islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,5361
EURO
36,1688
ALTIN
2.964,33
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
17°C
İstanbul
17°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
19°C
Cumartesi Az Bulutlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C

Merkez bankası milletimizin aleyhine mi?

Merkez bankası milletimizin aleyhine mi?
1 Ağustos 2017 09:56
A+
A-

Türkiye’deki iktisadi savaş Kurtuluş savaşına kadar gider. Siyasal bağımsızlığımız Türkiye Cumhuriyetinin ilanından bu yana, maalesef iktisadi bağımsızlığa evrilebilmiş değildir.

Atatürk Araştırma Merkezi’nin ‘’İstiklal Savaşı ve Lozan’’ adlı eserinde İsmet İnönü, Lord Curzon’un şunları söylediğini söyler: ‘’ Harap bir memleket alıyorsunuz, bunu kalkındırmak için mutlaka paraya ihtiyacınız var. Bu parayı almak için gelip diz çökeceksiniz. O zaman cebime attıklarımın hepsini çıkaracağım size’’

İzmir’de İktisat Kongresi’ni tertip eden Mustafa Kemal ‘’Hayat demek ekonomi demektir, Çünkü millet yoksul kaldıkça hiç bir şey yapamaz. İlk önce zengin olmalıdır. Çünkü her şeyi yapan paradır. Öncelikle ekonomiye önem vermek lazımdır’’ diyor.

Türkiye’nin ekonomik tarihinde 1930 lu yıllar devletçilik olarak geçer. 1931 yılında sermaye eksikliğini gidermek için iktisadi yapılanmanın temelini oluşturacak Merkez Bankası, dış güçler tarafından Türkiye’de kuruldu.Savaştan çıkmış İstiklal mücadelesi vermiş bir devletin, iktisadi olarak ihtiyaç duyduğu para; Yahudi bankası olan Osmanlı Bankasının kimlik değiştirmesiyle kurulan Merkez Bankası ile sağlanmaya çalışılmış böylece Türk Devletinin ekonomisi günümüze kadar kontrol edilmiştir. Lord Curzon’un ‘’para almak için gelip diz çökeceksiniz’’ demesi Merkez Bankası ile uygulanmış ve hala uygulanmaktadır.

Osmanlı devletini çökerten İngiliz sermayesi ile 1856 yılında kurulan Bank-ı Osman-i ( Ottoman Bank) ile 1862 borç geri ödemesini üslenen Fransız Mayer Amschel Rothschild’in eşit ortaklığı ile 1863’te İstanbul’da Osmanlı Bankası kurulmuştur. Bu banka yaygın şube ağlarını oluşturup Türkiye Cumhuriyeti kurulunca da hiç bir şey değişmemiş gibi çalışmalarını sürdürdü. Osmanlıyı çökerten bu banka Yeni kurulmuş Türkiye Cumhuriyetinin içindeydi. Bunun sürdürülebilmesi için yeni bir banka kurulması gerekiyordu. Kurtuluş savaşı için gönderilmiş yardımların bir kısmıyla kurulan İş bankası, Merkez Bankası yerini alabilirdi. İş Bankasının Merkez bankası olmasının önüne ivedilikle geçilmeliydi.

Lozan’a göre Osmanlı Bankasının (yahudi) banknot basma yetkisi 1924 yılında sona ermişti. Nasıl Osmanlı ismi ile bir çok insan bankayı Osmanlı devletinin zannettiyse, yahudi tarafından kurulan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası da Türkiye Cumhuriyetinin zannedildi.

Türk milleti Kurulan Merkez Bankası ile iktisadi olarak işgal edilmeye devam edilmiştir. Elin gavuru Leon Morf, Merkez bankası yasasını hazırlıyor, bu tasarı TBMM 11 Haziran 1930 tarihinde kabul ediliyor. Böylece Yahudi’nin iktisadi sömürüsü, parayı kontrol etmesi, TBMM tarafından onaylatılarak geçiriliyordu. Artık Yahudi Osmanlı Bankası ismini değiştirmiş Merkez Bankasını kurdurmuştu.

Yeni kurulmuş devletin bütün iktisadi faaliyetlerini kontrol edecek ölçüyü, parayı yine dış güçler üzerinden bir yahudi kontrol edecekti. Kuruluşunda Merkez Bankasının devlet payı %15 gibi sınırlı tutulmuştu. Şimdi bu hazinenin payı, AŞ payı olarak % 55 çıkartılmış. Ancak paranın kontrolüne asla devlet karışamıyor. Yahudi parayı yine kontrol ediyor. Dilediği kadar basıyor, piyasaya dilediğine dilediği kadar veriyor. % 55 hissesi olmasına rağmen devletin faizle yahudinin bankasından para alıyor. Yahudi; siyasetteki hizmetlilerinin çıkardığı yasal engelle, Devlet Tek kuruş para Bastıramıyor. Oysa % 55 kısmı Devletin değil miydi?Burada millete devlete yapılan büyük bir hıyanet var. İşte bu şekilde Türk milleti çıkartılmış bu ayrıcalıklı Merkez bankası yasaları ile sömürülmektedir. Asgari ücret niye az veriliyor? Devlet borçlu, iş veren borçlu, millet borçlu ise buraya bakacaksın. Eğer millet için varsalar, hiç bir siyasi parti bu duruma kayıtsız kalamaz.

Buna rağmen1933 yılında Birinci beş yıllık Sanayi planı ile devlet iktisadi hayata doğrudan girerek ülke genelinde sanayileşmeye geçilmiştir. Devletin kalkınmada yaptığı bu öncülük 1938 yılına gelindiğinde pek çok alanda yeni fabrika açıldığı, ulaştırma alanlarında çok ciddi çalışmaların yapıldığı, tarımda modern teknik araçların kullanılmaya başlandığı ve sanayileşmede ilerlemede modern bir ülke durumuna gelmiştir. Bu devletin ekonomiye öncülük etmesi ile 5(beş) yıl içinde olmuştur.

Millet nasıl 15 Temmuz’da Devleti koruduysa, devlet de milletini korumak zorundadır. Devlet milletin hakkını, para üretimini kontrol ederek faizciler yedirmemelidir. Devlet millet için vardır. Merkez bankası yasaları Türk milletinin ve Türkiye Cumhuriyetinin aleyhindedir. Merkez Bankasının( Yahudi’nin) elinden para basma yetkisini Devlet ( düzenleyici ve denetleyici olarak) almak zorundadır. Devletin paraya ulaşmasındaki şart koşulmuş faiz, bir bağımsızık sorunudur ve asla kabul edilemez. Bütçe açığına neden olan faiz ödemeleri, bağımsız devletimizin bağımsız parası olduğunda bu vesileyle ortadan kalkacaktır.

Faiz ödemeyen bir bütçe denk bütçe demektir. Denk bütçe bütçe fazlası için ilk adım olacaktır. Varlık fonlarına gerek kalmadan, bütçe bizzat kendisi, oluşacak bütçe fazlasıyla her yıl farlık fonları oluşturacaktır.

Bugün her banka para basarken (banka nasıl para yaratıyor sorusunu araştırın) devlet neden para basamaz? Bunu herkes seçtiği milletvekiline sorsun. Unutmayın ki bu konuyu önemsediğiniz kadar zenginsiniz.

Selam ve dua ile…

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.