Derdimiz insanların katında büyümek değil, Kur’an ve Sünnet çizgisinde ki yazılarımız, söylemlerimiz ve de eylemlerimizle yüce rabbimizin katında büyüyebilmek… Yaptığımız bütün eleştirileri bu minval üzerinde düşünün lütfen…
Öncelikle şunu ifade etmek istiyorum ki plandemi sonrasında, “En önemli sorun nedir” sualine, “Ekonomidir” cevabını vermeyecek bir ülke ve toplum kalmadı maalesef.
Mevcut hükümetimizin, savunma sanayi, ulaşım, sağlık ve diğer birçok alanda yaptığı hizmetleri canı gönülden destekleyip mutlu olurken, ekonomi alanında ise borca dayalı faizli sistemin yerine, Kur’an ve sünnete dayalı bir ekonomik sistemin zeminin oluşturamamasını da esefle karşılıyorum. Şu anda ekonomiyi düzeltmek ve hayat pahalılığını engellemek adına yapılan icraatların da insanlara belli bir süre rahatlama sağlasa da istenilen sonucu vermeyeceği kanaatindeyim. Rahmetli Erbakan hocamızın deyimiyle yapılanlar, kanserli hastaya tedavi olabilmesi için aspirin vermeye benziyor.
Şunu belirtmekte fayda var ki, seküler iktisadi kaideler La-ahlaki, İslam iktisadi hayatı ise ahlakidir. Bunu son zamanlarda fazlasıyla yaşamaktayız. Özellikle market zincirlerinin kendi aralarında kurduğu Watsap iletişimiyle, fiyatlarda aynı anda oynamaları, fiyatları istedikleri gibi zamlandırmaları, gayri ahlaki bir durumdur. Devletin kendi alacağından vazgeçerek KDV oranlarını %8’den %1’e indirmesini bile kendi lehlerine çevirme gayreti içine girmeleri, dinimizce de yasaklanan karaborsacılığın başka bir çeşididir. KDV indirimi yapılacağını duyunca fiyatları %8 oranlarında zamlandıran bu marketler, indirim yürürlüğe girince de ürünlerde %3- %4 indirim yapmaları, çok özür dileyerek söylüyorum, milleti aptal yerine koymak demektir.
Aslında önümüzde, bu konularda bize örneklik teşkil edebilecek muhteşem bir tarihi dönem var. Peygamberimizin (sav) İslami kural ve kaideleri temel aldığı siyasi, sosyal ve iktisadi alanda büyük atılımlar yaptığı Medine site devleti… Ancak bizlerin, bu atılımları görmesini engelleyen batı hayranlığımız devreye girince her şeyi görmek istediğimiz gibi görüyoruz. Kapitalist veya bilmem ne ist ya da izm pencerelerinden baktığımız için İslam gerçeğini göremiyor idrak edemiyoruz.
İslam dünyası kalkınmak için kendi manevi değerlerine bağlı bir sistem arayışı içine girdiğinde, karşısına doğu ve batı olmak üzere iki blok çıkıyor. Bu konuda da batıya hayran olduğumuz için, onun değer ve yargılarını hayatımıza hakim kılma gibi çok büyük bir handikap içine giriyoruz. İslam kelimesi ile şeriat kelimesi iç içe kavramlar olmasına rağmen, son yüz yıldır bu kavramlar bilinçli ve programlı bir şekilde birbirinden ayrılarak insanımıza sunulunca; “Şeriata karşıyım ama elhamdülillah Müslüman’ım” diyen bir toplum meydana geldi maalesef. Eğitim sisteminin ve medyanın da destek ve katkılarıyla, tarihine düşman, manevi değerlerine lakayt bir nesil ortaya çıktı.
Oysa her alanda olduğu gibi iktisadi alanda da İslam, insanlara adil bir ekonomik sistem önermektedir. İslam ekonomisi, serbest piyasa ekonomisinin ahlaki kurallar ile düzenlenmiş halidir. Toplumun faiz belasından kurtulduğu, çalışanın alın terinin karşılığının tam olarak verildiği, zekât ve sadaka ibadetlerinin kurumsallaştırıldığı, herkesin ama herkesin mutlu olduğu bir ekonomik sistem, emin olun hayal değil…
Bu söylediklerimizi hayal olarak görenlere tek bir soru soracağım ve bunu etraflıca düşünmelerini istirham edeceğim.
“2022 yılı bütçesinde faize gidecek olan, daha doğrusu faiz lobilerine ödenecek olan 240 Milyar liranın maaşlara yansıtıldığını ve halkın cebine girdiğini düşünelim!”
Zannediyorum buna kimsenin itirazı olmaz. O zaman bu milleti bir an önce borca dayalı para sisteminden ve dolayısıyla da faiz belasından kurtarmanın zamanı çoktan geldi de geçti bile…
Öyle ya… Yüce rabbimizde Nisa suresi 29. Ayetinde “Ey Müminler, birbirinizin mallarını gayri meşru yollar kullanarak değil, karşılıklı anlaşmaya dayalı ticaret yolu ile yiyiniz” buyurmuyor mu? Bu ayete dayanarak söyleyelim. Şu anda zincir marketlerin uyguladıkları bu ayete muhalif davranmak değil de nedir?
Allah’ın (CC), Bakara suresinin 275. Ayetinde; “Faiz yiyenler ancak şeytanın çarparak sersemlettiği kimse gibi kalkarlar. Bunun sebebi onların, ‘Alım satım da ancak faiz gibidir’ demeleridir. Hâlbuki Allah alım satımı helâl, faizi ise haram kılmıştır. Artık kime Allah’tan bir öğüt erişir de faizciliği bırakırsa geçmişteki kendisinindir, durumunun takdiri Allah’a aittir. Kim de yine faizciliğe dönerse işte bunlar orada devamlı kalmak üzere cehennemliklerdir.” Buyurmasına rağmen, borca dayalı para sisteminde ve dolayısıyla da faiz sisteminde direnmek, iktisadi alanda toplumumuzu dara sokmak değil de nedir?
“Allah, faizin bereketini siler, sadakaları ise artırır. Allah, (faizi alışveriş gibi helal sayan) kâfiri ve (faizle muamele eden) günahkârları sevmez.” (2/Bakara 276)
“Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve şayet müminlerseniz faizi terk edin.” (2/Bakara 278)
“ Şayet (faizli işlemleri) bırakmadıysanız (o hâlde) Allah’a ve Resûl’üne savaş ilan edin! Şayet tövbe ederseniz mallarınızın (faiz bulaşmamış) ana sermayesi size aittir. Zulmetmez ve zulme de uğramazsınız.” (2/Bakara 279)
“ Ey iman edenler! (Oranları) kat kat arttırılmış faizi yemeyin, Allah’tan korkup sakının ki kurtuluşa erebilesiniz.” (3/Âl-i İmran 130) Ayetleri önümüzde dururken ve bize dünya ve ahret mutluluğunun formülünü gösterirken, İslam alemi olarak toparlanamayışımızın nedeni gün gibi aşikar değil midir?
Selam, saygı ve muhabbetlerimle…..
NOT DEFTERİ: Kapitalist sistemin toplumumuza verdiği en büyük sıkıntı, devamlı büyümeye çalışan müteşebbis insanları ortaya çıkarmasıdır. Bu sonu olmayan bir koşu olduğundan, ekonomide sosyal dengenin bozulmasına yol açmaktadır.
Şaban DOĞAN
*İslam iktisadı *Faiz *Kapitalizm *Zekat *Sadaka
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…