FETÖ’yle zihinlerde yapılacak mücadelenin kazanılması için şebeke üyelerinin üzerindeki zihin kontrolünü ortadan kaldıracak özel merkezler tasarlanmalıdır. Bu rehabilitasyon merkezlerinde FETÖ üyeleri yeniden özgür insanlara dönüştürülürken elde edilen deneyimler, PKK, DAEŞ, DHKP-C ve diğer teröristler ve casuslar üzerinde de kullanılmalıdır. Türkiye’ye ait olan ve Türkiye’nin kaynaklarıyla gelişen bize ait yüzbinlerce beyin ve deneyimi geri kazanmalı, bunu yaparken sadakatlerinden emin olmalıyız.
Tutuklanan veya tutuklanma sırası gelmeyen FETÖ üyelerine ne yapacağız? Hapislere atmak ve bunların davalarıyla uğraşmak, bunları hapiste hayatta tutmak devlet için hem maddi hem de hukuki ağır bir yüktür.
Bununla birlikte devletin danışıklı dövüş olarak ehven-i şer olarak seçtiği, buradan gitsinler de yurt dışına gitsinler yaklaşımıyla yüzbinlercesinin elini kolunu sallayarak yurt dışına serbestçe gitmesine izin verilmesi, Balkanlar’da, Avrupa’da, Amerika kıtasında iş güç kurması, orada yuvalanarak Türkiye aleyhinde faaliyetlerini yürütmesi de hatalı bir seçimdi. Yurt dışında tamamen elimizden ve kontrolümüzden çıkarak daha da ideolojik düşmanlar haline geliyorlar.
Ülkemiz içinde de hala yüzbinlercesi olduğunu düşündüğümüzde, hemen hepsinin eğitimli, iş güç sahibi, belirli uzmanlıklara sahip oldukları hesaba katıldığında, bu kitleyi devlete döndürecek, hainlik yerine devlete hizmet eder hale getirecek bir yol bulunması gerekiyor.
FETÖcülerin öndeki elemanları, beyni yıkanmış, programlanmış, robotlaşmış, birer köle haline getirilmiştir. Belirli tetikleyici emirlerle insan öldürecek, başka emirlerle seks işçisi olabilecek, diğer emirlerle de vatana ihanet edecek özelliklerle donanmıştır.
Dahası 17-25 Aralık’la başlayıp özellikle 15 Temmuz’da sonra artan haklı söylemi dinleyip anlamak yerine hemen hepsi bunu kendilerine karşı hain bir komplo olduğunu, kendilerinin sevgi muhabbet vs. yayıcı iyi insanlar olduğunu, ve bu haksız baskının bir gün intikamını alacaklarını tekrarlamaktadırlar.
Bu tehlikeli insanların aramızda gezmesi de bunların kitlesel olarak hapishanelerde daha da radikalleşerek suç yöntemleri öğrenerek kalması da bunların topluca idam edilmeleri de hepsinin bize karşı örgütlenip semirilecekleri bir diasporaya dönüşmesi de hatalı seçeneklerdir. Dördünün de sakıncaları vardır.
Bunlar beyni yıkanmış programlanmış mankurtlar olduklarına göre, yapılması gereken bunların tersine programlanması, yeniden kendi özgür karar verme özelliği olan insanlar haline getirilmesi, yeniden put yerine sadece Allah’a tapan bireylere dönüştürülmesi, yani Şeytan’ın tahakkümünden kurtulmasıdır.
Bunun için yeniden insana dönüştüren özel rehabilitasyon merkezleri tasarlanmalıdır. Bir akıl hastanesi gibi değil de bir huzur ve dinlenme kampı tarzında ama her tür akıllı yöntemin sistematik olarak uygulandığı, otoriter bir rehabilitasyon merkezi olmalıdır.
Osmanlı ruh sağlığı merkezleri gibi, insanları özelliklerine göre musikiyle tedavi eden yerler gibi, bunlar da FETÖ’cüleri tersine programlayacak yerler olmalıdır. FETÖ’cünün sapık tarikatının sınırı aşan uygulamaları, İslamiyet’le ve Kuran’a açıkça çelişen yönleri, Gülen’in kendi kendiyle çelişen yalanları ve tele-pazarlaması, FETÖ’cülerin hain taktikleri, ajanlıkları anlatılmalıdır. Bunu için bir enstitü dolusu uzman bunların içeriğini oluşturmalıdır.
Bunlar sürekli olarak filmlerle ve kitaplarla anlatılırken bir yandan da hayatı boyunca yapılmış beyin yıkamanın tam teri yönde telkin ve zihin serbestleştirme yöntemleri uygulanmalıdır. Bu sürekli telkinlere dayalı ileri zihin serbestleştirme yöntemleri ileride PKK ve diğer hainler için de kullanılacak şekilde geliştirilmelidir.
Rehabilitasyon merkezinde FETÖ’cünün ilerleme sağlayıp sağlamadığının ölçümleri olmalıdır. Orada tahakküm kurmak isteyecek FETÖ’cüye an ağır ceza verilirken, bir sahte dinin takipçisi olduğunu anlamaya başlayanlara destek ve katkı artmalıdır. Bu insanlar mezun edilmeye yakınlaşınca onların toplumda maddi ve manevi devam etmesini sağlayan yollar bulunmalıdır.
FETÖ’cü bütün geçmişi ve ilişkilerini anlatmalı, bütün bağlantılarını açmalı, bunlar ana veri tabanında tasdik edilmeli, bu olumlu yaklaşımı sonucunda ödüllendirilmelidir. Bir puantaj sistemi uygulanmalı, buna göre değerlendirilmeli, rehabilite olduğunda ona bir aklanma belgesi verilmelidir.
Bununla birlikte rehabilite edilmiş FETÖ’cü yine izlenmeye devam edilmelidir. Zihinsel yöntemler kişiden kişiye değişiklik gösterebilir.
Böyle bir rehabilitasyon merkezi olmadan, diğer dört yöntemle yani idam ederek, hapse atarak, serbest bırakarak ve yurtdışına defederek FETÖ’cü yüzbinlerce mankurtu kendi safımıza çekip bize hizmet eder hale getiremeyiz.
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi