Mimar Zeynep Aybüke Tiryaki
Yapı, üniversitenin Üsküdar Bağlarbaşı’ndaki yerleşkesi içinde yer almaktadır.
Hassa Mimarlık tarafından 2011-13 yıllarında yapılan Marmara İlahiyat Camii; önündeki meydanı ve altındaki kültür merkeziyle beraber yaklaşık 30.000 m2‘lik inşaat alanına ve 4500 kişilik cemaat kapasitesine sahiptir.
Marmara İlahiyat Fakültesi Camii, klâsik mimarlık geleneğimizin, bugünün diliyle bir yorumu olarak tasarlanmıştır. Kubbe tasarımında; makro ölçekten mikro ölçeğe kâinatın bütününde yer alan dönüş hareketini esas alan projede; parçadaki bütün ve bütündeki parça kavramlarının tabiattaki örnekleri olan nautilus formu, galaktik helezonlar gibi fraktal yapılarla en az 1000 yıllık geçmişe sahip geleneksel kırlangıç tavan yapı tekniği birleştirilmiştir. Cami mimarlığında geleneğin sürdürülmesi ve yeniden üretilmesi amacıyla soyutlanması, üslûplaştırılması ve yorumlanması açısından yeni bir ufuk arayışı ortaya konulmuştur.
Onikigen planlı, betonarme altyapı üzerine çelik konstrüksiyon olarak inşa edilen cami; 12 adet çelik taşıyıcı üzerine oturtulan 35 m çapında ve 35 m yüksekliğinde merkezi kubbeye sahiptir. Kubbe; özel geometrik yapısına uygun birleşim detayları ile kademe kademe yükselmektedir. En tepede geleneksel geçiş öğesi mukarnastan esinlenerek tasarlanmış, paslanmaz çelik ve camdan oluşan bir ışıklık bulunmaktadır.
Mimari üslub nasıl olursa olsun anlam ve önemi değişmeyen mihrab, minber ve kürsü bütünlük içinde doğal taş malzemeden tasarlanmıştır.
Cami içerisinde farklı kısımlarda yer alan hat yazıları; hem anlamları ve verdiği mesajlar itibariyle, hem de gelenekteki kullanışına uygun olarak yalnızca bir bezeme unsuru değil, mimari ile bütünleşmiş, onun etkisini güçlendirici şekilde tasarlanmıştır.
Fuayede, doğal taş ve el işçiliği ise desenlendirilmiş, çiniler ile renklendirilmiş duvar kaplamaları bulunmaktadır. Tavan kaplamalarında geometrik desene altlık oluşturan çelikler ve yıldız tavan formu ile aynı zamanda aydınlatmayı da sağlayan modüller eklenmiştir. Yine fuayede yer alan havuz, geometrik desenin açılımı ile döşemede şekil bulmuş, üç boyuttan iki boyuta indirilerek döşeme seramiklerinde devam ettirilmiş ve mekan ile suyun sesi birleştirilmiştir.
Osmanlı mimarisinin ahenk ve oranlarıyla bugünün malzeme ve teknik imkanları birleştirilerek, malzeme-biçim ilişkisine farklı bir yorum getirilmiştir. Bu ahengi sağlamak için, bütün ölçülendirmelerde “metrik sistem” değil, en küçük birimi “örümcek teli” olan “arşın” kullanılmıştır. Onikigenin oturduğu dairenin çapı ve kubbe yüksekliği 45, minare yüksekliği 66 arşındır. 45 eski alfabemizdeki “Adem” kelimesinin, 66 ise “Allah” lafzının ebced değeridir.
Günün Terimi:
Türk Üçgeni: Kare planlı bir yapının üzerine kubbenin oturtulabilmesini sağlayan bir geçiş ögesidir. Örtülecek mekanın köşelerini tepe noktaları aşağıda kalan üçgenler oluşturacak biçimde tanımlanabilir. Bunlar sayesinde, kare planlı mekanın üstünde en az bir düzgün sekizgen oluşturulmuş olur; kubbe bu sekizgene kolayca oturtulabilecek ve yükünü altyapıya iletebilecektir. İlk kez Anadolu Selçuklu sanatı ürünlerinde görüldüğünden bu adı almıştır.
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…