İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, Filistin Devleti’ni uluslararası insan haklarına saygılı ve uluslararası hukuka uygun şekilde bugün resmi olarak tanıyacaklarını duyurdu. Sol koalisyon hükümetinin haftalık olağan Bakanlar Kurulu toplantısı öncesinde kameraların karşısına geçen Sanchez, Filistin Devleti’ni tanıma kararının gerekçelerini kamuoyuna açıkladı.
Sanchez, İspanya’nın Ukrayna’da olduğu gibi Filistin’de de “uluslararası insan haklarına saygı ve uluslararası hukuka uygunluğu” savunduğunu belirtti. Ülkesinin her zaman BM İnsan Hakları Sözleşmesi’ni savunacağını vurgulayan Sanchez, Bakanlar Kurulu’nun Filistin Devleti’nin resmi olarak tanınmasını onaylayacağını söyledi. “İspanya bu şekilde Filistin’i dünyada tanıyan 140’tan fazla ülkenin yanına eklenecek. Filistin’in tanınması tarihi bir karar ve tek hedefi İsrail ile Filistin arasındaki barışın sağlanmasına katkı sağlamaktır,” dedi.
Sanchez, “Filistin Devleti’nin tanınması sadece Filistin halkının meşru talebi olan tarihi bir adaletin yerine getirilmesi değildir, aynı zamanda hepimizin istediği barışın sağlanması için de bir adımdır,” şeklinde konuştu. Ayrıca, “Bu, barış geleceğinin sağlanması, Filistin devletinin İsrail devleti ile birlikte barış ve güven içinde yaşaması için hepimizin tek olasılık olarak gördüğü yolda ilerlemektir,” dedi. Sanchez, Filistin Devleti’nin tanınmasının “uygulanabilir” olması gerektiğini vurguladı. “Gazze ve Batı Şeria aynı Filistin yönetimi altında, aralarında bir koridor ile birleşmeli ve Doğu Kudüs başkenti olmalıdır. Filistin ulusal yönetimi altında birleşmelidir,” ifadelerini kullandı.
Sanchez, Filistin Devleti’nin sınırlarının belirlenmesinin Filistin yönetimine bağlı olduğunu, İspanya’nın bununla ilgili bir karar almayacağını belirtti. “Sınırların belirlenmesi tamamen Filistin yönetimine aittir. Biz şu ana kadar BM ve AB’de de belirlenmiş olan 1967 sınırlarını geçerli sayacağız,” dedi. Filistin’in uluslararası toplum tarafından tanınmasının önemine değinen Sanchez, “Geçmişte de söylediğimiz gibi bu karar kimseye karşı değildir, özellikle de İsrail’e karşı değildir. İsrail halkı dost bir halktır ve saygı duyuyoruz. Onlarla en iyi ilişkileri kurmak istiyoruz. Bu karar, aynı zamanda, iki devletli çözüme karşı olan Hamas’a da tam olarak karşıdır. İspanya ilk andan itibaren tüm kararlılığıyla 7 Ekim’deki Hamas’ın saldırılarını kınamıştır. Bu bizim terörizmle mücadeledeki vaadimizin de bir göstergesidir,” diye ekledi.
Sanchez, Filistin Devleti’nin tanınmasıyla ilgili olarak yarından itibaren İspanya’nın üç önceliği olacağını söyledi. “Yarından itibaren tüm çabalarımızı iki devletli çözüm için göstereceğiz. Önceliğimiz Gazze’deki krizin sona erdirilmesi olacaktır. İlk olarak, bir kez daha acil ateşkes ve insani yardımların ulaşması ve Hamas’ın elindeki İsrailli rehinelerin serbest bırakılması çağrısı yapıyorum. İkinci olarak, Filistin yönetiminin yeni hükümetin kurulması sürecindeki tüm girişimlerini destekleyeceğiz. Filistin yönetimi bizim barış ortağımızdır ve bizim tüm desteğimize ihtiyacı olacaktır. Son olarak barış ve refah için çalışan Arap ülkeleriyle işbirliğimizi sürdüreceğiz. İki devletli çözümün gerçek olmasını sağlayacak uluslararası barış konferansı için çabalarımızı artıracağız,” dedi.
İspanya Meclisi, Kasım 2014’te Filistin Devleti’nin tanınması yönünde bir karar aldı ancak bunun geçerli olması için Avrupa Birliği’nde uzlaşı sağlanması ve ardından Bakanlar Kurulu’nun onayı gerekiyordu. Sol koalisyon hükümeti, 7 Ekim’den itibaren İsrail’in Filistinlilere yönelik Gazze ve Batı Şeria başta olmak üzere yaptığı saldırıların ve 35 binden fazla kişinin ölümünden sonra AB içinde uzlaşı olmasa da Filistin Devleti’ni tanıma kararı alacağını açıkladı. Bakanlar Kurulu, bugün Filistin Devleti’nin resmi olarak tanınması kararını onaylayarak süreci tamamlamış olacak.
MİRATHABER.COM