Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas, El Cezire muhabiri Şirin Ebu Akile’nin öldürülmesine ilişkin davanın derhal Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verdi.
Abbas, Şirin’in binlerce kişinin katıldığı cenaze töreninde yaptığı konuşmada, İsrail’in Ebu Akile’nin öldürülmesi hususundaki “tüm sorumluluğu taşıdığını” duyurdu.
Şirin, İsrail ordusunun işgal altındaki Batı Şeria’daki Cenin kampına düzenlediği baskın girişimini izlerken öldürüldü.
El Cezire, İsrail güçlerini, muhabirini kasten öldürmekle suçladı. Olanları “kasıtlı ve iğrenç bir suç” olarak nitelendirdi. Ve faillerin peşine düşmeye yemin etti.
İsrail onu Filistinli militanların vurmuş olabileceğini iddia ederken, Washington Post ise bir İsrail ordusu yetkilisinin, ölümcül kurşunun ordunun askerlerinden biri tarafından ateşlenmiş olma olasılığını araştırdığını söylediğini bildirdi.
İsrail gazetesi Haaretz, İsrail ordusunun Ebu Akile’nin öldürülmesiyle ilgili olarak ordudaki gizli birlik üyelerinin sorumlu olacağını da göz ardı etmeyen bir İsrail ordusu soruşturmasının ayrıntılarını açıkladı.
İsrail B’Tselem örgütü, İsrail anlatısını yalanladığını ve Filistinli silahlı kişilerle İsrail ordusu arasındaki çatışmanın başka bir yerde gerçekleştiğini söylediği bir video klip yayınlamıştı.
Birleşmiş Milletler, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği bağımsız ve şeffaf bir soruşturma yapmaya çağırdı.
Şirin’in öldürülmesi Arap basın çevrelerinde ve uluslararası basın kuruluşlarında yaygın bir dayanışmayı harekete geçirirken, Tunus, Ürdün, Irak ve Lübnan’daki gazeteciler ve aktivistler onun öldürülmesini kınamak için protesto gösterileri ve oturma eylemleri düzenlediler.
51 yaşındaki Filistin asıllı Amerikalı Ebu Akile, bölgedeki en popüler ve deneyimli muhabirlerden biriydi.
Filistin bayrağına sarılı tabutu Ramallah’ taki Filistin Yönetimi karargahına getirildi. Geçit töreni sırasında işgal altındaki Batı Şeria sokaklarında yas tutan büyük bir kalabalık toplandı.
Abbas, Ebu Akile’yi Filistin davasını savunmak için hayatını feda eden bir “ifade özgürlüğü şehidi” olarak övdü. Aynı amanda konuşması sırasında “Onun cinayetinden İsrail işgal makamlarını tamamen sorumlu tutuyoruz ve onlar bu suçla ilgili gerçeği gizleyemeyecekler” dedi.
Filistin Yönetimi’nin İsrail’in ortak soruşturma yürütme teklifini “onlara güvenmedikleri için” reddettiğini ve “suçluların izini sürmek için derhal Uluslararası Ceza Mahkemesine gideceğini” de sözlerine ekledi.
Uluslararası Ceza Mahkemesi’nden veya mahkemenin yetkisini tanımayan İsrail hükümetinden hemen bir yanıt gelmedi. İsrail, işgal altındaki topraklardaki olası savaş suçlarının soruşturulmasında işbirliği yapmayı reddediyor.
İsrail Başbakanı Naftali Benet, Filistin Yönetiminin “gerçeğe ulaşmak için gerekli olan asıl sonuçlara ulaşılmasını” engellediğini iddia etti.
Ayrıca Filistin Yönetimi’ni “soruşturmayı engelleyecek veya çarpıtacak herhangi bir adım atmaması” konusunda uyardı.
Ancak İsrail Savunma Bakanı Benny Gantz, “Şirin’i vuranların Filistinliler olabileceğinin mümkün olduğunu” ya da “kendi ordularından olmuş olabileceğini, bunun ise trajik bir hadise olacağını” söyledi.
Gantz, “Şu ana kadar yapılan soruşturmadan elde ettiğimiz ön sonuçlar, Şirin’e karşı bir ateş açıldığını göstermiyor ve sahadaki operasyonel kaos nedeniyle herhangi bir seçeneği ise göz ardı edemiyoruz” dedi.
Şirin, İsrail askerlerinin düzenlediği bir baskın için Çarşamba günü erken saatlerde Cenin mülteci kampına gittiğinde üzerinde “basın” kelimesinin açıkça işaretlendiği mavi bir ceket giyiyordu.
İsrail ordusu, “Operasyon sırasında düzinelerce silahlı adam askerlere ateş açtı ve patlayıcılar fırlattı, askerler de ateş ederek karşılık verdi” dedi.
Filistin Sağlık Bakanlığı, Ebu Akile’nin İsrail askerî harekâtı sırasında başından vurulduğunu söyledi. Kritik bir durumda iken hastaneye kaldırıldığını ve daha sonra vefat ettiğini açıklandı.
Kız öğrenciler de Cenin’ de Ebu Akile’nin öldürüldüğü yeri ziyaret etti.