Siyasetçilerin Dili Bozulursa…

Chp’li Milletvekili Özkoç Hakkında Soruşturma

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret” suçundan resen soruşturma başlattı. Başsavcılıktan yapılan açıklamada, Özkoç‘un sosyal medya hesabından yapılan paylaşıma yer verildi. Paylaşımın video eklentisinde Özkoç‘un, TBMM’de yaptığı basın açıklamasını yayımladığının tespit edildiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi: “Paylaşım ve konuşma içeriğinin 5237 Sayılı TCK’nin 299. maddesinde düzenlenen Cumhurbaşkanına hakaret suçu kapsamında kaldığı değerlendirilerek 27. Dönem Milletvekili Engin Özkoç hakkında ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçundan resen soruşturma başlatılmıştır.”

Siyasetçilerin Dili Bozulursa…

Değerli okuyucularım;

Mezkûr haberin iç yüzünü iyice anlayabilmek için, önce soruşturmaya kadar giden sürecin bir başlangıcına bakalım. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın Çarşamba günü AK Parti grup toplantısında gerçekleştirdiği konuşmada, Suriye politikasını eleştirenler için “Türkiye’nin bu tarihî mücadelesini sürekli fitneyle, yalanla, iftira ile lekelemeye çalışan her kim olursa olsun açık ve net söylüyorum; Haysiyetsizdir onursuzdur, şerefsizdir, alçaktır, haindir.” ifadelerini kullandı.

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç ise aynı gün Meclis’te düzenlediği basın toplantısında soruşturmaya sebep olan konuşmasında Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’a yönelik olarak şu ağır sözleri sarf etmiştir:

”Bizim şehitlerimize, ‘kelle’ diyen bir kişinin sıfatlarını sayıyorum ben size. Şehide kelle diyen kişi haysiyetsizdir, şehide kelle diyen kişi Türkiye Cumhuriyeti’nde şerefsizdir, şehide kelle diyen kişi onursuzdur, şehide kelle diyen vatan hainidir. Bu kişi Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı olamaz, temsil edemez…”

Hassas bir dönemden geçiyoruz. Türkiye’nin Suriye’de yaşadığı zorluklar hepimizce malum. Yazılarımızda hep ifade ettik, böyle bir süreçte dış dünyaya karşı güçlü görünebilmek ve gerecekten sarsılmaz bir şekilde güçlü bir konuma gelebilmek için, gerek hükümet, gerekse muhalefet temsilcileri millî birliğimizi koruyacak ve dayanışma ruhunu diriltecek bir dil kullanması elzemdir.

Eğer siyasetçilerin dili bozulursa bundan en çok Türkiye ve Türk milleti zarar görür. Eğer siyasetçiler, meseleleri akli selime uygun bir lisan ile anlatmayıp nefislerine uyarak kin ve nefret diliyle konuşursa bireyler de daha şiddetli bir dil kullanmak suretiyle toplumun temel dinamiklerini sarsar. Siyasetçilerin kontrolsüz sözleri, bir ahlâk sorunudur ki bu da siyasî yozlaşmaya yol açar. Devlet yönetiminde, ahlâkî değerlerin hızla kaybolması neticesinde siyasî hayatta hâkim olan yozlaşma ile birlikte siyasî söylemler de sertleşir ve adabın dışına çıkmaya başlar. En üst siyasî mercilerde sarf edilen karşılıklı kötü sözler, siyasî yozlaşmanın bir göstergesi olarak hem sebebi, hem de neticesidir.

Devlet kademelerinde yer alan bütün bürokrat ve idarecilerin, ahlâkî duyarlılıklarını ve topluma karşı sosyal sorumluluklarını yitirmelerinin bir sonucu olarak siyaset dili bozulur ve yeni siyasî bunalımlara/gerginliklere yol açabilir. Siyasetçilerimiz maalesef eleştiri, öneri, tavsiye ve(ya) düşünce boyutlu sözler sarf etmek yerine tahkir, hakaret ve(ya) küfre varan sözleriyle siyaset iklimini bozmaktadır. Siyasetin dili kirlenince toplumda mevcut hukukî, dinî, ahlâkî ve kültürel normlar da zedelenir. Geniş halk kitleleri, siyasete, meclise, partilere, devlete, adalete ve demokrasiye olan güven duygularını kaybeder. Sosyal sapma ve bozulmalar meydana gelir.

O halde bizi temsil eden siyasetçiler, hangi partiden olursa olsun, ahlâkî değerleri muhafaza ederek, toplumun değer yargılarına uygun bir biçimde konuşmalıdır. Devlet yönetiminde dokunulmazlık, şeffaflık, konuşma özgürlüğü ve katılımcı demokrasi mekanizmaları, şahsî nefsanî arzuların emrine girip istismar vasıtası hâline getirilmemelidir. Politika, siyasetçilerin karakterini, ahlâkını ve dolayısıyla dilini bozmasını istemiyorsak, siyaset arenasında siyasetçileri hukuken bağlamasını sağlayan Ahlâkî Yönetim İlkeleri mutlaka uygulanmalıdır.

Prof. Dr. Ali SEYYAR

Gelişen Olaylara İslami Bakışın Adresi