Bizim İmam Hatipli Ahmet Hakan “Ulanlı” konuşan gazetecilere takmış. Neden “Ulanlı” konuştuklarına ilişkin olarak da kendince bazı sebepler sıralamış. Ama onların İslam’ı bilmeyişleri ve hatta ona göre terbiye edilmeyişlerine yer vermemiş. Oysaki Rabbimiz insanlığa son mesajlarını içeren Kur’an‘da en güzel sözlerle konuşulmasını emretmektedir. Rabbimizin emirlerine uyuş ibadet olduğu için bu bağlamda İslam’da güzel konuşmak bir ibadet konusudur.
Neden sürekli ‘ulan’ diyorlar.
İnternette yayın yapmaya başlayan gazeteciler, çektikleri videolarda sözlerinin başına, ortasına, sonuna kesinlikle bir “ulan” koyuyorlar.
“Ulan” olmadan cümle kurmuyorlar. Bunun yanı sıra “ulan” olmadan siyasi görüşlerini açıklamıyorlar.
“Ulan” aşağı, “ulan” yukarı.
Neden acaba?
Kendilerini kontrol etmekten vazgeçtikleri için mi?
Kibarlık taslamaya artık gerek duymamaya başladıkları için mi?
“Ulan” deyince bütün dikkatlerin üzerlerinde olacağına inandıkları için mi?
“Ne samimi bir şahıs” diye alkış alacaklarını düşündükleri için mi?
Etraflarında “Abi biraz düzgün konuş ya” diyen kimse kalmadığı için mi?
Eleştirdikleri, hedef aldıkları kişileri daha çok kızdırmak için mi?}
Rabbimiz, Kuranda güzel konuşmamızı emretmekte ama bununla da yetinmemekte en güzel şekilde konuşmamızı da şöylece emir buyurmaktadır:
“ Kullarıma söyle: Sözün en güzelini söylesinler. Şüphe yok ki Şeytan, (çirkin ve kötü sözlerle) aralarını bozmak ister. Şüphe yok ki Şeytan, insana apaçık bir düşmandır.” (İsra 17/53)
Güzel konuşalım de kime göre güzel konuşalım.
Bu konuyu Ali Rıza Demircan hocamızın bir makalesinden alıntılarla cevaplandıralım:
“ Konu insanlar katında mühim olduğu kadar Rabbimizin katında da önemli olduğu için O bize güzel konuşmanın da ölçülerini vermektedir. Rabbimiz, Kur’an’ın muhtelif surelerinde tek tek belirleyerek Sedid, Belîğ, Leyyin, Marûf, Meysûr ve Kerîm ölçülerine uygun olarak güzel konuşmamızı emir buyurmaktadır.
a. “…Dosdoğru (Sedîd) konuşunuz.” (Ahzab 33/32)
b. “…Onlara öğüt ver ve kendilerini etkileyecek şekilde (Belîğ) edebî ve etkili konuş.” (Nisa4/63)
c. “ Muhataplarınıza (Leyyin) olarak yumuşak bir dile söz söyleyin.” (Tâhâ 20/44)
d. “ Dinî ve aklî kurallara uygun (Marûf) konuşun.” (İsra 17/23)
e. “…Kolay anlaşılır şekilde konuşun. (Meysûr) (İsra 17/28)
f. “… Gönül alıcı (Kerîm) sözler söyleyin.” (İsra 17/23)”
Evet konu “ Ulanlı” sözlerden açıldı ama açıklamalarımıza sebep olarak da hayra vesile oldu.
MİRATHABER.COM – YOUTUBE