<>.theiaStickySidebar:after {content: ""; display: table; clear: both;}
İnsanların bir bölümü de yaratılışlarındaki yücelikleri kavrayabilen, bir diğer anlatımla İslam dinine bilinçle iman edenlerdir. Onlara karşı görevlerimizi kısaca üç madde halinde sunabiliriz.
a. Farklı inançların mensuplarına uyguladığımız gibi bütün müminlere karşı da başta adalet, merhamet, af ve nefsimiz için istediklerimizi onlar için de istemek gibi İslami görevleri uygulamakla yükümlüyüz.
b. İlişkiyi kesmemek, birbirimizin sahip olduklarına göz dikmemek ve aramızda ihtilaf olduğunda, ihtilafları gidermek de görevimizdir. Uzlaşı sağlamak müminlerle kardeş olmanın gerektirdiği görevdir. Rabbimiz şöyle buyurur:
“ Ancak müminler kardeştir, (barış yollarını açarak)kardeşlerinizin arasını bulun. Allah’ın (kardeşlik konusundaki yasasına)aykırılıktan korunun. Böyle yapın ki merhamet olunasınız.” (Hucurat 10)
c. Müslümanlara yardımlaşma da asli vazifelerimizdendir. Onlarla siyasi ekonomik ve kültürel yönden yardımlaşmakla yükümlüyüz. Bu görev muhtelif âyetlerin ortaya koyduğu görev olduğu gibi Mâide sûresinin 2. âyetinde de yüklenilmiş olan bir görevimizdir. İslâm’da yardımlaşma zalimle yardımlaşmayı da içine almaktadır.
Zalime de Olsa Yardım Edilmeli ve İlişki Sürdürülmeli
Peygamberimiz yönlendirici bir konuşmalarında “Zalim de olsa, mazlum da olsa Müslüman kardeşinize yardım ediniz” buyurunca, bir zat ayağa kalkarak ‘Ya Rasulallah Müslüman kardeşim mazlum ise ona yardım edebilirim ama zalime nasıl yardım edebilirim?’ der. Peygamberimiz de şöyle buyurur:
‘Ona da zulmünü engelleyerek yardım edersin’ “M.Mesâbîh Hn.4957)
Şartlar ne olursa olsun Müslümanlar birbiriyle ilişkilerini sürdürmelidirler. Peygamberimiz “Aman birbirilerinizle irtibatı kesmeyin, birbirilerinize sırt çevirmeyin, birbirilerinize kin tutmayın, birbirilerinize haset etmeyin. Ey Allah’ın kulları kardeş olunuz. “ buyurarak bizleri uyarmaktadır.
Bu uyarıdaki bir önemli noktaya işaret etmek isterim. Peygamberimiz ‘Ey Allah’ın kulları kardeş olunuz’ buyururken sizler bağlı olduğunuz siyasi örgüte üye olanlarla kardeş olunuz, buyurmuyor. Ya da sizin gibi aynı tarikata bağlı olan insanlarla dostluklar tesis ediniz, demiyor. Bunlar bizim oluşturduğumuz suni ayrılıklardır ve temelleri de yoktur. Hatalı da olsa müminler birbirlerini terk etmemelidirler.
Hatasız Müslüman Aranmamalı
Hatasız Müslüman kardeş arıyorsak böylesi yoktur, mükemmel olanımız da yoktur. Hata eğilimi insan olarak doğamızda vardır. Bu sebeple affedici olmakla da öğütlendik. Bağışlamak zordur ama mükâfatı da büyüktür. Bunun içindir ki Peygamberimiz “Vermeyene vermeyi, gelmeyene gitmeyi ve hata edeni bağışlamayı Cennetin en yüksek derecelerine iletecek ameller,” olarak açıklamıştır.
NOT: Sitemizde yayınlanmakta olan Haftalık Sohbet’imizden alıntılanmıştır.
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi