islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,7367
EURO
36,5541
ALTIN
2.951,51
BIST
9.827,23
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
11°C
İstanbul
11°C
Hafif Yağmurlu
Çarşamba Hafif Yağmurlu
12°C
Perşembe Çok Bulutlu
14°C
Cuma Az Bulutlu
14°C
Cumartesi Az Bulutlu
16°C

PEKİ İKTİDARA GELSE MUHALEFET NE HALT EDECEK?

PEKİ İKTİDARA GELSE MUHALEFET NE HALT EDECEK?
25 Ekim 2021 10:46
A+
A-

Bismillah…

Sözcü’den Başak Kaya’nın haberi şöyle:

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay; 2022 yılında  bütçeden 240.4 milyar lira faiz ödeneceğini, her 100 liralık vergi gelirinin 19.1  lirasını faiz olacağını söyleyen Altay, “Bu rakama devletin borcunun yüzde 56’sını oluşturan döviz ve altın cinsinden borçların kur artışından gelen yükü dahil değil” dedi ve şunları söyledi:

Bu Bir Hortum

“Bunun adı borç sarmalıdır. Parayı milletin cebinden alıp bir avuç para babasının kasasına aktaran bir hortumdur. 21 Ekim’de  Merkez Bankası faizi 2 puan indirdi, borçlanma faizi  20’nin üzerinde kalmaya devam etti. Merkez Bankası’nın emir komuta ile faiz indirmesine rağmen Hazine’nin borçlanma, bankaların kredi faizlerinin yükselmesinin gerçek nedeni devletin içinde bulunduğu  borç sarmalıdır.”

“100 Liralık Verginin 40’ı Birilerine Gidiyor”

CHP’li Altay, “Kur artışını da dahil edersek her 100 liralık verginin en az 40 lirası bir avuç büyük para sahibinin, banka patronunun gelir hanesine yazılıp, servetine eklenecek. Döviz kurunda yaşanan her 1 liralık artış da devletin borcuna 137 milyar lira yük getiriyor. Eğer döviz kuru gelecek yıl da bu yıl olduğu gibi 2 liraya yakın artarsa  250 milyar liraya yakın da yeni kur farkı binecek” dedi.

YORUMUMUZ

İstanbul Sanayi Odası Başkanının şahsımıza bizzat yaptığı açıklamasına göre kazanılan her yüz liranın 55 lirası finans sektörüne gidiyor.

Türkiye’mize egemen kılınan “Borca dayalı para sistemi ve faize dayalı  ekonomi düzeninin ülkemizi  iktisaden ve ahlaken batırmakta olduğunu Mirat Haber’imizde başta Prof. Dr. Mete Gündoğan ve Yunus Ekşi olmak üzere arkadaşlarımızla birlikte yazmaktayız . Biz yaptığımız teşhise çareyi de öneniyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanımızın isteğine rağmen AK Partisinin bu sistemi değiştiremeyişinden hareketle iktisadi devrim için   Milli Mutabakat gerektiğine inandığımızdan başta CHP’si olmak üzere muhalefete ve  sendikalara çağrıda bulunduk. Çağrımızı CHP merkezine de bizzat duyurduk. Aranacağımız bilgisi verilmesine rağmen tam bir duyarsızlıkla cevap veren bile çıkmadı.

Farzedelim ki Millet ittifakı CHP başkanlığında iktidara geldi. Açıkça söylüyoruz: Yapabilecekleri hiçbir şey yoktur. Çünkü bunlar da, “Emperyalizmin öncü gücü olarak ithal edilmiş  aklı baskılayan laiklik” ten ve “Borca dayalı para sistemi ve faize dayalı  ekonomi düzeni” nden yanadır.

Söyleyeceklerimizi özetleyeceğinden sözü uzatmamak için 12.04. 2021 de CHP’sine yaptığımız çağrıyı  burada tekrarlamakta fayda umuyoruz. Çağrımızı Cumhur ittifakına da, Millet ittifakına da  teşmil edebiliriz:

CHP’ ye Faiz ile İlgili Çağrımdır

CHP’sinin Sayın Yetkilileri

Malum Ülkemizde pek çok başarılar sağlanmıştır. Hiç şüphesiz örneğin eğitim ve ekonomi gibi alanlarda başarısızlıklar da vardır. Başarılar ve başarısızlıklarda ana pay iktidar partisinindir. Ama ana muhalefet partisi olarak sizin de vebaliniz büyüktür. Çünkü iktidarın başarısı bir ölçüde muhalefete bağlıdır.

İslâm İle Barışabilseydiniz ve İktidarı Sistemle Birlikte Eleştirebilseydiniz

CHP si yönetimleri olarak İslâm’la barışıp onun yüceltici ve geliştirici ilkelerine gereğince saygı duyabilseydiniz, demokratik laikliği tercih ederek baskıcı, dışlayıcı ve ötekileştirici jakoben laikliğe şartlanmasaydınız ülkemiz gerçekten farklı olurdu.

İktidarı, iktidarı da kuşatan egemen sistemle birlikte eleştirebilseydiniz, Batı emperyalizmine eleştiri getirebilseydiniz, Eğitim sistemimizin İslâm’dan ilham alan yerel değerlerimize daha bağlı, daha akılcı, daha sorgulayıcı, daha bilimsel temellere dayalı olmasını savunup Kemalist ideolojide ısrar etmeseydiniz ve ülkemizi sömüren ve gelişmesini engelleyen “Borca Dayalı Para Sistemi ve Faize Dayalı Ekonomi ”düzenine karşı çıkabileydiniz Ülkemiz bu gün birliktelik içinde çok daha farklı ve gelişmiş bir konumda olabilirdi.

