Güzel Anadolu’muzun en muhafazakar şehirlerinden biri olan Bayburt’da, ‘Harman Sonu’ etkinliğinde ahlak dışı görüntüler sergilendi.
Orgnizatörler Kenan Yavuz, Etnografya Müzesi ve İyilik İçin Sanat Derneğinin imza attığı program, “Anadolu’nun güzelliklerini tüm dünyaya yaymak, kültür derinliğini görünür kılmak maksadıyla” da yapılsa, podyumda yarı çıplak yürütülen mankenler, Bayburt’un muhafazakar kişiliğine yakışmayan görüntülerdi.
Bayburt ve Erzurum bölgesinde yaygın olan ve kadınların tesettür elbisesi olan Ehram elbisesinin, sanat adına yerlerde sürünmesi, “Seküler hayat, Bayburtlulardan ne istiyor?” sorusunu akla getirdi.
Bir toplumu işgal etmek, illa da silaha, zorbalığa ve baskıya başvurarak fiziki işgal ile gerçekleşmez. O toplumun kültürünü yavaş yavaş elinden almak adına, insanların ve hele ki gençlerin nefsi emmarelerini okşayacak organizasyonlar gerçekleştirirseniz, beyinleri iğdiş eder, insanları hakkı ve doğruyu düşünemeyecek hale getirirsiniz.
Biz bu Kültür emperyalizmini, yıllardan beri ülkemizde görebilmekteyiz. 1970’li yıllarda evlerimize giren televizyon ve Dallas gibi dizilerle Müslüman Türk insanının manevi hayatına yapılan taarruzlar hala devam etmektedir. Bayburt’da güya sanat adına yapılan bu tür programlar da maruz kaldığımız Kültür emperyalizminin bir parçasıdır.
Arif Nihat Asya’nın dediği gibi, “Bize bir nazar oldu/Cumamız Pazar oldu/ bize ne oldu ise/ Azar azar oldu”
İnce ayarlar çekilerek adım adım ülkemiz üzerinde gerçekleştirilen Kültür emperyalizminin son örneğini böylece Bayburt’da görmüş olduk.
Dadaş diyarının, milli ve manevi değerlerine bağlı muhafazakar insanları bu tür programlar için ne düşünür, onu çok iyi biliyoruz. Biliyoruz da, bu tür programları düzenleyen ya da düzenlenmesine izin veren yöneticilerin bu aymazlığı nereye kadar devem edecek onu bilemiyoruz.
MİRATHABER.COM