Yaklaşık 45 yıl kadar önce Müslümanları mahkum eden meşhur 163. maddenin yürürlükte olduğu bir dönemdi. Bir konferans vermek üzere Malatya’ya gitmiştim.
Mahşeri bir kalabalık. Ardından konferansı düzenleyenlerden bir ilgili gelip: “Hocam! Malatya ikinci ordunun merkezidir, istihbaratçılarımız çoktur. Bizi ve kendinizi sorumlu kılacak ifadelerden sakının” ricasında bulundu.
Bu tür uyarılara alışmadığımız için celâllendim. Konferansa şöylece bir giriş yaptım:
Malatyalılar! Ben bu gün buraya İslâm’a ait özellikleri ve güzellikleri anlatmak üzere İstanbul’dan İngiliz – Fransız ortak yapımı bir uçağa binerek geldim. Böylesi bir uçakla gelişimden ötürü utanç duyuyorum. Ülkemizin yöneticileri ve generalleri de aynı utancı duyduklarında gelişme yoluna girmiş oluruz.
Aradan uzun sayılabilecek bir süre geçmiş olmasına rağmen Türkiye dahil hiçbir İslâm ülkesinin muhtaç olduğumuz uçakları yapamamış olması ne kadar acıdır.
Şimdi biz bu halimizle Uzay çağını başlatan İsra ve Miracı kutlamaya ve İsra ve Miracın kahramanı olan Peygamberimizi anmaya layık mıyız?
Değiliz elbette. Ama şükürler olsun iyi bir başlangıç yapmış bulunuyoruz.
Duamız, yakın bir gelecekte İslam Birleşmiş Milletleri’ni kuran Müslümanlar olarak ve kendi ürettiğimiz dev uçaklara binerek İsra ve Mirac’ın bir yıl dönemini KUDÜS’te kutlarız.
Bunu başardığımızda zaten zalim İsrail de olmayacaktır Çünkü onu Amerika da koruyamayacak ve kurtaramayacaktır.
Hayali ve gelecek ümidi olmayanların başarısı da olamaz.
MİRATHABER.COM – YOUTUBE-