Mirat Haber’den: Erdoğan’ın stratejik önerisi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 11 Aralık 2020 Perşembe günü Bakü’deki Karabağ zafer kutlamaları sırasında önemli açıklamalar yaptı.

Minsk üçlüsü denen Amerika-Fransa-Rusya üçlüsünün çeyrek asır bölgede etkisiz kaldığını, artık Kafkaslar’daki denge için yeni bir ekonomik-siyasi işbirliği girişiminin olması gerektiği çağrısını yaptı. Aklı başında bir Ermenistan’ın buna katılması halinde sınırların açılabileceği, Türkiye’nin bir barış güvercini rolünü üstleneceğinin üzerine basan Cumhurbaşkanı açıkça yeni bir bölgesel işbirliği önerisinde bulundu.

Bu ekonomik ve siyasi işbirliğinde Türkiye, Rusya ve İran’ın yanısıra Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan’ın olabileceğini savunan Erdoğan’ın bu önerisi çok yerindedir.

Bizim başta Azerbaycan, ardından Orta Asya Müslüman Türkleriyle tam bir işbirliği yapmamız için tampon ülke Ermenistan’ı aşarak Hazar Denizi’ne ve ötesindeki Orta Asya’ya kimlik belgesiyle, tırlarımızla trenlerimizle çıkabilmemiz gerekiyor. Selçukluların sona ermesinden sonra Anayurt ile bağlarını bin yıldır tam kuramayan Anadolu Türkleri’nin bu sorununa çözüm amacıyla sadece yolun üzerindeki Ermenistan’ı değil yolu denetleyen büyük ülkeler Rusya ve İran’ı da alt etmemiz bugün teknik olarak mümkün değil. Dolayısıyla savaşarak değil ticaret ve dostlukla, Cumhurbaşkanı’nın ifadesiyle “Barış Güvercini olup” Doğu’ya ulaşmamız tek çözümdür.

Rusya ve İran ile stratejik yakınlaşma gerçekleşirse Ermenistan bunun önünde farazi Fransız yardımlarıyla duramaz. Türkiye’nin Soykırım Araştırma Ortak Komisyonu önerisini kabul eder, Türkiye’yi işgal hayallerini dillendirmeyi bırakırsa biz ona şefkat gösteririz, komşu olarak görürüz.

İran da Avrupa ve Akdeniz’e açılmak için, artık giderek zayıflayan Irak-Suriye-Lübnan yolunu değil, Türkiye ile ortaklığı kullanabilir. İran ve Türkiye çok benzer özellikleri olan denk olan ve Ortadoğu’da bağımsız olan yegane iki ülkedir. Her alanda işbirliği yapabilir.

Yaşlanan ve zayıflayan Rusya’yla saygı dahilinde bir ortaklık hem bizim, hem onlar, hem de Rusya’daki Müslüman kardeşlerimiz için ama bir yandan da NATO için rahatlatıcı olur. Rusya’yı ikna kolay görünmese de gerçekleşirse dünyaya panik sirenleri vermeyecek mütevazi başlangıç noktası, Kafkaslardaki bu altılı konferans olabilir. Bu Avrasya birliğinin, Orta Asya Müslüman Türkleriyle ticari, askeri, siyasi bağlarımızı bin yıl sonra yeniden oluşturmanın başlangıcı olabilir. Dünyanın çoğunluğunun yaşadığı Avrasya kıtasının merkezindeki Orta Asya’da 150 milyondan fazla insan büyük enerji, madencilik, tarım ve insan kaynakları sunmaktadır.

İslam Birliği için atılacak her adım önemlidir, farzdır. Durmadan ilerlenmelidir. Şu an Orta Doğu sözde kraliyet aileleri tarafından sun’i olarak duvar görevi yapıyorsa hiç zaman kaybetmeden Orta Asya’ya doğru ilerlenmelidir. Sınırlar değişmeden, tek kurşun atmadan Doğu’daki kardeşlerimize ancak böyle kalkınma işbirlikleri, ticaret gibi barışçıl yollarla kavuşabiliriz. Bu nedenlerle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Bakü konuşmasında vurguladığı Minsk Üçlüsü yerine Kafkas Altılısı önerisini gerçekçi buluyor ve destekliyoruz.