islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,5498
EURO
36,4662
ALTIN
2.962,01
BIST
9.146,35
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Az Bulutlu
9°C
Pazar Az Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
11°C

İspanyol Gribinin İkinci Dalgası Neden Korkunçtu

İspanyol Gribinin İkinci Dalgası Neden Korkunçtu
24 Nisan 2020 12:57
A+
A-

Mirat Haber Ajansı

“İspanyol gribi” olarak bilinen 1918 gribi salgınının korkunç ölçeğini kavramak zordur. Virüs dünya çapında 500 milyon insana bulaştı ve tahmini olarak 20 milyon ila 50 milyon kurbanı öldürdü. Bu sayı, 1. Dünya Savaşı sırasında öldürülen tüm askerlerin ve sivillerin sayısından daha fazla. Küresel salgın iki yıl sürse de, ölümlerin büyük çoğunluğu Dünya Savaşının sona erdiği 1918 sonbaharının üç ayında gerçekleşti. Tarihçiler ve epidemiyoloji uzmanları şimdi İspanyol gribinin bu ölümcül “ikinci dalgasının” şiddetinin, mutasyona uğrayan virüslerin savaş sonunda dönen birlik hareketleriyle yayılmasından kaynaklandığını düşünüyorlar.

Adına İspanyol gribi denmesine rağmen ilk olarak ABD’de Mart 1918’in başlarında ortaya çıktığında, son derece bulaşıcı olsa da, mevsimsel grip belirtilerine sahipti. Son dönemde savaşa giren ve Avrupa’ya sek edilen ABD birlikleri Avrupa’daki bölgelerde toplu olarak konuşlandıkça, gribi de yanlarında taşıdılar. Nisan ve Mayıs 1918 boyunca, virüs Batı Avrupa’ya orman yangını gibi yayıldı. Neyse ki, virüsün ilk dalgası özellikle ölümcül değildi, yüksek ateş ve halsizlik gibi semptomlar genellikle sadece üç gün sürüyordu ve ölüm oranları da mevsimsel griple benzerdi.

Bildirilen İspanyol gribi vakaları 1918 yazında düştü ve Ağustos ayının başında virüsün miadını doldurması umudu vardı. Ancak bu, fırtınadan önceki sessizlikti. İlk enfeksiyon belirtilerini gösterdikten sonraki 24 saat içinde mükemmel sağlıklı bir genci öldürme gücüne sahip olan mutasyona uğramış İspanyol grip virüsünün bir türü ortaya çıkmıştı. Askerlerin hızlı hareketleri, hastalığın yayılmasının ana nedeniydi. Eylül-Kasım 1918 arasında İspanyol gribi ölüm oranı hızla arttı.

Çoğunlukla çok genç ve çok yaşlılar arasında kurbanlar olduğunu iddia eden normal bir mevsimsel gripten farklı olarak, İspanyol gribi ikinci dalgası “W eğrisi” olarak adlandırılan gençler ve yaşlılar arasında çok sayıda ölümün yanısıra, 25-35 yaş arası grubunda da çok yüksek ölüm oranları özelliği gösterdi. Sağlıklı genç erkeklerin ve kadınların arasında dünya çapındaki milyonlarca can kaybı sadece şok olmakla kalmadı, aynı zamanda nasıl öldükleri sorusunu da getirdi. Kabarcık ateşleri, burun kanaması ve zatürreeden etkilenen hastalar kendi sıvı dolu akciğerlerinde boğulmaktaydı.

Sadece on yıllar sonra bilim adamları bugün “sitokin patlaması” olarak bilinen fenomeni açıklayabiliyor. İnsan vücudu bir virüs tarafından saldırıya uğradığında, bağışıklık sistemi yararlı iltihabı teşvik etmek için sitokin adı verilen haberci proteinler gönderir. Ancak bazı grip türleri, özellikle İspanyol grip salgından sorumlu H1N1 türlerinin bazıları, sağlıklı bireylerde bağışıklık reaksiyonunu aşırı oranda tetikleyebilir. Bu durumlarda, vücut şiddetli iltihaplanmaya ve akciğerlerde ölümcül sıvı birikmesine yol açan sitokinlerle aşırı yüklenir.

İspanyol gribinin 1918 sonbaharında hızla yayılmasının nedeni olarak, savaş sırasında karantinayı dayatmak istemeyen kamu sağlığı yetkilileri olabilir. Ancak İspanyol gribinin 1918’de bu kadar çok can almasının ana nedeni, o dönemdeki bilimin virüs için bir aşı geliştirecek araçlara sahip olmamasıydı. Mikroskoplar, 1930’lara kadar virüsleri göremedi. Bunun yerine, 1918’deki tıp uzmanları, gribin bir bakteriden kaynaklandığını zannediyorlardı.

Aralık 1918’e gelindiğinde, İspanyol gribi ölümcül ikinci dalgası nihayet geçti, ancak üçüncü bir dalga Avustralya’da Ocak 1919’da patlak verdi ve sonunda Avrupa ve Amerika’ya geri döndü.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.