Bismillah…
Bizi öteden beri tanıyan doğulu Sofi bir alim umre dönüşü İstanbul’a uğrayınca medyada etkili bir konumda olan yeğeni hanımefendi dostumuz aracılığıyla evimize ziyaretimize geldi. Yanında yardımcısı gibi görülen otuz yaşlarında sakallı bir genç de vardı.
Alim kardeşimiz kendisine özgü özel giysisi ile cezbedici olarak görülüyor idiyse de dilinin dış görüntüsü gibi bir ihtişamı yoktu. “Söz gümüş ise sükût altındır” dercesine pek sessizdi. Konuşmak bize düştü. Sorular yönelttiysem de ne tür faaliyetler yaptığını anlayamadım.
Bir ara yardımcısı konumunda olan genç adama ne iş yaptığını sordum. Bana “dervişlik” yaptığını söyledi.
Bir an için müsafir olduğunu da unutarak dervişliğin bir meslek olamayacağını dile getirdim. Bu durumunun kendisini yaşadığı toplumda asalak haline getirebileceğini açıktan söyleyemedimse de anlayabileceği şekilde hissettirdim.
Söz döndü dolaştı ve medyacı hanım üzerinden haberciliğe gelince, konu ile ilgilenmek gerektiğini hatırlattım ve Mirat Haber’imizde yaptıklarımızdan söz ettim. Tam bu sırada dervişliğinden iftiharla dem vuran genç adam bana dönerek “ ama siz radikalsiniz” demez mi? Övgüyü mü, yergiyi mi amaçladığını doğrusu anlayamadım.
Bana “Siz İslam’ı şeriati ile kabul eden ve onu yürürlükteki düzene alternatif gören “Hakiki Mümin” siniz” dese anlardım ve gerçeği dile getirdiği için de takdir edebilirdim.
Asalaklığa kafa ve gönül yatırmış bu genç adam, tıpkı kendisi inanmadığı halde İslam’ı iyi anlayamadığı için (!)Batıcı Atatürk devrimciliğine karşı çıkan benim gibileri TAĞUT olmakla ile suçlayan Soner Yalçın gibi beni radikallikle niteledi.
Bu saf görünümlü dervişliğe özentili genç adam Radikal sözcüğünü bilimde, siyasette ve dinde esasa dönük yenilikler yapma eğiliminde olan köktenci şeklinde anlayamayacağına göre, İslam’ı iman esaslarıyla birlikte insan ve toplum hayatına yön veren kurallarıyla bütünüyle uygulatmayı amaçlayan insan şeklinde anladığı ve kullandığı açık.
Evet, kullanabildiği kavram Radikal…
Müslümanlar arasında bile Kur’ân kavramlarını kullanamama cehaleti yaygın. Yüz yıllık inkârcı ve baskıcı kültürel eğitimin bizi getirdiği ruhumuza yabancı yere bakar mısınız?
Aslında yadırganacak bir durum da yok.
Her hangi bir müftü, ilahiyat akademisyeni, din ve ahlak kültürü öğretmeni, muhafazakâr siyasetçi ve iş adamı vs. yanında İslam’ın bütünlüğü içinde uygulanması gereğinden söz ettiğinizde size belki radikalsiniz denmeyecek ama radikalmişsiniz gibi bakılacaktır.
Oysaki İslam’ı yaşayan ve yaşanması mücadelesini veren Müslüman, düzen bozuculuk anlamına suçluluğu çağrıştıran radikallikle değil Allah’ın isimlendirdiği gibi Hakiki Mümin olmakla vasıflandırılmalıdır.
Okuyalım ve anlayalım:
“Müminler ancak, Allah anıldığı zaman yürekleri titreyen, kendilerine Allah’ın âyetleri okunduğunda imanlarını artıran ve yalnız Rablerine dayanıp güvenen kimselerdir.
Onlar namazlarını dosdoğru kılan ve kendilerine rızık olarak verdiğimizden (Allah yolunda) harcayan kimselerdir. İşte onlar Hakiki Müminlerdir. Onlar için Rableri katında nice dereceler, bağışlanma ve tükenmez bir rızık vardır.” (Enfal 2-4)
“İman edip de Allah yolunda hicret ve cihad edenler, (kendilerine başvuranları) barındıran ve yardım edenler var ya, işte Hakiki Müminler onlardır. Onlar için mağfiret ve bol rızık vardır.” (Enfal 74)
ALİ RIZA DEMİRCAN
MİRATHABER.COM -YOUTUBE-
“NEFES” yayın hayatına başladı. Onun da SÖZCÜ gibi pek bir hayır içermeyeceği açık gibi. Biz…
Laik-Seküler Çevrelerde “Ölünce Beni Kim Yıkayacak?” Tartışması TRT’nin dijital platformu Tabii’den yayımlanan “Gassal” dizisi,…
Trump'ın Yemin Töreni: Kutsal Değerler mi, Laik Prensipler mi? Donald Trump İkinci Başkanlık Dönemine Resmen…
Hamas Siyasi Büro Üyesi Muhammed Nazzal, Katar'ın başkenti Doha'da yürütülen ateşkes müzakerelerinde anlaşmaya varılmasında Türkiye'nin…
BİR AYET BİR HADİS "Salih Amel İşleyenler" MİRATYOUTUBE MİRATHABER.COM
Hamas-İsrail Esir Takası: 90 Filistinli Kadın ve Çocuk Serbest Bırakıldı Filistinliler Serbest Bırakılan Esirleri Karşıladı…