İslâmî eğitime muhtacız dedik ya yalnız cehele takımı değil okur yazarlarımız da ahkâm kesmeye başlarlar. Bu sebeple biz açıklamalarımızı yapalım. Laik eğitim sisteminin dünyamızı ve ülkemizi zulme ve sömürüye boğduğu malum. Bu konuyu çokça işledik. İşlemeye de devam edeceğiz.
İnsanlığın muhtaç olduğu ama günümüzde Müslümanların da bilmediği İslâmî eğitim sisteminin öne çıkarılması gereken iki temel özelliği var.
1-Yaratılan âyetleri indirilen âyetlerle birlikte okumak/incelemek ve uygulamaya sokmak,
2-Ortak koşmaksızın Allah’a ve Ahiret hayatına imanı eğitimin temeline oturtmak.
Bu yazımızda ilk maddeye eğileceğiz. Bunun için bir girişle yaratılan ve indirilen âyetleri açıklamaya çalışacağız.
Yaratılan Her Varlık Bir Âyettir
İslâm Dininin ana kaynağı olan Kur’ân-ı Kerîme göre, insan Yüce Allah tarafından en güzel kıvamda yaratılmış ve ebediliğe erdirilmiş varlıktır. Dağlar, denizler, bitkiler, ovalar, hayvanlar, madenler ve diğer yeryüzü varlıkları insan için yaratılmıştır.( Bakara 28, Câsiye 13) Güneş ay ve yıldızlar gibi göksel varlıklar da insana hizmet vermeleri için yapılandırılmışlardır. (İbrahim 33,Câsiye 14)
Zerreciklerden galaksilere ve tek hücrelilerden dev canlılara kadar küçüklü büyüklü yaratılan her bir varlığa Kur’ân dilinde Âyet denir. Güneş âyettir, dağlar ayettir, nehirler âyettir, gündüzler ayettir, her bir canlı varlık da âyettir.
Yaratılan Âyetlerin Özellikleri ve İşlevleri Varlıklarına Kodlanmıştır
Yaratılan âyetlerin içinde ve çevresinde oluşan mesela fiziksel, astronomik ve biyolojik oluşumlar da birer âyettir. Hülasa her varlık ve oluşum âyettir. Bunlar Yaratılanâyetlerdir. (A.İmran 191;Fussılet 37,39,53; Rûm 20-25…)
Yaratılan âyetlerin her biri bir ölçü içinde yaratılmış, özellikleri ve işlevleri varlıklarına kodlanmıştır.(Kamer 49; Tâhâ 50) Kodlanan bu varlık özellikleri ve işlevlerine biz tabîat kanunları/doğa yasaları diyoruz. İlmi çalışmalar yapmamızı sağlayan da bu yasalardır.
Âyetin Anlamı ve Tabîat Kanunları
Âyet işaret, nişan, belge anlamındadır. Bir diğer anlatımla Yüce Rabbimizin varlığına, birliğine, bilgisi ve kudretinin sonsuzluğuna işaret eden nişan-belge demektir.
Kur’ânın Anlamlı Her Bir Cümlesi de Âyettir
Rabbimiz Kur’ân’da yaratılmış varlıklara âyet dediği gibi adil ve erdemli bir yaşama götüren anlam yüklü Kur’ân cümlelerine de âyet demektedir.
İnen İlk Kur’ân Ayetleri Yaratılan Âyetlere Yöneltmektedir
Kur’ân’ın İndilen ve “Yaratan Rabbinin adıyla oku…”(Alak 1-5) İfadeleri ile başlayan ve Rabbimizin yaratıcılığına vurgu yapan ilk âyetler’i, Yaratılan Âyetler olan varlıkları bir Kitab gibi okumayı/incelemeyi emretmiştir. Bu âyetler gibi pek çok âyet bize yaratılan varlıkları öğrenmeyi emrederken yaratılan varlıkların öğrenilebilir olduğunu da bildirmiş olmaktadır.
Bizim İçin İlmin Tanımı
İşte bizim için “İlim, yaratılan ve indirilen âyetlerin birlikte incelenmesi ve böylece faydalar üretilmesidir.”
Biz insanlar Yaratılan âyetleri matematik, fizik, kimya, biyoloji, tıp ve astronomi gibi bilim dalları ile inceliyor ve hayatımızı kolaylaştıracak ve zenginleştirecek sonuçlar devşiriyoruz. Ama yaratılan âyetler aracılığıyla ürettiğimiz mesela uçaklar bizi adalet iklimine getiremiyor, altın uçlu kalemler gerçekleri yazdıramıyor, teknolojiler hukuki ve sosyal adalete iletemiyor, laboratuarlarda insani erdemler hayata geçirilemiyor. Felsefi arayışlar da ölümün karanlık yüzünü aydınlatamıyor. Ölüm ötesine ışık tutamıyor.
Diğer taraftan bilimsel ve teknolojik gelişmelerle sağlanan güçler ve silahlarla yapılan zulümler, savaşlar, işgaller, siyasi ve ekonomik sömürüler ve organize edilen terörler insanlık omuzlarımızı çökertiyor.
Yaratılan Âyetler Gibi İndirilen Ayetleri de Okumaya Muhtacız
Bunun içindir ki yaratılan âyetler gibi ve onlarla birlikte indirilen ayetleri de okumaya muhtacız.
Hayatımızı konumlandırmak ve amaçlandırmak için, adil ve barışçı sömürüsüz bir dünya için ve
ebedi hayatın mutluluğunu sağlayabilmek için indirilen âyetleri de okumaya ve öğrenmeye muhtacız.
Sevgili Gençler! Saygıdeğer Hocalar!
Sevgili Gençler! Ne mutlu size. Allah’a îman temelinde yapacağınız ilmi çalışmalar sizi de ülkemiz insanlarını mutlu edecek Cennet’e götürücü adımlardır. Peygamberimiz sizler gibi ilim yolcuları için balıklar ve kuşlar yanı sıra meleklerin de duacı olduğunu müjdeliyor.
Saygıdeğer Hocalar! Ne mutlu sizlere. Biz Kurân alimleri ile örneğin fizik ve astronomi bilginleri arasını ayırmıyor, hepinize saygı duyuyoruz. Sizler, yöneticilerin de, yıldız sanat ve spor adamlarından da çok çok önündesiniz. Allah, mümin ilim adamlarını, varlığının şahitleri olarak anıyor, ancak sizlerin derin bir kulluk sergileyebileceğinizi bildiriyor. Yüksek Cennet dereceleri de sizler için hazırlanıyor.(A.İmran 18;Fâtır 28; Mücadele11)
Yaratılan ve İndirilen Ayetleri Birlikte Okuyan Müslümanlar müsbet bilimlerin bir kısmının temellerini attılar, bir kısmını da geliştirdiler.Batıyı ronesansa ve kilise istibdadına karşı reforma hazırladılar. 8.asırdan 16. asrın sonlarına kadar muhteşem medeniyetler kurdular.
Dün yaptık, bu gün de yapabilir, bilimde dev adımlar atabiliriz. Yeter ki amaç edinelim.
Açıklanmaya çalışıldığı üzere biz Yaratılan âyetlerle indirilen âyetleri birlikte okuma/incelemeye muhtacız. Çünkü İlim de budur. İnsanlık yaratılan ayetleri okumayı öğrendi ama indirilen âyetleri öğrenip öğretmeyi beceremedi. Biz ise yaratılan âyetleri de indirilen âyetleri de öğrenemedik.
Bunun içindir ki İslâmî eğitime muhtacız diyoruz. Diyoruz da akledecek var mı?
Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi