Suizan haramdır. Aksi sabit oluncaya kadar her söz, davranış, iş ve ilişki de meşrudur, saygıdeğerdir. Ülkemiz şartlarında çekilen Diriliş ve Uyanış dizilerinin insanımıza tarih sevgisi, geleceğe yönelik sabır, güven ve ümit aşılamak gibi amaçlarla hazırlandığını söyleyebiliriz. Ancak niyetler halis olsa da kaş yaparken göz de çıkarılabiliyor.
Maalesef reyting kaygıları da yanılgılara düşürüyor. İyi niyetli eleştiriler yapılmazsa hatalar derinleşebilir. Diziler fayda yerine zarar da verebilir.
Bu dizileri, tarihçi olmadığım için gerçekliği ve sanat eleştirmeni olmadığım için de dizi tekniği yönünden ele alamam. Ancak İslâm’ı ana hatlarıyla bilen bir hoca ve izleyici gözüyle değerlendirme yapabilirim ve öyle yapacağım.
Güzellik Kaynağı Hadis
Eleştirilerimize temel olacak bir hadisle başlayalım. Peygamberimiz İslâm’ı özetlercesine şöyle buyurur:
“Allah her şeyin ihsan üzere güzel yapılmasını emretmiştir. Bu sebeple öldürürken güzelce öldürünüz. Hayvanınızı keserken de güzelce kesiniz. Bunun için kesim yapacak kişi bıçağını iyice bilesin de hayvanının acısını hafifletsin.” (Tİrmizi Diyat 14)
İtiraf edeyim hadisin “öldürürken güzelce öldürünüz” bölümünü son dönemlere kadar anlayamamıştım.
Güzelce Öldürme
Her şeyi güzel yapalım tamam da öldürmenin estetiği olur mu? İslâm’ı hayat düzeni edinirseniz olur.
İslâm, zulme uğranılması ve savaş açılması durumunda savaşı onaylar. Yapılacak savaşta şehid olma gibi öldürme de doğaldır.
Allah’a ve âhiret hayatına iman ediliyorsa öldürülme de, öldürme de silahlı cihaddır, sevap kazandıracak ve Cennet kapılarını açacak ibadettir.
Ne var ki Rabbimiz savaş açan mütecavizlere savaş açılmasını emrederken aşırı gidilmemesini de emir buyurmaktadır:
“ Allah’ın koyduğu ölçülere göre ve Onun rızasını gözeterek sizinle savaşanlarla siz de savaşın. Ama aşırı gitmeyin. Çünkü Allah aşırı gidenleri sevmez. “ (Bakara 2/190)
Aşırı gitmek kadınları, çocukları ve fiilen savaşmayanları öldürmektir, düşmanı öldürürken aşırı şiddet kullanmaktır, örneğin işkence ederek; kulak yırtarak, göz çıkararak ve kafa keserek öldürmektir.
İslâm, kaynaklarımızda Müsle denilen bütün bu vahşet uygulamalarını yasaklar, düşmanın da güzelce öldürülmesini emreder.
Selçuklu ve Osmanlı Savaşla Özetlenemez
Her üç dizide bolca savaş sahneleri var. Ama boğazdan kesmeler, yere düşmüş yaralının üzerine iki elle tutularak var gücüyle kılıç saplamalar, Rabbimizin yasakladığı aşırılıklardan olsa gerektir.
İzlediğimiz, müsbet yönde etkilenmeleri için çocuklarımıza izlettiğimiz ve gençlerimize izlemelerini tavsiye ettiğimiz bu dizilerin, değinilen sahneleriyle din adına adalet ve merhamet değil şiddet aşılayacağında şüphe yoktur.
Hele hele Tekbir getirerek kılıç kaldırmalar yok mu? Böylesi görüntüler, İslâm kılıç dinidir diyen müfterileri doğrulamak değil midir?
Bir de başı vücuttan ayırarak öldürme ve kesilen başı bir yerlere mesaj olarak gönderme sahneleri var ki haram türden tam bir aşırılıktır.
Yabancıları Örnek Alamayız
Bir Hıristiyan din adamının başı kesilerek Hilafet merkezi Medine’ye gönderilir. Kesik başı gören Hz. Ebubekir r.a. derin bir öfke duyunca, “düşmanın yaptıklarına, benzeri ile karşılık verme” ilkesinden hareket edildiği söylenir. Hz. Ebu Bekir ise şöylece kükrer:
Saray ve Oba Entrikaları
Bir de bolca yer verilen saray ve oba içi entrikalar var. İnsanların olduğu her yerde çatışmalar ve iktidar kavgaları olur. İslam kültürü ve medeniyetini yansıtan örneklere yer verilirken pek tabiidir ki bunlar da anlatılabilir. Ama ağırlık adaletten, sevgiden, merhametten, fedakârlıktan ve diğer güzelliklerden yana olmalıdır.
Bu gibi tenkitleri yaptığımızda seyirci böyle istiyor, denilerek mazeret üretiliyor. Yapımcılar ve yönetmenler olarak halk bizi değil biz halkı yönetmeliyiz. Reyting sağlamayı amaç edinerek yanlış bilgiler verip olumsuz görüntüler sunmanın vebali pek büyük olur. Allah’a ve ahiret hayatına inanan insanlar olarak bu vebali taşıyamayız. Çünkü yanıltılan ve yanlışa yönlendirilen milyonlarca insanın üzerimizde hakları oluşur.
Her yanlış, mücadele edilip giderilmesi gereken bir Münker’dir. Dizlerdeki aşırılıklar da Münker olduğu için onların da giderilmesi gerekir. Bu yazıyı bunun için kaleme aldık.
Hakkı tanımayan çoğunluğun oluşturacağı reyting bizi aldatmamalıdır. Çünkü hak bilmez çoğunluk Allah yolundan ve azaba sürükler:
“ Şimdi eğer yeryüzünde yaşamakta olan insanların çoğunluğuna uyacak olursan, seni Allah’ın yolundan saptırırlar. Onlar ancak kendilerinin ve başkalarının zanlarına uyarlar, yalan söyler ve saçmalarlar.” (Enam 6/116)
“ …Allah yolundan sapanlara ise, hesap gününü unuttuklarından dolayı şiddetli bir azap vardır.” (Sâd 38/26)
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…
Önceki yazımızda Yûsuf 12/76 ayetini kısmen ele almıştık. Bu yazımızda ise ayetin ele almadığımız yönleri…
Eksikleri Varsa da Doğruya Yakın Bir Görüş Mirat Haber olarak, İslam'a aykırı olmadığı müddetçe, her…