PKK/YPG İçin Yolun Sonu
Esed rejiminin çöküşü, Suriye’de yeni bir dönemin kapılarını araladı. Ancak bu yeni dönemde en büyük tehdit, ABD desteğiyle ülkenin doğusunda terör devleti kurmaya çalışan PKK/YPG örgütü oldu. Suriye Milli Ordusu’nun (SMO) öncülüğünde başlayan mücadeleye, Arap aşiretlerinin katılımıyla örgüte karşı ciddi bir direniş yükseldi. Bu süreçte ABD’nin örgüt saflarına kattığı yerel grupların da ayrılmasıyla PKK/YPG’nin çözülme süreci hız kazandı. Suriye’nin birliği için mücadele eden aşiretler, topraklarını kurtarmak için canla başla çalışıyor.
Deyrizor’da Arap aşiretleri büyük bir ilerleme kaydederek PKK/YPG’yi Fırat Nehri’nin doğusuna çekilmeye zorladı. Hecin, Şaafe, Bahra ve Ebu Hamam gibi yerleşimlerin yanı sıra Et-Tim Petrol Sahası da örgütten geri alındı. Bölgedeki Arap güçleri, ABD’nin baskısıyla bir dönem örgütle iş birliği yapmak zorunda kalmış olsa da son dönemde saflarını değiştirerek mücadeleye katıldılar. Bu gelişme, bölgedeki PKK/YPG varlığına büyük bir darbe vurdu.
Aşiretler ve SMO El Ele: Birlikte Mücadele Devam Ediyor
PKK/YPG’ye karşı direnişi güçlendiren Arap aşiretleri, Suriye Milli Ordusu ile ortak hareket etmeye başladı. Özellikle Fırat’ın doğusunda etkisini artıran bu birliktelik, bölgenin geleceği için umut vadediyor. Aşiret liderleri, ülkenin bütünlüğünü koruma yolunda son derece kararlı olduklarını dile getiriyor. Suriye Yüksek Aşiretler Meclisi Konseyi’nin Başkanı Şeyh Rafi Racu Ebu Ukle, mücadeleye devam edeceklerini belirterek, “Kanımızın son damlasına kadar savaşacağız, ülkemizi teröristlerden temizleyeceğiz” dedi.
Ebu Ukle’nin açıklamaları, sadece bir savunma hattı oluşturmakla yetinilmeyeceğini, aynı zamanda ülkenin tüm bölgelerinden PKK/YPG’nin çıkarılacağını gösteriyor. Haseke ve Rakka gibi önemli yerleşim yerlerinin de örgütün işgalinden kurtarılması için çağrılar yapılmaya devam ediyor. Suriyeli gençlerin ve yurtdışındaki savaşçıların bu mücadeleye destek vermeleri gerektiği vurgulanıyor.
PKK/YPG’de Çözülme Hız Kazandı
Deyrizor’da PKK/YPG’nin etkisinin azalmasıyla birlikte örgütte ciddi bir çözülme yaşanıyor. Araplardan oluşan “Deyrizor Askeri Meclisi” üyelerinin bir kısmı örgütten ayrılarak, kendi aşiret güçlerine katıldı. Bölgedeki çatışmaların yoğunlaşmasıyla birlikte PKK/YPG, yeni alanlar kaybetmeye başladı. Esed rejiminin yıkılmasıyla boşluğu doldurmaya çalışan örgüt, artık kendi kontrolündeki bölgelerde bile tutunmakta zorlanıyor. Şehir merkezlerinden köylere kadar geniş bir alanda etkinlik gösteren aşiretler, Fırat hattında PKK/YPG’ye nefes aldırmıyor.
Yerel Halkın Kararlılığı: Silah Olmasa Bile Savaşırız
Deyrizor’daki halkın ve aşiretlerin bu süreçte gösterdiği dayanıklılık, Suriye’de teröre karşı verilen mücadelenin simgesi haline geldi. Ellerinde yeterli silah bulunmayan halk, taş ve sopalarla dahi savaşabileceklerini dile getiriyor. Şeyh Rafi Racu Ebu Ukle, bu konuda “Ülkemizi hiçbir işgalciye bırakmayacağız. Silahımız olmasa da taşlarla mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi. Suriye Yüksek Aşiretler Meclisi, bu konuda sahada önemli bir güç olarak öne çıkıyor.
60’tan fazla aşiret ve 20 kabilenin oluşturduğu bu birlik, örgütün bölgedeki varlığına karşı topyekûn bir mücadele sergiliyor. Özellikle gençlerin direnişe katılımı, hem yerel gücü artırıyor hem de örgütün saf değiştiren üyeleriyle zayıflamasına neden oluyor. Son rakamlara göre, PKK/YPG saflarında bulunan 5 bin kişi örgütten ayrılarak kendi halkının mücadelesine katıldı.
Suriye’nin Geleceği İçin Yeni Bir Sayfa
Esed rejiminin devrilmesi ve PKK/YPG’nin zayıflaması, Suriye için yeni bir umut doğurdu. Aşiretlerin güçlü duruşu ve Suriye Milli Ordusu ile olan iş birliği, ülkenin birlik ve beraberlik içinde yeniden inşa edilebileceğini gösteriyor. Bu süreçte uluslararası aktörlerin bölgeye olan müdahalesi, terör örgütlerini desteklemek yerine barışçıl çözümlere odaklanırsa, Suriye halkının huzura kavuşması daha hızlı gerçekleşebilir.
Fırat’ın doğusunda devam eden çatışmalar, sadece bölgenin değil, Suriye’nin tamamının geleceğini etkileyecek kritik bir dönemeç olarak değerlendiriliyor. Halkın azmi, direnişi ve ortak hareket etme kararlılığı, terör tehdidini bertaraf etmek için önemli bir umut ışığı olarak öne çıkıyor.
MİRATHABER.COM