islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,5031
EURO
36,4292
ALTIN
2.955,81
BIST
9.302,94
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
11°C

Muttaki Kul…

Muttaki Kul…
20 Haziran 2023 10:00
A+
A-

Çağdaş insanın unuttuğu temel kavramlardan biride Muttaki Kul kavramıdır. Çağdaş insan, muttaki olmayı, bir düşüklük ve özgürlüğüne yönelik bir tehdit olarak görmektedir. Aynı şekilde kul olmayı, köle olmakla özdeş kıldığından dolayı da özgürleşmeyi kul olmaktan kurtuluş olarak tanımlamaktadır. Modern düşüncede de özgürlük, kul olmanın zıddı olarak tasarımlanmaktadır. Muttaki olmayı ise modern düşünce, kendi arzu ve isteklerine sınır koymak olarak yorumlamaktadır. İyi bir insan, ‘isteklerini herhangi bir baskı altında olmadan yerine getirendir ‘ diyerek tanımlayan modern düşünce, insanın kendi arzularını her arzu biçiminin önüne taşımasını özgürlüğün olmazsa olmazı olarak kabul görmesi de bu durumu işaret eder.

Modern insan, akli muhakemesini önceler, bilim ve felsefi yaklaşımı öncelikli kabul eder. Din ve Vahiy gibi aşkın/kutsal bilgi türlerini ispat edilemez bulduğu için onu yok sayar ve akli tutumu önceler.

Muttaki kul ise, akli muhakemeyi vahyin işaret ettiği temel ilkeleri anlamak ve değerlendirmek için ikincil bir konuma taşır ve önceliği ‘ilahi bilgi’ye verir. İlahi rızayı da kendi isteğinin önüne koyar. Çünkü muttaki olmanın yegâne zemini; teslimiyettir. Teslimiyet ise, vahyin önceliğini, ilahi rızanın eksen olduğu bir arzunun varlığını zorunlu kılar. Teslimiyeti güven ile taçlandıran muttaki kul, aynı zamanda anbean bir form olarak ilahi huzurda oluşunu da idrak ederek ona göre davranışlar sergiler. İhsan, düzey olarak muttaki kulun ilahi gözetim altında olduğunun idraki kadar, bu gözetimin sağladığı olumlu psikolojik vasat üzerinden hep iyiye yönelik bir olumsallığı da temel bir tutum olarak belirlemektir.

Muttaki kul, vermeyi önceler. Kendini düşünmekten çok başkasını düşünmeyi eksene alır. Yetim, miskin, zayıf, fakir ve kimsesiz kişilere yardım etmeyi bir sorumluluk bilinci üzerinden gerçekleştirir. O yardım ettikçe, kendisinin imanı artar, imanı arttıkça ise yardımı bir üst aşamaya taşır. Elindeki bir lokmayı bile paylaşmayı büyük bir sevgi ile gerçekleştirir. Yani iyilik yapmayı, bir kazanç olarak değil, sorumluluğunun gereği olarak yaparak, ilahi inayeti her zaman üzerine celbeder. İlahi inayet altındaki muttaki kul ise iyilikten başka bir seçenek düşünemez olur. Böylece muttaki kul, adalet, ahlak ve doğruluk üzerinden tam bir güven sağlar. Olumlu bir örneklik teşkil ederek, başka insanların da muttaki kul olmaları için bir umut ve ışık olur.

Hâlbuki modern insan ise tam tersi, her şeyi kendi yararına olacak şekilde düzenlemek ister. Kendisine yapılmış her türlü yardımı kabul ederken, başkasına yardım etmeyi ancak daha büyük bir yardım almayı sağlayacaksa düşünür. Modern insan bencil iken, muttaki kul, diğerkâmdır. Muttaki kul, bencilliğini aşmadan muttaki olamaz zaten!

Muttaki kul, adaletin ikamesi için kendisi zarar görmesi halinde bile tecellisini sağlamaya matuf iradesini kararlılıkla sürdürür. Doğru olduğuna inandığı şeyi aleyhine de olsa ifade eder. Muttaki kul, asla müminleri aldatmayacağı gibi, kendisini de aldatmaya teşebbüs dahi etmez! Modern insan, her aşamada hem kendisini ve hem de başkalarını aldatmayı kolaylıkla sürdürür, yeter ki kendisine yararı dokunacak olsun…

Muttaki kul, değerleri uğruna, ailesi uğruna, yaşadığı topraklar uğruna kendisini feda etmekten kaçınmaz! Modern insan ise, bilakis, kendisine bir yarar sağlayacaksa, her şeyi satmayı bir öncelik olarak kabul eder ve hiç tereddüt etmeden satar. Sadece istihbarat üzerinden verileri satan istihbaratçıların örneklemleri bile bu söylediğimizi açık bir şekilde gösterir. Kendi ülkelerini bir tehdit veya bir çıkar uğruna rahatlıkla sattıkları sürekli gündeme düşmektedir.

Muttaki kul, feragat edebilen insandır. Bu feragat etmenin can, mal, imkân, makam, mevki ve her türlü şöhreti de içermektedir. Modern insan, kendisini güçlendirecek her şeyi kullanmayı bir temel parametre olarak görür. Eğer bu durumdan vazgeçerse kendisini aptal konumuna düşürdüğünü düşünür.

Modern insan, aklını öncelediği için, ona göre kendi yararını öncelemesi makul, kendini düşünmesi ise elzem olandır. Başkasını düşünmesi ise sadece kendi yararını sağladığı oranda makulleşir. Bu yüzden cimridir, aldatmayı bir ahlaki zemin olmaktan çıkarır. Yalan söylemeyi, haksızlık etmeyi ahlaki bir ilke olmaktan çıkardığı için yapmaktan onu alıkoyacak bir değer kalmaz! Onun tek bir değeri vardır: Kendi yararını öncelemesi…

Muttaki kul ise, ilahi bilgiye istinaden varlığını anlamlandırır. O verdikçe arınır, arındıkça ilahi olana yakınlık kesbedeceği için başkasını düşünmek, kendisini düşünmekten önemli hale gelir. Çünkü kendisini düşündüğünde ise ilahi rızadan ve yakınlıktan uzak düşeceğini bilir. O yüzden muttaki kulun tek bir hedefi vardır: İlahi rızaya ermek ve O’na yakın olmaktır. O bu dünyayı değil, ahireti dikkate alarak adım atmayı önceliği haline getirir.

Bugünün insanının önünde iki örnek vardır demek isterdim: ama tek bir örnek bulunmaktadır: O da modern insan… Muttaki kul örneği ise çok uzaklarda ve silik bir şekilde bulunmaktadır. İnsan, işte bir arayışı temellendirmeli ve kendisini kurtaracak ve özgürleştirecek hamleyi yapmak için her iki örneği birlikte düşünerek onların sunduğu anlam dünyalarını dikkate alarak bir tercihte bulunmalıdır.

Bilinmeli ki, kıymetli olan az olandır. Çok olan ise her zaman düşük bir değere sahip olmaktadır.

Muttaki kul, hem dünyasını ve hem de ahretini kurtaracak olandır. İlahi inayete haiz olacak ve kurtuluşa eren kullar arasına katılacaktır. Mesele şu: ilahi rıza mı, yoksa insanın kendi rızası mı? Bu soruya verilecek cevap kişinin nerede duracağını da belirgin kılacaktır. Bilinmeli ki her tercih bir sorumluluğu içerir ve bir karşılık üretir…

Muttaki kul, tercihini ilahi inayetten yana kullanan ve ilahi bilgi ile hayatını anlamlandırarak seçilmiş kullar arasına girmeyi hak edendir.

Abdulaziz Tantik

 

 

ETİKETLER: ÜSTMANŞET, yazarlar
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.