SEÇİMLERE GİDERKEN AMAN DİKKAT!

Ülkemizin zor günlerden geçtiği konusunda hepimiz hemfikiriz zannediyorum. Özellikle Plandemi sonrası bütün dünyada oluşan ekonomik daralma ve sıkışma, bizim ülkemizi de fazlasıyla etkiledi.

Ancak Hükümet, gerek memur, gerek işçi gerekse de asgari ücret ve emeklilere yaptığı zamlar ile halkını bu hayat pahalılığından korumaya çalıştı.

Sizin anlayacağınız, bir tarafta patates-soğan fiyatlarını gündeme taşıyarak hükümeti yıkmaya çalışan bir muhalefet, diğer tarafta ise yaptığı büyük hizmetlerle “Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır” diyen iktidar var.

ALGI OLUŞTURMAK

Bütün bunlar gözümüzün önünde cereyan ederken bizim aklımıza gelen şey, muhalefetin algı oluşturduğu düşüncesidir.

Muhalefetin algı oluşturduğuna inanmayanlara da tavsiyemiz, bir önceki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Sayın Muharrem İnce’nin başına gelenleri hatırlamalarıdır.

O dönem Halk TV genel yayın yönetmeni olan gazeteci Şaban Sevinç,CHP genel başkan yardımcılarından birinin kendisini arayarak, “Muharrem İnce’nin mitinglerine fazla yer verilmemesini istediğini” TV kanallarında itiraf etmesi, seçimlerden önce çok şeylerin döndüğünün ispatıdır.

2018 yılının 24 Haziran gecesin de neler olduğunu da bir hatırlatalım isterseniz. Bir Twitter hesabında BBC’ye şu mesaj gönderilmişti:

“Sesimizi duyuramıyoruz BBC. Muharrem İnce’nin eşi esir alındı! Erdoğan iç savaş tehdidi ile kaybettiği seçimi kazandı! YSK hâkimleri esir tutuluyor. Karşı çıkanlar istifa ettirilip esir alındı! Sesimizi duyur BBC!”

Ne kadar kışkırtıcı bir mesaj değil mi? Hatta halkı sokaklara dökecek ve çatışma çıkartacak kadar kışkırtıcı…

Bu sebepledir ki, seçimlere giderken aman dikkat diyoruz.

Bu kışkırtıcı mesajın ardından, 15 saat sonra konuşan Muharrem İnce, “Beni kimse tehdit etmedi. Yok, eşimi kaçırmışlar… Bunlar birkaç şizofrenin uydurmaları.” Demişti de troller ordusunun yalanı böylece ortaya çıkmıştı.

FİTNE, SEÇİM ÖNCESİ UYANDIRILMAYA ÇALIŞILIYOR

Aynı yalanlar üzerine fitne çıkartılmak isteniyor. Mesela TELE1 Yayın yönetmeni Merdan Yanardağ, “oy pusulalarındaki mühürlerin, özel kağıtlar ve özel mürekkepler sayesinde,  saat 17’den sonra Erdoğan’ın hanesine yürüyeceği” yalanını attı ki tam bir komedi… ama bunu komedi olarak görmeyen ve inana insanlarında varlığı bir gerçek. Hatta sol düşünceye sahip Profesörler bile buna inanarak ya da kasıtlı olarak bunu sosyal medya mecralarında paylaştılar.

Allah Aşkına, bunu söyleyen Merdan Yanardağ’a ve bunan inananlara bir tavsiyemiz var. Madem bu işin kesin olduğunu iddia ediyorsunuz, canlı yayında ispatlayın da bu halk görsün bunu. Gündüz Kemal Kılıçdaroğlu’na atılan oyların akşam 17.00 itibarıyla nasıl Tayyip Erdoğan’ın hanesine geçeceğini bir müşahede etsin bu millet…

O kâğıt nasıl bir akıllı kağıt ise, o mürekkep nasıl düşünen bir mürekkepse görelim,  görelim de akılsızlığımıza, düşüncesizliğimize kısaca aptallığımıza oturup ağlayalım.

Böyle bir şey yoksa eğer ki yok, sizin yaptığınızın tek bir açıklaması var. Patates ve soğan fiyatlarıyla yaptığınız algı yönetimini, akıllı pusula kağıtları ve mürekkep yalanıyla sürdürüyorsunuz.

Ama burada bir gerçeği atlıyorsunuz galiba. Recep Tayyip Erdoğan karşısında ki çaresizliğinizi ve yenilginizi, bu cümleler ile kabul etmiş oluyorsunuz.

Şaban DOĞAN