Siyonistleşmiş Selefi’ler ve Hişam el-Beyli
“Siyonist Selefilik”
Bildiğiniz gibi, çağdaş Selefilik anlayışını tek bir Selefilik anlayışı ile ifade etmek mümkün değildir. Bu yüzden her zaman şunu söylerim: Çağdaş Selefiliği tek bir tarif ve hükümle ifade ederek genelleme yapmak büyük bir hata olur. Çünkü Selefi ilmi akım, cihadi Selefilik, Selefi eğilimli Müslüman Kardeşler, Müslüman Kardeş Selefiliği, Medhali Selefilik, Camiyye Selefiliği ve güvenlik Selefiliği gibi birçok çeşitleri vardır. Bu çeşitlilik, bakış açısında ve yargılarda adalet ve hakkaniyeti zorunlu kılıyor.
Ancak bir süredir ortaya çıkan ve son dönemlerdeki gelişmelerle daha belirgin hale gelen yeni bir Selefilik türü var ki, bunu “Siyonist Selefilik” olarak adlandırabilirim. Bu çeşit selefilik, özellikle Mısır ve Suudi Arabistan’da, sakallı ve cübbeli “şeyhleri” kapsar. Tüm konuşmaları (Filistin ve Gazze’deki) direnişe saldırı üzerine kurulmuş olup, onları zayıf düşürmek ve morallerini bozmak için uğraşırlar; hatta onlara karşıdırlar. Direnişi, bir Müslümana yakışmayacak sıfatlarla vasfeder, yaptıkları işleri küçümser, direnişçiler şehit olduğunda ise sevinç gösterisi yaparak onları alaya alırlar; bazen de helva dağıtırlar. Tüm bu alçakça davranışlar, sadece aşağılık bir karakterden, kötü bir ahlaktan ve pis bir ruhtan kaynaklanır. İşte, bu Selefilik çeşidine artık “Siyonist Selefilik” demeliyiz. Selefilik gibi yüce bir kelimeyi böyle vasıflarla yan yana kullanmak beni rahatsız etse de, ilim ve amel ile hemhal olan güvenilir mücahitler anlamında kullanılan bu onurlu terimi kirleten mevcut duruma karşı ne yapabiliriz ki?
Dr. Vasfi Aşur Ebu Zeyd
Tercüme: Ahmet Ziya İbrahimoğlu
23.10.2024 Üsküdar
Çağdaş Selefilik ceryanının zeminini C.Afgani (1838 – 1897) ve M.Abduh (1849 – 1905) ile oluşturan İngilizler, Vehhabilik vb hareketlerin de hamisi ve besleyenidirler. Selefilikle Vehhabiliği birbirine karıştırmamak için aşağıda linkini verdiğim yazışmalarımızı okumanızı tavsiye ederim. (Her Vehhabi selefidir fakat her selefi vehhabi değildir.)
Günümüzdeki Al Kaide, İŞİD ve Koko Haram gibi dini görünümlü örgütleri yetiştirip besleyen de aynı siyonist güç odaklarıdır. Bu kaynaklar sadece dini görünümlü hizip ve meşrepleri oluşturup kullanmakla iktifa etmez, İdari ve politik hareketlerin de içine sızarak veya etki ajanları vasıtası ile etkileyip yönlendirerek kullanmaktan da geri durmazlar. Bu baptan olmak üzere İttihatçılık hareketinin Kamalizme evrilişini, M.Kamal’in ölümünden sonra değişik Kamalist anlayışların ortaya çıkışını, Partilerin bölünmesi ve birbiri aleyhinde faaliyet göstermelerini dikkatle inceleyenler, bu güç odaklarının etkisini, yönlendirmesini görüp anlamakta zorlanmayacaklardır.
Günümüzde, proje ilahiyatçı şovmenlerin, FETÖ ve KETÖ örgütünün, kavga eden tarikat varislerinin, Kamalist tacirlerin, politik bölünme ve kavgalarının etkenleri arasında bu güç odaklarının faaliyet ve gayretlerini görebilirsiniz.
Selefilikten “Siyonist Selefilik” üretmeyi becerenler, FETÖ’cü ve KETÖ’cülerden de “Siyonist FETÖ’cü” ve “Siyonist KETÖ’cü” üretip yetiştirirlerse şaşmayın.
“Müslüman Kamalistler” partisi şu anda dikkat çekebilecek seviyeye ulaşmamış olabilir ama
“Kamalist Tarikatçı” sinyalleri dikkat çekmeye başladı bile. Bana inanmayanlar İsmail Saymaz’ı takip edip ayrıntı öğrenebilirler.
“Atatürkçü Müslüman”‘lara temas etmediniz deyip beni mayınlı alana girmeye zorlamayın; onu da siz araştırın; diyerek notumu noktalıyorum…
MİRATHABER.COM
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze'de işlenen savaş suçları nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…
Bu video bize BELAM başlığı ile gönderildi. BEL’AM için Diyanet İslam Ansiklopedisine baktığımızda şu açıklamayı…
Seçilmiş Cumhurbaşkanımızın katıldığı merasimden sonra bir gurup teğmenin sonradan korsan yeminle Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyerek…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde alınan kararla su fiyatlarına %17,5 zam yapıldı ve her ay…
İstanbul' da Şiddetli lodos, Marmara Bölgesi'nde deniz ulaşımını sekteye uğratmaya devam ediyor. İstanbul, Bursa ve…
Ebu Cehil deistti, diğer Mekkeli müşrikler de deistti, Allah’ın varlığına inanıyorlardı ama Hz. Muhammed’in Allah’ın…