Minyatür çok ince işlenmiş, küçük boyutlu, kendine has boyama tekniği ve anlatım dili olan geleneksel bir resim sanatıdır. El yazması eserlerde konuya açıklık getirmek amacıyla metni desteklemek için uygulanır. Bu sanatı yapan kişilere nakkaş denir.
Minyatürler, kitaplardaki metinleri görselleştirmek amacıyla kişileri ve olayları tasvir etmek için uygulandığından çok küçük boyuttadırlar. Bu sanatta resim sanatında olduğu gibi ışık-gölge, oran-orantı ve perspektif kuralları çoğunlukla uygulanmamakta. Uzaklık, renkle ya da gölge ile ifade edilmemektedir. İnsan figürleri kişilerin önem sırasına göre daha büyük ya da daha ayrıntılı çizilmektedir. Minyatürlerde mimari unsurlar için de aynı durum geçerlidir. Minyatürde önemsenen kişi veya yer oran olarak diğer mimari unsurlara göre daha büyük çizilir.
Minyatürde işlenen konular arasında manzaralar, sarayda yapılan tahta çıkma, sünnet, düğün gibi törenler ile av sahneleri yer alır. Minyatürler, döneminin günlük yaşamı, kıyafetleri ve ritüellerine ilişkin bilgi verir ve bu açıdan tarihi belge niteliği taşırlar.
Minyatürde ayrıntı yani detaylar fazladır. Ağaçlar, yapraklar, çiçekler, insan ve hayvan figürleri, iç mekân düzenlemeleri gibi unsurlar tüm ayrıntılarıyla verilmektedir. Renkler gerçeğe bağlı kalmaksızın kullanılmaktadır. Örneğin kayalar pembeye, atlar maviye, dağlar ve tepeler eflatun ve sarıya boyanabilir. Kullanılan renkler genellikle canlı ve parlaktır.
Geçmişte minyatürler tarihî olayları, seferleri, kişileri, sosyal ve kültürel hayatı yansıtırdı. O dönemde yapılan minyatürler kitap sayfası boyutunda ya da daha küçük boyutta ve çoğunlukla dikey biçimde uygulanırdı. Minyatürlerde doğa resmedilmişse ağaçlar, bitkiler, yeryüzü şekilleri gibi unsurlar ayrıntılı ve gerçekçi biçimde anlatılırdı. Eğer minyatürde sultan yer alıyorsa içerik, figürler ve detaylar ön plana çıkar, doğa ise arka planda kalır.
Minyatür, Doğu ve Batı dünyasında çok eskiden beri bilinen bir resim sanatı türüdür. Minyatürün ilk defa Doğu medeniyetlerinde ortaya çıktığı, daha sonra Batı medeniyetleri tarafından uygulanmaya başlandığı düşünülmektedir. Doğu ve Batı minyatürleri biçimsel açıdan hemen hemen benzerdir. Ancak kullanılan renkler ve figürler açısından aralarında farklar vardır. Doğu minyatürlerinin çevresi çoğu kez tezhip sanatıyla süslenmiştir.
Geçmişte minyatürde, tezhip sanatında olduğu gibi, bitkilerin kök ve gövdelerinden, çeşitli topraklardan ve metal oksit bileşiklerinden elde edilen boyalar kullanılırdı. Günümüzde ise genellikle sulu boya, guaj boya ve akrilik boya kullanılıyor. Ayrıca altın ve gümüş de tercih edilmektedir.
Geçmişte kitap süsleme sanatı olarak uygulanan minyatür, günümüzde bağımsız bir sanat dalı olarak varlığını sürdürmektedir.
KAYNAKLAR:
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…
Önceki yazımızda Yûsuf 12/76 ayetini kısmen ele almıştık. Bu yazımızda ise ayetin ele almadığımız yönleri…
Eksikleri Varsa da Doğruya Yakın Bir Görüş Mirat Haber olarak, İslam'a aykırı olmadığı müddetçe, her…