Öncelikle, 24 Haziran Seçimi ile ortaya çıkan tabloyu; kadim ferasetinegüvenmemiz gereken halkımızın seçimde “ne dediğini”doğru okuyup anlamaya çalışmalıyız. Milletimiz:
-Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın riyasetine desteğini artırarak sürdürmüş, ümmete liderlik yapacak güçlü ve yeni bir Türkiye’nin inşasıiçin Başkanlık sistemine geçilmesini onaylamıştır.
-Ak Parti iktidarının ve belediyelerinin, icraatlarını da kadrolarını da yenileyerek kendine ciddi manada bir çekidüzen vermesive ‘fabrika ayarları’ istikametinde ıslah olması için uyarmıştır.
-Ak Parti ile MHP’nin “Lâ ğâlibe illallah”şiarında simgeleşen ittifakından memnun kalmış; “milli ve yerli”diye ifade olunan eksenin manevi ve İslâmîkodlarımızla beslenerek devamını arzulamıştır.
-Yıllar yılı Din’e ve dindar halk çoğunluğunakarşı konumlanan “yabancılaşmış oligarşik azınlığı”da onlarla yan yana saf tutan ‘safları’da -mülahazaları ne olursa olsun- affetmemiş, cezalandırmıştır.
-Seçim sath-ı mâilinde sergilenen sahte “dindarlık numaralarını”da yememiş, gülüp geçmiştir.
İmdi, bu kısmi okuma ve anlama çabamıza bazı tespit ve tekliflerimizi de ekleyerek toparlayalım:
Yeryüzünün egemen güçlerine karşı ümmete ve mazlumlara her zaman sahip çıkan ve bu yüzden de çok çok dualar alan milletimizin 24 Haziran’da ortaya koyduğu basiretlimilliiradeyi önemseyip ona sahip çıkmalı; -15 Temmuz Direnişi örneğinde görüldüğü gibi- şer güçlerin oyunlarını her seferinde bozan bu manevi güç kaynağınıtahkim ederek yeniden tarihin öznesihaline getirmeliyiz.
Bu noktada milletimize öncülüketmeleri gereken kanaat önderlerimizin, yazar ve hocalarımızın, ilim ve fikir insanlarımızın önümüzdeki süreciçok iyi değerlendirmeleri gerektiğini düşünüyorum.
İşte tam da bu minvalde, seçime üç gün kala Hakka yürüyen Abdülmetin Balkanlıoğluhocamızın yüz bini aşkın mümin kardeşi tarafından kılınan cenaze namazının verdiğimesajadikkat çekmeliyim.
Abdülmetin hocamıza gösterilen bu sevgi hâlesini, kendi adıma şu âyetle anlamaya çalıştım:
“İman edip de salih ameller/davranışlarda bulunanlara gelince, onlar için çok merhametli olan Allah (gönüllerde) bir sevgi bağı oluşturacaktır.”(Meryem, 96)
Kendisini tanıdığımdan beri Abdülmetin Balkanlıoğlu; İslâmî camianın tüm renklerinisamimiyetle kucaklayan, İslâm’a hizmet için davet edildiği her yere -hiçbir ayırım yapmadan-koşan, müminlerin birlik ve beraberliği için olanca gayreti ile çalışan, ümmetin dirilişiiçin elini değil adeta gövdesini taşın altına koyan, derdi davasıve davası derdiolan, yüreğini avucuna alıp sevgisini muhatap olduğu her insana ve gruba cömertçe sunan ilim ve irfan adamı; meşhur ifade ile “adam”gibi bir “adam”idi.
Onu ilk kez 19 Ağustos 2006 sabahı, İstanbul Şehzadebaşı Camii külliyesi içindeki tarihi mekânda Namaz Gönüllüleri Platformu’nun kuruluşu için yaptığımız toplantıda tanımıştım… İki koltuk değneği ile ameliyatlı ayağını sürüye sürüye gelen Abdülmetin Hocam, şu unutamadığım cümleyi söylemişti:
“Yıllardan beri özlediğim bu manzara işte bu! Namaz için bir araya gelmiş şu kadar hocamızı yan yana, omuz omuza dünya gözü ile gördüm ya, Allah’ın izni ile artık gözüm arkada gitmem…”
O tarihten sonra Abdülmetin hocamız “Namazla Diriliş”programlarımıza hep koşarak geldi. Zaten ona “yürümek”değil “koşmak”yakışıyordu… Sonra, “Eyüp Buluşmaları”, “Diriliş Buluşmaları”… O ‘tükenmeyen’ enerjisi, coşkulu performansı ve gönüllere dokunan samimi hitabı ile bambaşkaydı…
Rasûlüllah Efendimiz (s.a), “Kıyamet günü Allah katındaki makamlarına peygamberlerin de, şehidlerin de gıpta edeceği” bir gruptan haber verir:
“Onlar aralarında kan bağı ve birbirlerine bağışladıkları bir mal olmadığı halde, Allah’ın ruhu (Kur’an) adına birbirlerini sevenlerdir. Allah’a yemin ederim, onların yüzleri mutlaka nurdur. Onlar bir nur üzeredirler. Halk korkarken, onlar korkmazlar. İnsanlar üzülürken, onlar üzülmezler.”
Ve şu ayeti (Yunus, 62) okur: “Haberiniz olsun Allah’ın dostları var ya! Onlara ne korku var ne de onlar üzülecekler.”(Ebu Davud, Büyû’ 78).
Dava arkadaşım Abdülmetin Balkanlıoğlu hocamın mekânı Cennet ve makamı âli olsun.
Rabbim bizleri, Müslüman kardeşlerini sevgi ile kucaklayıp kalplerine dokunarak topyekûn dirilişlerine öncülük eden “Allah’ın dostları”eylesin.
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi