Cinlerin mevcudiyetine inanmalıyız, çünkü cinleriin varlığını inkâr kâfirliktir. Biz onlarla kader birliği içinde yaşıyoruz.Onlar da bizler de iradeli varlıklar olarak Allah’a ibadet amacıyla yaratıldık. Hz.Muhammed’in önderliğinde Kurân’a göre yaşamakla yükümlü kılınarak deneniyoruz.
Kur’ân’ımızda yer alan “Allah,göklerdeveyerdevarolanlarıntümünü kendisinden bir lütuf olarak size boyun eğdirdi”şeklindeki buyruklara biz insanlar gibi cinler de muhatabdır.(Casiye 13) Bu sebebledir ki “(Ey insanlar ve cinler!)Rabbimizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?”şeklindekiRahmanî sorularla beraberce uyarılıyoruz?(Rahman 16…)
Cinlerden Nasil Korunalim?
İnsanlardan ve cinlerden korkmayalım. Ama Allah’a imansız ve temel haklar ve hürriyetlere saygısız insanların ve cinlerin değişik yöntemler kullanarak fısıldadıkları şerlerden -hayatımızı İslâmlaştırarak- Allah’a sığınalım. Özel olarak sığınıp korunmak için de sabah-akşam Âyetül-Kürsi’yi, Felak ve Nas sûrelerini anlamlarını öğrenerek orıjinalinden veya meâlinden okuyalım.(Buharî Tıp 32,Vekale 10) Okunarak sığınılmasını Allah’ın öğrettiği Müminûn sûresinin 97 ve 98. âyetlerindeki duayı da içine şu Peygamberî duaya devam delim:
“Allah’ım!Öfkenden,azabından,kulların olan insanların şerlerinden,şeytanlardan; şeytanlaşmış insan ve cinlerın kötülük fısıldamalarından ve onların bana yoldaş olmalarından Sana sığınırım.”(İ.Kesîr Müminûn 97-98)
Sinirsel rahatsızlıklarımızda veya rûhsal kaynaklı hastalıklarımızda tıp bilimine başvuralım. Ancak zikir, Kur’ân okuma ve duâ yoluyla tedaviyi de ihmal etmeyelim.
“İğne-ilaç-ameliyat”üçgeninde sıkışıp kalmış ufuksuzlara
kapılmayalım. Örneğin çıplak gözle göremedikleri görüntü dalgalarını binlerce kez ekranda izlerken görmediklerine inanmadıklarını söyleyebilen ilim adamı görüntülü şarlatanlara da aldanmayalım.
Son Söz
İncelemizi Yüce Allah’ın, yaşantılarını İslâmî çizgiyle örtüştürememiş insanlara ve cinlere büyük sorgulama gününde nasıl hitap buyuracağını açıklayan bir âyetle bitiriyorum:
“Ey insanlar ve cinler! İçinizden mesajlarımı size ileten ve bu karşılaşacağınız hesap gününün geleceği hususunda sizleri uyaran Peygamberler gelmedi mi?
Onlar da biz kendi aleyhimize şahitlik yaparız- diyecekler, Zira bu dünya hayatı onları ayartmıştır; ve böylece onlar hakikati inkâr ettikleri için kendi aleyhlerine tanıklık yapacaklardır”(En’am 130)
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi