islami haberdini haberortadoğu haberleriislam coğrafyası
DOLAR
34,4868
EURO
36,2376
ALTIN
2.961,79
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
19°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
8°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C

Siyaset Kavramının Analizi…

Siyaset Kavramının Analizi…
19 Nisan 2022 09:50
A+
A-

-Fenomenal Yaklaşım-

Siyaset kavramını farklı zeminlerde analiz edebiliriz. Ancak ben fenomenal olarak analiz etmeye çalışacağım. Bir olgu olarak siyaset, kavramsal şema açısından iktidar kavramının yansıması olarak öne çıkar. İktidar kavramı ise siyasal kavramını içerdiği andan itibaren, kolektif ve yasayı da içerecek şekilde genişlemeye başlar. Hem kolektif, toplumsal yaşamın kendisi, hem yasanın kendisi de uygulamada bir iktidara/güce ihtiyaç hisseder ve hem de bir toplumsal yönelim arzular. Her iktidar bir yönelim arayışını belirgin kılar, tespit eder ve uygulamaya çalışır. Bu noktada yasa/hukuk normları önemli ve belirleyici bir özellik kazanır. Bu da hem felsefi bir bakışı ve hem de dayanak kılabileceği bir metafizik anlamı işaret eder. Din, her iki yapıyı kendinde mündemiç kıldığı için doğru zemin olur.

Siyaset kavramını fenomenal olarak ele aldığımızda yukarıda dile getirdiğimiz kavramsal şemadan bağımsız ele alınamaz! Bu yüzden, anlamını daraltarak kullanmak daha doğru olur. Örneğin, siyaseti salt bir yönetme tekniği olarak algıladığımızda, diğer kavramlarla örtüşen ve örtüşmeyen taraflarını da dikkate almalıyız. Bu örtüşme ve örtüşmeme ise kavramların dayandığı ‘dünya görüşüne’ göre biçim kazanır.

Mesele dünya görüşüne geldiğine göre, farklı dünya görüşlerinin farklı siyasal arayışlara kapı aralayacağı da bedihidir. Bu açıklık ile siyaset kavramı arasındaki bağ önemli ve onu elimizde tutacak şekilde tanım yapabilmemizin zemini kılabiliriz. -Daha önceki yazılarımızda ifade ettiğimiz gibi her kavram gibi siyaset kavramı da çok katmanlı bir yapıya sahiptir. Bu durumu gözden kaçırmadan siyaset kavramını düşünmeliyiz.- Meseleyi ele aldığımız andan itibaren siyasetin hangi dünya görüşüne göre tanımlanacağını belirlemek önemlidir. Çünkü siyaset kavramının içeriğini belirleyen şey dünya görüşüdür. Bu dünya görüşü siyasal kavramını içeriklendirir ve diğer kavramlarla ilişkisini de düzenler. Siyaset iktidar ilişkisi kadar, siyaset hukuk/yasa ilişkisi de önem arz eder. Ama her iki kavramsal şema da ancak bir dünya görüşü bağlamında ele alınabilir.

Son dönemde siyasal kavramına yönelik yapılan yorumlar ve anlamlandırma çabaları, üst bir şema gibi tasarımlayarak anlama çabaları, modern bakışın evrensel kavramına yüklediği dünya görüşünün iz düşümü olduğu için kapsayıcı bir anlama kavuşturulmaya çalışılarak dinin yerine ikame edilme arzusu öne çıkmaktadır. Tıpkı bilim, felsefe ve akıl kavramlarının evrensel zemine sıçratılarak genel bir kabule zorunlu bir olgu olarak dayatılması gibi…

Hâlbuki siyasal kavramı da, akıl, bilim ve felsefe gibi olgu çerçevesinde ele alınmalı ve ona göre anlamlandırılmalıdır. Anlamı, soyutlayarak birden fazla olguya kavram yapmak mümkün mü? Elbette ki mümkün! Ancak, bu mümkünlük, aslında o kavramın anlamını daraltmaktadır ve sürekli o anlamı dikkate aldığımızda başka alanlardaki kullanımına yönelik bir zaafı da açığa çıkaracaktır.

Siyaset kavramının olgusal karşılığı, bireylerin, toplumsal zemine sıçraması ile birlikte ortaya çıkan bir ihtiyaç olarak öne çıkar! O toplumsal yapının hukuki, ahlaki, iktisadi yönelimini ve kendi dışındaki toplumlarla ilişkilerini belirleyecek bir düzeni inşa bağlamında önemini açığa çıkartır. Ama siyaset kavramını, iktisadın bir siyaseti, siyasal olanın siyaseti, eğitimin siyaseti, toplumsal yönelimin siyaseti gibi birçok alanda alt bir alanda da kullanma ihtiyacı hâsıl olur. Bu onu diğer kavramsal yapıların hepsini kuşatacağı anlamına gelmez, gelmemeli de…

Sorun, modern düşüncenin kazandırdığı zihni alışkanlık ile birlikte evrensel kavramının izdüşümünü dikkate alarak siyaset kavramına evrensel bir anlam yükleme çabasındadır. Bu yüzden siyaset kavramını olmazsa olmaz görmenin zorunluluk addettiği bir zemine ulaşmak kolaylaşmaktadır. Ama işin asıl farklıdır. Siyaset kavramı, politik olanla eş değer bir anlama sahiptir. Onu dinin yerine ikame etmenin gereksiz bir çaba olduğunu söylemek zorundayız. Benzer bir arayış, İslamcı düşüncede de oluşmuştu. Siyaset kavramını, politik kavramının bir izdüşümü olarak değil, bilakis başlı başına bir kavram olarak görerek her şeyi, Müslümanı ilgilendiren her konuyu siyasete bağlamak gibi bir bakışa sahip olunmuştu. Bu da doğru bir bakış değil! Politik olan ile siyaset dediğimiz şey fenomenal düzeyde aynıdır. Devlet ve kurumları ile devlet ve halkı ile ilişkileri düzenleyen ve devletlerarası ilişkileri belirleyen bir mekanizma olarak siyasal kavramını kullanmak doğru olur. Zaten, politika da ilk Şehir devletleri kurulduğu zaman gündeme taşınmıştır. Teknik boyutu öne çıktığı için neredeyse şehirleşmiş, devletleşmiş bütün kültürlerde aynı mekanizma iş görmeye başlamıştır. Teknik olarak farklı dünya görüşlerinin inşa ettiği devletlerde bile benzer teknikler kullanılmaktadır. Bu boyutu kaybeden siyaset başka bir şeye dönüşür. Eğer siyaseti, dinin yerine ikame edecekseniz, o zaman ona metafizik ilkeler yüklemek zorunda kalırsınız, sadece metafizik ilkeler de yetmez! Ona ayrıca ritüeller yüklemek durumunda kalırsınız… Bu da siyaset kavramını başkalaşıma taşır. Bu yüzden kavramı kullanırken hangi alanda ve neye istinaden kullandığımızı bilerek ve belirleyerek kullanmak entelektüel çaba için vazgeçilmezimiz olmalıdır.

Siyaset kavramını kendi asli fonksiyonuna irca etmeliyiz. Bu kavramda kullanıma dâhil edildiği mekân ve zaman içinde yeni anlam katmanlarına sahip olur. Ama asli hüviyeti politik olana tekabül eder. Arapça anlamı da politik olanla örtüştürülerek öne çıkarılmaktadır.

Siyasal olana fazla anlam yüklediğinizde onun çatışmacı, yıpratıcı ve zaaf oluşturucu yanlarına methiyeler düzmek zorunda kalırsınız ve eleştirilerin ardı arkası kesilmez olur. Bu yüzden siyasal kavramı gibi başka kavramları da kendi dışındaki kavramların anlam alanlarına tecavüz edecek şekilde tanımlama girişimlerini terk etmekte yarar var! Kafanın salim bir şekilde varlığını sürdürmesi için bu elzemdir.

Abdulaziz Tantik

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.