islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,5356
EURO
36,4311
ALTIN
2.963,19
BIST
9.159,71
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Az Bulutlu
9°C
Pazar Az Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
11°C

İSRAİL DEVLET DEĞİL; ABD’NİN ORTADOĞU EYALETİDİR

İSRAİL DEVLET DEĞİL; ABD’NİN ORTADOĞU EYALETİDİR
1 Ocak 2024 12:09
A+
A-

Gazze’li çocuk soruyor: “ tamam ölmek için Doğuyoruz da neden yaşamadan ölüyoruz? İşte bunu anlamış değilim. Bunda bir iş, bir dümen, kötü bir emel yok mu?” Olmaz mı?. “Birilerinin mutlu olabilmesi için birilerinin mutsuz olması, birilerinin yaşaması için birilerinin ölmesi lazım.” Diyen sinsi bir proje var. Siyonizmin, emperyalizmin, kapitalizmin ilkesidir bu; “ bizim yaşayabilmemiz için ötekilerin ölmesi şarttır.” Bu pis emellerini gerçekleştirebilmek için, suyu pınarından kurutmak üzere ilk hedefe anaları ve çocuklarını koymuşlardır.

Bunun için Gazze çocuk mezarlığına dönmüştür. Bunun sonucunda da yeryüzü insanlığının, merhametinin, vicdanının, ve insafının gömüldüğü bir mezar olmuştur Gazze.

Gazze’de Filistinli çocukların kanları üzerinde yükseltilmek istenen; ABD’nin, vahşi batının medeniyetsiz uygarlığını hala fark etmedik mi? Her ne kadar bu eyaletin adı İsrail olsa bile.

15 Mayıs 1948’de sözde İsrail devletinin resmen kuruluş ilanından 11 dakika sonra devrin ABD Başkanı Harry Truman 3 defa heyecanla “ŞİMDİ BEN BÜYÜK KİROS OLDUM!”. Diye çığlık atmıştı. Bu ne demekti? O günün iletişim araçları ile 11 dakika sonra resmî bir tanıma değil; önceden rol alıp projelendirdiği, ABD’nin ortadoğu eyaletini faaliyete geçirme narasıydı.
Peki büyük KİROS kim? İran Pers İmparatorluğu’nun kurucu kralı büyük Keyhüsrevdir. (do:MÖ.600-öl:MÖ.530)
Peki ABD’nin 1945-1953 arası başkanlığını yapan Harry Truman niye “BEN ŞİMDİ BÜYÜK KİROS OLDUM!” diyerek nara attı?
MÖ.587’de Babil Kralı Nabukadnazar, Kudüs’ü almış ve tüm Yahudileri oradan sürüp Babil’e götürmüştü. 49 yıl sonra MÖ.538’de Pers kralı büyük Kiros, Babil’i almıştı. Ve Sürgündeki Yahudileri beraberinde Kudüs’e götürerek tekrar oraya yerleştirmişti. İşte sözde bu büyük dönüşün kahramanı Pers kralı büyük Kiros gibi yeni bir dönüş ve kuruluşun sözde kahramanı olduğuna atıf ile ABD Başkanı: “ ŞİMDİ BEN BÜYÜK KİROS OLDUM!” diye bağırmıştı. Bu proje nedeniyle “Bizim yaşamamız için orada var olanların yok olması lazım!” Siyonist doktrinini gerçekleştirmek üzere, uçakları, bombaları, hem de hedefi vurunca 635 bombaya dönüşen demet bombalarını, seyreltilmiş uranyum içerikli bombaları, yakıcı fosfor bombalarını ABD veriyor, eyalet valisi Netanyahu vuruyor. Biri emrediyor, diğeri yapıyor.
Tek kelime ile vahşilerin tarihi tekerrür ediyor. ZALİM ÖRGÜTLÜ KÖTÜ, yabani, vahşi bir kaplandan daha acımasız özellikle çocukları vuruyor.

Gazze’yi, çocukları, kadınları yaktı-yıktı, ölüm yıkıntılarına gömdü. Sağ kalan erkekleri de çırılçıplak soyup aşağılamak, itibarsızlaştırmak için çukurlarda ve arenalarda teşhir etti. Ve bilinmez yere, organ hırsızlığı yapabileceği gizli dehlizlere götürdü. Bir de tüm dünyaya film seyrettirircesine servis etti.

“وهم علي ما يفعلون بالمؤمنين شهود = Bir de onlar ölüm ateşine attıkları müminlere yaptıkları zulmü seyrediyorlar” (Burûc,85/7) Hem de cümle âleme “seyrettiriyorlar.

NİYE? “ bizim yaşamamız için sizin (ey Müslümanlar!  Hristiyanlar! ey Budistler! ey ateistler!) hepinizin ölmesi şart. Ya teslim olur kölemiz olursunuz, ya da teslim olmayanlar için yarattığımız bu cehennemi boylarsınız.” mesajıdır tüm barbarlıkları.
Bizim bu mesaja verecek bir cevabımız yok mu? Elbette var. En büyük cevabı; YÂ RAB! YÂ RAB! YÂ RAB! diye yüce makama seslenen o yavru veriyordu. İki yaşında ve yıkıntılar üstünde ama tek başına, çaresiz inleyerek o yavru sesleniyordu Hakka. Yüreğimi yakan bu yakarışa gönül duamı katmamak mümkün değil. “Allah’ım Sen’den başka kimsesi olmayan bu günahsız yetimler ordusuna zaferler, özgürlükler nasip eyle Allah’ım! Şüphesiz Sen masum ve mazlum bu yetimlerin ahını karşılıksız bırakmazsın Allah’ım!”
Gazzelim, Filistinlim ve Kassam Tugayları; Kudüs ve Filistin-Gazze özgürleşinceye kadar “انا صامد، انا صامد” “BEN DİRENECEĞİM.” “DİRENMEK KARAKTERİMDİR” diyerek haysiyet, izzet ve şeref nöbeti ile zulüm tehdidine, kararlı, ısrarlı ve onurlu bir cevap vermektedirler. Rabbim kardeşlerimizi muzaffer eyle inşallah.

Bize düşen ise maddi ve manevi tüm gücümüzü seferber edip yüzlerce yardım gemilerini, derhal Gazze için vira bismillah deyip yola koymaktır. Kötüyü ve kötülükleri durduramıyorsak bile iyilikleri artırmaya gücümüz yetmez mi? Zulmü durduramasak bile insanlığa duyuralım, haykıralım, bağıralım ki Zalimlerde insan yüzüne bakacak yüz kalmasın.
Bundan gayri şehit edilen sabi-sübyan çocuklar için arşı titretmesi gereken feryadımız susacak, zalime karşı sıkılan yumruklarımız yere düşecekse, bırakın artık! batacaksak batalım! yok olacaksak olalım!
Gazze’den sonra utanıp sıkılmayanlar da buz gibi yaşasın!!!

Nuri Çalışkan

YAZARIN DİĞER YAZILARINI OKUMAK İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ

MİRATHABER.COM – YOUTUBE