Sonuçta milletimizle aranıza koyduğunuz bariyerleri kaldıracak yerde tahkim ettiniz. Bu tespitin bana ait olduğunu da sanmayınız.

Sayın Yetkililer

Geçenlerde içinizden –yanılmıyorsam- Engin Altay beyefendinin bir televizyon konuşmasını dinlemiştim, şöyle diyordu:

“ Ecevit dönemi dahil CHP hiçbir zaman tek başına iktidar olamadı. Çünkü milletimizle aramızda bariyerler var. Bunu tam olarak teşhis ve tespit edip ona göre yapılanmalıyız. CHP yönetimine birilerinin gidip diğerlerinin gelmesi çare değildir.”

Bariyerler yerinde duruyor. Belki inanmayacaksınız ama ben ülkem için CHP’sinin derlenip toparlanmasını diliyorum. Bunun için de size katkı vermek ve kaldırılmasını arzu ettiğim bir ana bariyere dikkatinizi çekmek istiyorum.

İşte CHP’ye Ana Bariyeri Teşhis ve Atılım Fırsatı

Öyle anlaşılıyor ki AKP, ülkemizi sömürten “Borca Dayalı Para ve Faize Dayalı Ekonomi Sistemini” tek başına kaldıramadı. Kaldırma niyeti var mıdır bilemem ama görülen o ki kaldıramayacak da. Çünkü bu konu milli mutabakatı gerektirmektedir.

Biz kültürel ve iktisadî emperyalizmle kuşatıldık. İktisat fakültelerimiz kapitalizme şartlı. Problemleri oluşturan ve derinleştiren sistem içinden ve sistem ekonomistlerinden çözüm bekler olduk. Atılımımız halinde borçlu olduğumuz emperyalist kaynaklar da tepemize çökebilir. Üstelik İslâm ile ilgili gördüğünüz her eyleme, laiklik adına en büyük engellerden birini de siz oluşturdunuz.

Hulâsa “Borca Dayalı Para ve Faize Dayalı Ekonomi Sistemi” kaldırıp iktisadî bağımsızlığımızı korumak milli mutabakatı gerektirmektedir.

Muhterem CHP Yetkilileri

Milletle aranızdaki bariyerlerin en önemlilerinden biri, bu güne kadar onay verdiğiniz veya karşı çıkmayıp göz ardı ettiğiniz yukarıda değinilen kan emici para ve faiz sistemidir.

Dünya Yeniden Yapılanacak

Görünen o ki, yaşadığımız Covid 19 salgınında sonra dünya yeniden yapılanacak. İktidarı, muhalafeti ve bütün aydınları ile birlikte millet olarak biz de hazırlanmalıyız.

Adil ve merhametli bir düzen kurmaya mecburuz. Bunun için iki şeye muhtacız. Her bir maddî varlık anlamına Yaratılan ayetlerle, Kur’anî ilkeler manasına İndirilen ayetleri birlikte konu edinecek eğitim sistemine ve bir de ve faizsiz bir ekonomik düzene.

Geliniz, Bir Devrim Yapınız

Geliniz…İddianız olan sosyal demokrat çizgide bu sömürücü para ve faiz sistemini kaldıracak kanun teklifini yapınız ve arkasında durunuz. AKP’sini ve grubu olan ve olmayan diğer partileri de buna yönlendiriniz. Bu devrimci adımla milletimizi selâmlayınız. Ülkemize ciddi bir hizmet yapmış olursunuz. Milletimiz yapılanı unutmaz. Sandıkta da değerlendirir.

Sayın Yetkililer Korkmayınız

Hassasiyetlerinizi biliyorum ama korkmayınız, “Borca dayalı para sistemi ve faize dayalı ekonomi ” ye karşı çıkmanız sizi İslâm’a yaklaştırmaz ama İslâm’ın bir diğer adı olan insanlık çizisine yaklaştırır. İddianız olan sosyal demokrat doğrultuda milletimizle birleştirir, bütünleştirir.

Hodri meydan, bunu yapamazsanız, batı emperyalizmine payanda olarak ithal edilmiş baskıcı, dışlayıcı ve ötekileştirici laikliği sorgulayamazsanız, ulaşamayacağınız iktidara gelseniz bile, yapabileceğiniz hiçbir şey yoktur. Çünkü borca dayalı para sistemi ve faize dayalı ekonomi, dünya devleri olan Amerika’yı, Çin’i ve Japonya’yı bile dünyamızın en büyük borçlu ülkeleri haline getirmiştir. Emperyalizmin babaları olan Rokfeller ve Rothschiller gibi yirmi kadar dünya zenginine, dört milyar insanın mal varlığına denk mallar yağmalatmıştır.

Saygıdeğer Yetkililer

Ali Rıza Demircan hoca, sen ilahiyatçısın, senin derdin ne, bu konular neyine gerek, diyebilirsiniz. Aslında Allah’ın savaş açtığı bu zalim para ve faiz düzenine karşı çıkmak bir mümin olarak birinci derecede benim görevimdir. Üstelik siz de vicdanınız doğrultusunda görev yapmadığınız için iş başa düşüyor.

Derdime gelince, şahısları ve kurumları putlaştıran bazılarının su-izanda bulunarak zannettiği gibi benim derdim falanca kişi veya filanca siyasi kurum değildir. Derdim insan doğasıyla örtüşen İslâm’dır, milletimdir, İslâm ülkeleridir, insanlıktır, insanlık için de bir model oluşturulmasına katkı vermektir. Evet derdim var.

Çünkü BEN İSLÂM İNSANIYIM.                  

Ali Rıza Demircan

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.