Şanı Yüce olan Allah, varlığı bir başka varlığa muhtaç olmayan öncesiz ve sonrasız, bilgisi ve kudreti sınırsız olan yaratıcıdır.
Allah’ın yarattığı evrende/yeryüzünde Onun yarattığı varlık olarak, Onun yarattığı nimetlerle yaşar, her an gelebilecek koronavirüs gibi oluşumlar ve ölüm karşısında acziyet içerisinde yaşam sürerken, Onu ve insan için koyduğu Kur’ânî yasaları dışlayarak yaşıyoruz. Bir ölçüde de olsa asırlardır İslâmÎ çizgide yaşamış olan milletimiz, bilinçsizliği ve bilgisizliği sebebiyle hayatımızı yönlendirici Kur’ânî yasaların dışlanmasını kabullenmiş olup yarı inkârcı bir hayatın içindedir. Varın ateistleşen ve deistleşen ahval-i dünyayı düşününüz.
Sistemimiz Koronavirüstleşti
Eğitim sistemimizin, ekonomik yapımızın, hukuk düzenimiz ve medyasal yaşamımızın vs, koronavirüsleştiğini, yalnızca dünya hayatımızı değil, ahiret hayatımızı da tehdit ettiğinin farkında değiliz. Baskıcı laiklikle kuşatılan Diyanetimiz bile hayata İslâmî çizgide bakamıyor.
Koronavirüsün Yaratıcısı da Allah’tır
Zerreciklerde galaksilere, mikropçuklardan fillere ve balinalara kadar canlı ve cansız olarak nitelediğimiz bütün varlıkların yaratıcısı Allahtır. Çünkü Odur Muhyî ve Mümît/ dirilten ve öldüren. Korona virüsün halikı da Odur:
“İşte böyle…Yüceliklerine açıklık getirilen Allah sizin Rabbinizdir. Ondan başka egemenliğine boyun eğilecek hiç bir ilah yoktur. Her bir varlığı yaratan Odur. Doğal ve sosyal yasalarına boyun eğerek yalnızca Ona ibâdet edin. O her varlığa karşı güvenilip dayanılacak yegane Vekil’dir.” (Enam 6/102)
Allah hiç varlığı amaçsız ve görevsiz yaratmamıştır:
“Biz gökleri, yeri ve içindekileri Batıl olarak/ amaçsız ve görevsiz bir şekilde yaratmadık. Böylesi bir yaklaşım hakikatleri örten kâfirlerin zannıdır. Uğrayacakları ateş azabında ötürü yazık onlara… “ ( Sâd 38/27)
Allah yarattığı her bir varlığın yaşamı ve görevi için gerekli olan bilgileri onun varlığına kodlamıştır. Fravun’un “Rabbiniz kimdir?” sorusuna Hz. Musa’nın cevabı, bu gerçeği dile getirmektedir:
“Rabbimiz, yarattığı her varlığa, yaratılış yasalarını kodlayan ve sonra görevine yönlendirendir.”( Tâ Hâ, 20/50. Ayrıca bak. A’la sûresi 1-3)
Koronavirüs de Amaçlı ve Görevli Yaratılmıştır
Allah yaratandır. Her an da yaratmakta olandır. ( Rahman, 55/29) İlmi tahminlere göre yeryüzünde yaklaşık dokuz milyon tür canlı yaşamaktadır. Allah’ın erleri olan bu türlerin ve bu türlere bağlı rakamlara sığdırılamaz varlıkların gerçek sayısını, yalnızca yaratıcıları olan Allah bilir. (Müddessir, 74/31) O, dilediği varlığı bölgesel olarak yaratıp bildiğimiz ve bilemediğin yollarla yeryüzüne yayabileceği gibi, her bölgede birden de yaratabilir. Aynen ve kısmen farklı bir şekilde de halk edebilir.
Koronavirüs Niçin Yaratıldı
Koronavirüs’ün yapısını, etkilerini ve nasıl yayıldığını anlamaya çalışıyoruz ama asıl bilinmesi gereken “Niçin yaratıldığı ve neden bu dönemde aktif hale getirildiği” sorusunu düşünüp soramıyoruz. Oysaki yerküremiz dahil evrende rastlantı yoktur. İslâm da, bilim de tesadüfü kabul etmez.
Allah’tan bağımsız hiç bir varlık ve olay yoktur. Her oluşum Allah’ın bilgisi ve onayı altındadır. Bu gerçek Kur’ân’da şöylece açıklanır:
“Çünkü, yaratılmış varlıkların idrakini aşan şeylerin anahtarları O’nun katındadır: onları Allah’tan başka kimse bilemez. O, karada ve denizde olan her şeyi bilir; bir yaprak düşmez ki O bundan haberdar olmasın; ve ne yeryüzünün derin karanlığında bir tane, ne de yaş ve kuru/canlı veya ölü, hiçbir şey yoktur ki [O’nun katındaki] apaçık bir kitapta kaydedilmiş olmasın.” (Enam 6/59)
Akıl ve vahiy çizgisinde anlayabildiğimiz şudur: Allah, kudretini izhar, acziyetimizi ihtar ve yasalarına irşad amacıyla düşünüp öğüt alabilmemiz için koronavirüsleri insanlığa musallat etmiş olabilir. (Bakara 2/155)
Allah, yaratıcılık, yaşatıcılık, rızıklandırıcılık ve yarattıkları için yasa koyuculuk vasıflarını kişilere, kurumlara ve sistemlere yamayarak Kendisine ortak koştuğumuz ve insanlar dahil canlılara zulmettiğimiz, bir diğer anlatımla ifsat ehli olarak teröristleştiğimiz için Allah koronavirüsleri uyarı veya ceza olarak da göndermiş olabilir.
Doğal Dengeyi Bozma Terorizm Değil midir?
Allah’ın koyduğu ve İslâmî adalet ve merhamet yasalarıyla koruduğu doğal düzeni, emperyalist emellerle ve zulme açık kişisel başkaldırılarla bozmaya kalkışmak cezayı gerektiren terörizm değil de nedir?
Allah’ın ifsad /terör suçuna ceza yolları ve yöntemleri bitmez. Savaşlar, depremler, hortumlar, kasırgalar, seller gibi koronvirüsler de ceza kamçılarıdır. Allah ilkeli Rabdir. Kur’ân-ı Kerîm’de mazide işlettiğini açıkladığı ceza yasalarını, sebepleri oluştuğunda her zaman işletebileceğini açıklamak içindir ki şöyle buyurmuştur:
“ Görmedin mi, Rabbin ne yaptı Âd
kavmine?
Direkleri (yüksek
binaları) olan,
İrem şehrine?
Ki ülkeler içinde onun benzeri
yaratılmamıştı ,
O vadide kayaları yontan Semûd kavmine?
Kazıklar (çadırlar, ordular) sahibi
Firavun’a?
Ki onların hepsi ülkelerinde azgınlık
ettiler.
Oralarda ifsat hareketlerini
çoğalttılar.
Bu yüzden Rabbin onların üstüne azap kamçısı yağdırdı.
Çünkü Rabbin her an gözetlemededir. (Fecr 89/ 6-14)
Teröristleşen İnsanlığa Uyarı ve Ceza Gerek
Yaratanı ve yasalarını tanımayarak teröristleşen insanlara uyarı ve ceza gerek. Ama Rabbimiz en güzel şekilde yaratığı biz insanlara karşı sabırlı ve merhametli olduğu için pek çok günahımızı da affetmektedir:
“ Uğradığınız belalar bizzat yaptıklarınız sebebiyledir. O sizin günahlarınızın çoğunu da bağışlamaktadır.” (Şûra 42/30)
Gaflet Virüsü Koronadan Tehlikelidir
Allah’ın egemenliğini tanımama gibi ana günahlarımız; insan öldürme, hırsızlık, faiz, zina ve ifsat (doğal düzeni bozma) gibi dünyevi cezaları bildirilmiş suçlarımız sebebiyle koronavirüs benzeri cezalara uğratıldığımızda Rabbimize ve onun Kur’ânî buyruklarına yönelerek için için dualar etmemiz gerekirken Rabbimizi unutmakta devam edişimiz, koronavirüsten binlerce kat büyük felaketimizdir.
“ Onlara koronavirüs gibi azap uyarılarımız geldiği vakit olsun, yalvarmaları gerekirdi, fakat yalvarmadılar bile, kalpleri katılaştı ve Şeytan, yaptıkları şeyleri süsleyip hoş gösterdi onlara.” (Enam 6/43)
Televizyonlarımızda hatta diyanetimizin açıklamalarında koronavirüsünün yaratık olarak Allah ile bağlantısına, uyarı ve ceza olarak gelmiş olabileceği duyurusuna tanık olduk mu?
Koronavirüs de Allahı Hamd ederek Yüceltir
Koronavirüs de Allahı övgü ile yücelten varlıktır. Amaçlı olarak yaratılmıştır. Varlığına kodlanan görevlerini eksiksiz yapacaktır. Özgürce yayılıp zarar veremez. Her varlık biz insanlar için yaratıldığından o da uyarı ve ceza kamçısı olarak bize hizmet etmektedir.
İnsanı ölümden koruyanın eceli olduğunu bilelim. Kaldı ki önlemlerini almaya çalıştığı halde salgında ölen Müslüman ahiret şehididir. Önlemlere gelince, hakiki Müslümanlar İslâmî çizgide geçici değil, bir ömür boyu kalıcı tedbirleri uygulamaktadır. Özetleyelim:
Biz Zaten Önlemlerin İçindeyiz
Rabbimizin emaneti olan ruhumuzu ve bedenimiz korumakla yükümlüyüz. İslâm Dîni nasıl korunacağımızı öğreten ilahî yapıdır.
Biz ciddi müminler geçici değil kalıcı olarak hayatımızı anlamlandırıp amaçlandırarak ruhumuzu da koruyan namazlarımız için gusül ve namaz abdesti alıyor, dirseklerimize kadar ellerimizi, yüzümüzü, ayaklarımızı günde beş defa yıkıyoruz. Peygamberimizin öğretisi olduğu için de yemekten önce ve sonra ellerimizi de ibâdet görevi olarak yıkıyoruz. Tırnaklarımızı kesiyor, vucüt tamizliğimizi yapıyor, su ile taharetleniyoruz. Elbise ve mekân temizliğine de dikkat ediyoruz.
Uyuşturucu maddeler ve alkollü içkilerden korunuyor, ölü hayvan etleri ve domuz etinden uzak duruyoruz. Helâl ve de tayyip yani tertemiz ve gedosuz gıdalar yemeye çalışıyoruz.
Zina ve eşcinsellikten korunuyor, eşlerimizle regl dönemlerinde ve anal yolla ilişkiden kaçınıyoruz . Salgın hastalık olan yerlere girmiyor ve oradan çıkmıyoruz. Hastalık halinde tedavi oluyoruz. Sosyal adaleti önemsiyor ve yardımlaşıyoruz.
Biz bunları yapmıyoruz ki derseniz o zaman Müslüman olup olmadığınızı sorgulamalısınız,
Cennette Her Nimet Var Ama Hastalık Yoktur
Hulasa, ister doğrudan ilahi deneme gereği gelmiş, ister emperyalist lobiler tarafından tezgahlanmış olsun koronovirüs azgınlaşan insanlığı dize getiren uyarıdır, azap kamçısıdır. Ama kahırda kütuf olduğun için tövbe kapılarını da açan bir rahmettir. Allaha ve Onun buyruklarına yönelerek güzel kul olmaya çalışalım. Böylece gelebilecek nice virüslerden de korunalım. Unutmayalım Cennette her nimet var ama ihtiyarlık ve hastalık yoktur. Korku ve üzüntü de olmayacaktır.
Ali Rıza DEMİRCAN
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…
View Comments
Sayın hocam! Dünyayı saran corana virüs salgınına, bir müslüman’ın bakması gereken manevi Bir Gözle bakmışsınız. Müslüman yaşadığı hayata Kuran ve hadis perspektifinden bakmadığı müddetçe, ilahi ikaz ve cezaları göremeyecek ve anlayamıyacaktır.
Bakmak başka görmek başkadır. Manevi Bir Gözle bakamayanlar, maalesef gerçeği görememektedirler.