Dünyada, bilinçli bir şekilde oluşturulan “İslam Korkusu” birçok ülkede etkisini göstermeye devam ediyor.
İslam korkusunun köpürtüldüğü ülkelerden birisi de Polonya
AB ülkesi olan Polonya’da iktidarda bulunan sağ hükümetin İslam ve göçmen karşıtı politikaları, Müslüman olan Polonyalılara “Hain” damgasının vurulmasına sebep oluyor.
Müslüman olan erkeler ile evlenen Polonyalı kadınların da “Biyolojik ihanet” ile suçlanması, insanlar arasında kutuplaşmalara neden oluyor ve ülkede gerginliğe sebebiyet veriyor.
38 Milyon nüfusa sahip Polonya’da Müslüman nüfusun oranı %0.1.
Doğu Avrupa’da İslam ve toplumsal cinsiyet alanlarında çalışmalar yapan, Northwestern Üniversitesi’nde misafir araştırma görevlisi Doktor Anna Piela, “Polonya’da Müslüman karşıtlığı, mülteci krizi ve sağcı hükümetle yükselişe geçti. Beyaz tenli ve Katolik olmayanlara yönelik yabancı düşmanlığı özellikle Müslümanlarla evlenen Polonyalıları daha çok hedef alıyor.” İfadelerini kullandı.
HABER YORUM
Yukarıda özetlediğimiz haberin yorumuna gelince…
Özellikle İkiz kulelerin yıkılmasından sonra planlı ve programlı bir şekilde horlatılan “İslam korkusu” dünya üzerinde ki etkisini hala sürdürüyor.
Batının İslam’a ve Müslümanlara karşı olan taraflı tutumu da bu korkuyu körüklemeye devam ediyor. Burada üzülmemiz ve düşünmemiz gereken durum ise, bu korkunun İslam ülkelerinde de körüklenmesi ve dini konularda bilgi zafiyeti olan Müslümanlar tarafından da kabul görmesi.
Halbuki İslam; kelime olarak “Barış” demektir. İnsanların barış ve huzur içinde yaşamalarını sağlayacak kriterleri ortaya koyan İslam’ın bu hakaretlere maruz kalması, günümüze has bir durum da değildir.
Bizler her şeye rağmen “İyiliği emir kötülükten men” ilkesinden hareketle, tebliğ görevimizi yerine getirelim.
Bir kere Kur’an- Kerim, insana şerefli bir yaratılmış olarak bakar ve rengine, ırkına, diline ve dinine bakmaksızın insanları bir tarağın dişleri gibi eşit mesabede görür ve şöyle buyurur:
“Ey insanlar! Doğrusu Biz sizleri bir erkekle bir dişiden yarattık. Sizi milletler ve kabileler haline koyduk ki birbirinizi kolayca tanıyasınız. Şüphesiz, Allah katında en değerliniz, O’na karşı gelmekten en çok sakınanızdır. Allah bilendir, haberdardır.”[1]
Peygamberimiz (sav) de Veda Hutbesinde,
“Ey insanlar! “Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Adem’in çocuklarısınız. Adem ise topraktandır. Arap’ın Arap olmayana Arap olmayanında Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi kırmızı tenlinin siyah üzerine siyahında kırmızı tenli üzerinde bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allahtan korkmaktadır. Allah yanında en kıymetli olanınız Ondan en çok korkanınızdır.”
Mirat Haber olarak bizler, uyulduğu ve hayata geçirildiği taktir de insanlığa huzur ve barışı getirecek bir ayet ve bir hadisi sizlere sunduk.
Ancak özellikle Batı kültürü, Müslümanları ve mensubu olduğu dinlerini, hor ve hakir görmede ısrar ediyor. Tabi ki de bunun psikolojik ve sosyolojik bir çok sebebi var.
Ama bizler buradan tekrar edelim ve diyelim ki; “İslam barış dinidir ve İnsanlık şemsiyesi altında toplanan bütün insanları kucaklamaya hazırdır.
Şaban DOĞAN
[1] https://www.kuranikerimmeali.net/hucurat-suresi/13-ayet/turkce-meali