islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,4868
EURO
36,2376
ALTIN
2.961,79
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
19°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
8°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C

İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde Sorgulanışım

İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde Sorgulanışım
17 Ocak 2024 09:00
A+
A-

(Hazırlık No: 1985/84 – Karar No:1985/26)

Hutbelerimiz “Süleymaniye Minberinden İslâm Nizamı” adıyla ilk cildi 1971, ikinci cildi 1974 ve üçüncü cildi 1979 yılında toplam 3 cilt halinde yayınlandı. Her cilt pek çok defa basıldı.

Basıldıkça da ülkemize yayıldı. Özellikle İmam Hatip, Yüksek İslâm Enstitüsü ve İlahiyat mezunları hutbe kitaplarımızı alıp görev yaptıkları camilerde okudular.

Hutbelerimizi Okuyanlar ve Yayınlayanlardan Takibata Uğrayanlar Vardı

Anadolu illeri ve ilçeleri İstanbul ve ilçeleri gibi değildir. Oralarda merkezi camilerde okunan hayata dokunucu ve de eleştiri getirici hutbeler hemen yayılır, ses getirirdi. Takdir edilir, ama yetkili mercilere şikayetler de yapılırdı. Bu sebeple hutbelerimizi okuduğu için hukuken takibata maruz kalan bir çok arkadaşımız olmuştur. Ama bu takibatlar mahkemeye intikal etmedikçe bizim haberimiz olmazdı.

Hutbelerimiz İstanbul basını yanısıra Anadolu’da yerel basında da yayınlanırdı. İstanbul basınında yapılan yayınlardan bir ölçüde haberdar olabilirseniz de Anadolu basınını takip etmeniz mümkün değildir. Bunun tek istisnası yayınlanan hutbelerinizin yargı konusu olmasıdır. Yargı konusu olunca nerede olursanız olun savcılıklar gelir, sizi bulur ve kapınızı çalar. Şimdi sizlere bunun bir örneğini açıklayacağım.

Konya Devlet Güvenlik’ten İstanbul Devlet Güvenlik Savcılığına

Konya Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Savcılığınca Konya’da yayınlanan “Anadolu’da Bugün” gazetesinde 8. 2. 1985 tarihinde yayınlanan ”Müminin Tavrı” başlıklı yazı ile ilgili olarak Ali Güz ve Mustafa Gül haklarında yayın yolu ile laikliğe aykırı propaganda yapmak suçundan soruşturma açılır.

Soruşturma esnasında sanıklar söz konusu yazıyı İstanbul’da yayınlanan Milli Gazetenin, 1 Şubat 1985 tarihli sayısının son sayfasında Ali Rıza Demircan imzasıyla neşredilen Hutbe sütunundaki “Kafirlere Karşı Onurlu ve Zorlu Olmak Vazifemizdir” başlıklı yazıdan iktibas etmek suretiyle yazdıklarını bildirirler. Bunun üzerine Konya Devlet Güvelik Mahkemesi C. Savcılığı 15.3.1985 gün ve 1985/19 hazırlık sayılı ihbar yazısı ile konuyu İstanbul İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi’ne bildirir. İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcılığı da soruşturma başlatır ve bizi bulup ifadeye çağırır.

İst. Devlet Güvelik Mahkemesi C. Savcılığına Verdiğim İfade

Savcılığa şöylece ifade verdim:

“Kafirlere Karşı Onurlu ve Zorlu Olmak Vazifemizdir” başlıklı yazı benimdir. Milli Gazete’de benim bilgi ve rızam dışında basılan bu yazım Süleymaniye Minberinden İslâm Nizamı isimli kitabımın 3. cildinde hutbe formunda yayınlanmıştır. Üç ciltlik bu kitabım Sıkıyönetim Komutanlığının 31.1.1981 tarih ve 7130/395-81 sayılı yazısı üzerine Beyoğlu Savcılığınca soruşturmaya tabi tutulmuştur. Soruşturma neticesinde Beyoğlu Sorgu Hakimliğine hakkımda dava ikame olunmuştur. Beyoğlu Sorgu Hakimliğinin 24.6.1981 tarihinde 1981/120 Esas, 1981/158 sayılı Kararı ile de men’i muhakeme verilmiştir.

İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcılığı men’i muhakeme kararına vesile olan bilirkişi raporunu dosyasından aldırıp inceleyerek sonuçta 2.4.1985 tarihinde soruşturmaya mahal olmadığına karar vermiştir.

