Ramazan Mektebinden Alacağımız Merhamet Eğitimi

“Evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennem ateşinden kurtuluş” ayı olan Ramazan’ın ilk günlerini yaşıyoruz. Ramazan mektebinde nefsimizi bir aylık manevî kampa almış bulunuyoruz. Bu yüce mektebin müfredatına gönül vererek geçmiş on bir ayın muhasebesini yapanlar, gelecek on bir aya bedenen ve ruhen hazırlanan ve böylece İslam Dininin hayat kanunlarını yaşama aşkıyla şarj olan mü’minler, Rasulullah’ın ifadesiyle “analarından doğdukları gün gibi saf ve günahsız olarak” Yüce Mevlâ’mızdan inşallah “RIZA” diploması alacaklardır.

Ramazan mektebinden geçer not alarak mezun olanlar, mezuniyetlerine yakışan bir tavırla Ramazan’da edindikleri iyi alışkanlıklar ve ibadetlere olan düşkünlüklerini hayatlarının devamında da sürdürmelidirler. Sadece Ramazan’da Allah’ın rızasına uygun davranıp, Ramazan’dan sonra içimizdeki nefis firavununun güdümüne girmeyi, İslam’la uzlaştırmak mümkün değildir. Aslında Müslüman, her ayını Ramazan, her gecesini de Kadir bilerek Rabbine olan kulluk vazifesini sürekli bir şekilde ayakta tutmalıdır.

Özellikle Ramazan müfredatının en öne çıkan konusu “Merhamet eğitimi”dir. Merhamet, bütün iyiliklerin kaynağı olan insanî ortak bir değerdir. Kaynağı Allah’tır. Merhametin olmadığı ya da zayıfladığı ortamlarda bütün kötülükler kök salar. Merhametsiz vicdanlar, şiddetin, öfkenin, şahsi menfaatin ve nefsanî arzuların tutsağıolur. İyilikler, merhamet toprağında gelişir ve meyve verir.

Peygamber (s.a.v) Efendimiz: “Allah mahlûkâtı yarattığı vakit, kendi katında arşın üstünde bulunan kitabına “Rahmetim gazabıma üstün geldi” diye yazdı” buyurmuştur. (Buhârî, Tevhid 15, 22, 28 55; Müslim, Tevbe, 14-16)

Merhamet, paylaşmak demektir. Allah Rasûlü bu konuda da: “Müminlerin birbirine karşılıklı sevgi, şefkat ve merhametle muamelede bir tek beden gibi olduklarını görürsün. Bedenin bir uzvu rahatsız olduğunda, diğer organları uykusuz kalarak ve ateşlenerek onun acısını paylaşırlar” diye buyurmuştur. (Buhari 18/425)

Öyleyse müslümanlar, merhamet eğitiminde birbirlerine bir bedenin uzuvları gibi davranmalıdır. Bu Hadis, merhamet eğitimine çok önemli bir örnektir. Aslında müslüman her zaman merhametli olmak zorundadır. Ramazanda bu, zirve yapmalı ve on bir ayda gevşeyen manevi merhamet cıvataları bu ayda iyice pekiştirilmeliydi.

Eğer bir baba, Ramazan akşamı evine geldiğinde yemek çeşitleri veya tuzu ile ilgili problem çıkarmış, bu konuda hanımını ve kızlarını kırmışsa yani evde yemek terörü estirmişse, o baba merhametten nasibini almamıştır.

Yüce Allah, merhameti insanoğlunun fıtratına yüklemiştir. Bu konuda hayat Kitabımız şöyle buyurur: “Mutlu olmanız için size, kendi cinsinizden eşler yaratıp da aranızda sevgi ve merhamet peyda etmesi de Allah’ın varlığının delillerindendir.” (30Rum:21)

Dolayısıyla hayatında merhamete yer vermeyen her kişi, fıtratını bozmuş demektir. Peygamber efendimiz buyururlar ki: Allah Teâlâ yeri ve gökleri yarattığı gün, yüz rahmet yarattı. Her bir rahmet, yerle gök arasını dolduracak kadardır. Bu yüz rahmetten yeryüzüne bir tek rahmet indirdi ki bu sayede anne yavrusuna, yabani hayvanlar ve kuşlar da birbirlerine merhamet ederler. Kıyamette ise O, bu rahmetin tamamı ile kullarına merhamet eder. (Müslim, Tevbe, 21)

Peygamberimiz, Allah’ın rahmetinin enginliğini, bütün yaratılmışları kapsadığını, sevgi, şefkat ve merhametin karşılıklı olması gerektiğini bize öğretmekte ve eğitmektedir. İşte Ramazan mektebinde kendini bir nevi eğitim kampına almış olan bir müslüman, Allah’ın kendisine vermiş olduğu bu merhamet nimetine uygun hareket etmelidir. Bu nimetin kadrini bilerek, Yüce Allah’ın kullarına gösterdiği rahmeti, kulları da hemcinslerine çok görmemelidir. Kendini siygaya çekerek nerede yanlış yapıyorum deyip eksiklerini tamir ederek “Rıza Diplomasını” almaya hak kazanmalıdır.

