklaşık yüz, yüzelli yıldır Batının liberal ve merkeziyetçi ideoloji ve hayat sistemleri; film, bilgi, medya ve uluslararası kuruluşlar ile dünya toplumlarının beynini ve ruhunu değiştirmeye çalıştı ve büyük ölçüde de muvaffak oldu. Fakat, sonuçta bir yanda ülkeleri siyasi ve idari olarak sömüren, hak ve adalet sistemini ortadan kaldıran “doğu”; diğer yanda kültür ve iktisadi açıdan köleleştiren bir “batı canavarı” ortaya çıktı.

Batı’nın, yıllardır insanlık, hürriyet, eşitlik ve demokrasi kavramları ile ideal bir batı sistemi ortaya koyacağı balonu patladı.. Başka ülkeleri ve o ülkelerin insanlarını maddi menfaat için satın alan, istismar eden, ırkçı ve dinci Siyonizm, Komünizm ve Batı emperyalizmini ve dünya hegemonyasını ayakta tutan  Birleşmiş Milletler, Nato, IMF, Dünya Bankası gibi  kendi hedeflerine uygun ve işbirlikçi kurumları ortaya çıkaran bir despot güç ortaya çıktı.

Bu güç, aynı hedefe giden Sovyetler ve Çin gibi, hiçbir ahlak ve adalet anlayışına sahip olmayan, başka canavar güçler ile, dünyayı nasıl paylaşacakları ile ilgili bir mücadele içine girdi. Çin, Batı’nın sömürerek ve ezerek ortaya çıkardığı yeni bir “canavar” oldu.

Şimdi, her türlü ırkçı, batı kaynaklı uydurma ve tek yanlı doktrinlerin dışında; insana değer veren, onu ahlak ile yücelten değerlere dayalı bir sistemi, yeniden inşa etme ve bu uluslararası sömürünün hesaplarını bozma zamanıdır. Bu da, yeniden  akıl ve değerlerin bir arada ele alındığı bir yaşama tarzı ile mümkün olacaktır. Bunu, kendi yaşama sistemimizde oluşturup, onun çizgisinde hareket etmeye başladığımızda, hem bu sömürü ve aldatma çarkının dışına çıkacak, hem de dünyadaki mazlum insanları da, sömürü sisteminden kurtarma imkanı bulabileceğiz.

Prof. Dr. Sami Şener

MİRATHABER.COM – YOUTUBE- 

YAZARIN DİĞER YAZILARINA ULAŞMAK İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ 

 

 

 

ETİKETLER: ÜSTMANŞET, yazarlar
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.