Şimdi bu kararı sunalım:

İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi  Cumhuriyet Savcılığı

Hazırlık No: 1985/84 ; Karar No: 1985/26

KOVUŞTURMA YAPILMASINA  YER OLMADIĞINA DAİR

SANIK: 1- ALİ RIZA DEMİRCAN  2- EKREM KIZILTAŞ

SUÇ: Yayın yolu ile laikliğe aykırı propaganda yapmak

SUÇ TARİHİ: 01 Şubat 1985

… Şu durum muvacehesinde Ali Rıza Demircan’ın iradesi haricinde neşrolunan ve yargı denetiminden geçen bir kitabından iktibas edilerek yazılan bir yazıdan kendi mesul olmayacağı, Basın Kanunun amir hükümleri icabından olduğu gibi yine Basın Kanunun 30. Maddesine göre de zamanaşımı dolayısıyla da hakkında kovuşturma yapılması mümkün görülmemekle diğer yandan Beyoğlu Sorgu Hakimliğinin 1981/120 Esasında kayıtlı dosyasından temin edilen bilirkişi raporunun da teyit ettiği gibi yazı münderecatında şahsi veya siyasi nüfuz temin etmek veya devletin temel nizamlarının dini esaslara uydurmaya yönelik laikliğe aykırı propagandanın da olmaması dolayısıyla her iki sanık hakkında 2845 sayılı kanunun 17. maddesine tevfikan itirazı kabil olmak ve ifadeleri memuriyetimizce alınan sanıklara tebliğ edilmek üzere C.M.U.K’nun 163 ve müteakip maddeleri gereğince kovuşturmaya mahal olmadığına karar verildi. 2.4.1985

Aytekin Gani Ataman

İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi

Cumhuriyet Savcı Yardımcısı

* * *

Özetlediğim hukuki maceradan, bir hutbe yayınının bile ne sıkıntılar doğurabileceği ve laikliği ihlâlden 2-5 yıl arası ceza almanıza sebep olabileceği anlaşılabilir.

Böylece İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcılığı’na, “İslâm’a Göre Cinsel Hayat” isimli kitabım sebebiyle yargılanmamdan önce bir hutbemin soruşturması sebebiyle gitmiş oldum.

Savcı Yardımcısının Rahatsızlığı ve Üzüntüsü

Bu arada bir hatıramı nakletmiş olayım. Bu soruşturma sebebiyle İstanbul DGM Savcılığı’na gidişim bir kandil gününe rastlamıştı. Yanılmıyorsam ifademi alan Savcı Yardımcısı Aytekin Gani Ataman Beydi. Gecesinde Kandil kutlaması yapılacak bir günde benimle ilgili laikliği ihlal suçlamasını içeren bir soruşturmaya bakmaktan son derece rahatsızlık duyduğu ve üzüldüğünü ifade etmişti.

Rabbimin Huzurunda Benden Şikâyet Ettirmem

Madem İstanbul DGM’ye girdik. Çıkmadan bir hatıramızı daha anlatalım da tarihe not düşürmüş olalım.

İslâm’a Göre Cinsel Hayat davasından beraat edince, bazı evrakı alabilmek için bir iki kez daha DGM’ye girip çıktım. İlk gidişim, İsmailağa Camii İmam Hatibi, Nakşi Şeyhi Mahmut Efendi ile ilgili bir haberin, büyükçe bir resmi ile birlikte Hürriyet Gazetesi’nde yayınlandığı güne rastlamıştı. Askeri Savcı, resmini göstererek Mahmut Efendi aleyhine aşağılık laflar ettikten sonra, bana, başta Süleymancılar olmak üzere bazı cemaatler ve tarikatlarla ilgili sorular sordu. Niçin Ordumuz ile ilişkileri olan Işıkçılarla alakalı soru yöneltmediğini sorduğumda ise geçiştirdi ve konuyu kapattı. Tam çıkıyordum ki bu defa Savcı Yardımcısı Bülban Akbaş oturmamı rica ederek bana Hasan el-Benna’nın Risaleleri’nin Türkçe tercümeleri için dâva açacağını beyanla görüşümü sordu. Şöyle dedim:

  • Neden Seyyid Kutub merhumun Fi Zilâli’l – Kur’ân’ının tercümesine değil de Risalelere dâva açıyorsunuz. İkisi de temelde aynı şey değil midir? Fi Zilâli’l – Kur’ân’a dâva açmak, Kur’ân tefsirine dâva açmak olacağı için halk nazarında sizin için de risk içeriyor, öyle değil mi?

Ve sözlerime şöylece devam ettim:

Bakınız, yarın ilahi huzurda bin pişman olacak ve “Allahım! Ali Rıza hocaya sormuştum ama beni uyarmadı” diyecek ve beni suçlayacaksın. Ama yook. Sana aleyhime olacak bu imkânı vermem: “Seni uyarıyorum, sakın ha bu dâvayı açma. Âhiretine kıyarsın.”

İşte böyle dostlar, iradeli konuşmalarınız, özellikle yazıya dönüştüğünde sizi takip ediyor. Dünya hayatında takip ediyor da âhiret hayatında takip etmeyecek mi? Elbette edecek. Rabbimiz en küçücük hayırlarımızın da şerlerimizin de karşılığını göreceğimizi bildirmiyor mu? Rabbimizin va’di Hak’tır.

(DEVAM EDECEK)

ALİ RIZA DEMİRCAN

YAZARIN DİĞER YAZILARINI OKUMAK İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ

MİRATHABER.COM – YOUTUBE

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.