Allah Rasûlü; “İnsanlara merhamet etmeyene Allah da merhamet etmez” diye buyurmuştur.(Buhârî, Tevhîd, 2)  

Âlemlere rahmet olarak gönderilen” (21Enbiya:107) Peygamberimiz; merhametiyle şiddet ve inadı eritmiş, taş gibi katı kalpleri yumuşatıp hamur haline getirmiştir. Merhamet eğitimindeki başarısı, O’nun peygamberliğinin delili sayılır. Bize düşen de O’nu örnek almaktır.

Yine Rasûlüllah (s.a.v) buyururlar ki: “Yakın akrabalarıyla bağını koparan merhametsiz kişi, cennete giremez.” (Buhârî, Edeb, 11)

Bu hadislerinde Peygamberimizin verdiği mesaj, akrabaları ile bağlarını koparanlar merhametsizdirler. Merhametsizlik sonuçta cennetten mahrum olmayı doğurur. Müslüman merhametten yana tavır koymalıdır. İhmal ettiğimiz akrabalarımızı Ramazan’da ziyaret listesine alarak merhamet eğitimimizi tamamlamalı ve bir daha aynı hataya düşmemeliyiz.

Rasûlüllah Efendimiz: “Satış yaparken hoşgörülü, satın alırken hoşgörülü ve öderken hoşgörülü/anlayışlı ve merhametli olan insana Allah merhamet eder” buyurmuşlardır. (Buhari, Büyu, 16, İbn Mace, Ticârât, 28)

Peygamberimiz, alışverişte ve insanî ilişkilerde de adaletle iş yapılması gerektiğini, haksız kararın merhametsizlik olduğunu belirtip merhamet eğitimi vermektedir.

Bu hadis doğrultusunda Ramazan ayı öncesi piyasaları gözlemlemeye çalıştığımızda, merhamet açısından mahcup olmaktayız. Ramazan dolayısıyla fiyatlar nerdeyse iki katına fırlıyor. Hollanda’da çalışan bir müslüman kardeşim; “Hollanda esnafı, dinî gün ve bayramlarında fiyatlarda indirim uygular. Fakat ne gariptir ki, Ramazanlarda bizde fiyatlar artar. Müslüman olmayanların kendi dini günlerine gösterdiği saygıyı bizim Müslümanlar neden göstermez?” diyeserzenişte bulunmuştu.

İşte insanda merhamet eksikliği olursa,mala karşı hırs da artmakta ve “Nasıl olsa insanlar Ramazanda ihtiyaçlarını karşılamak zorundadır” diyerek müslümanların Ramazanhazırlıklarını, fırsata dönüştürmektedirler. İşte bütün bunlar, insanda merhamet fakirliğinden kaynaklanan ruh hastalıklarından ve kalp dağınıklığından başka bir şey değildir. Ramazanı fırsat bilerek bu defomuzu tamir etmek için kendimizi merhamet eğitimine almalıyız.

Bu ayı bu duygu ve düşüncelerle değerlendirip rıza diploması almaya hak kazanacak olan Ramazan mektebinin müdavim öğrencilerine ne mutlu! Onlara selam olsun.

Musab SEYİTHAN

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi

Recent Posts

  • Gündem

KUR’ÂN ARAŞTIRICISIYDI BEL’AM MI OLDU!

Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…

32 dakika ago
  • Gündem

YALNIZCA VE SADECE MİLLETİMİZİN ASKERLERİNE MUHTACIZ

Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…

4 saat ago
  • Gündem

İBB Meclisi’nde İstanbul’da Suya Her Ay Zam Yapılacak

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…

5 saat ago
  • Gündem

Marmara’da Lodos: Deniz Ulaşımı Olumsuz Etkilendi

İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…

6 saat ago
  • Makale

Evrensel Bir Kişilik Profili: Ebu Leheb ve Karısı (1)

Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…

6 saat ago
  • Makale

Bünyamin’in Alıkonma Süreci ve Su Kabı Meselesi-2

Önceki yazımızda Yûsuf 12/76 ayetini kısmen ele almıştık. Bu yazımızda ise ayetin ele almadığımız yönleri…

7 saat ago